Bir kere bir tür ameliyat için çarşamba erken çıktım kimseye de bir şey demedim. Perşembe cuma raporluydum pzt okula geldim. Kimse bir şey demedi. Bir derste bir arkadaş sınıfta yokken sınıftan çıkmıştım teneffüste bana birilerini sordu(en yakın arkadaşlarımdan okulda) neredeydin dedi sonra, ben de (tabi biraz tripliydim kırılmıştım bi tık) dedim raporluydum ameliyat (gibi bir şey) oldum dedim onu değil dersi sormuştum neyse benim gidip onları(bana sorduğu kişileri) bulmam lazım dedi gitti.
Velhasılı kelam, arkadaşlarınıza sorun nerdeydin lan haber vermedin diye
İmkan varken gençken ve özgürken
Ben bu sürgünler diyarında
Yine seni yaşıyorum gıyabında
Ben varım dünyanın en arkasında
Olmayışını bile kimseciklerle paylaşmıyorum
Ve en kötüsü sözde bende yaşıyorum
Sırça kalpli insanların arasında
Ama yalan yok,hep mektuplaştık.O da görüşelim demeyince,ben de demedim işte. Daha ne kadar yazışırız böyle bilmiyorum ama ömrüm boyunca kimseyle konuşamadığım her şeyi Çiğdem'e yazabiliyorum...
Aldırma ; yüzümde sabitlenmiş gülümsemeye ,
mesleki deformasyondur.....
patronumun isteğidir yani.
eh ! böyledir işte ,ömrü karalama defteri gibi kullanmanın sonucu....
bilincinde ;sürekli kelimeler açar ve asla kokmazlar hiç biri güller gibi
bana göre kim yaparsa aşkın tarifini ;alayı yalandır !
başkası nasıl kullanabilir ki ! sana bakarken
“Hayattan ne istediğini bilmeyen boy aynasına bakmayıp kendini mükemmel zanneden… dokunmakla düşünmenin bir farkının olmadığını bilmeyen… sevgisinde cimri, öfkesinde bonkör olan bencil yaratıklarız.. kazandıklarımız kaybettiklerimizin yerini tutsun istiyoruz.. avucumuzu yalıyoruz. Bir şey güzelse bunda bir anormallik arıyoruz, olmasa bile
Benim zihnimde yer alan erdemli, ahlâklı toplumda, şu sözün muhatabı yok denecek kadar azdır; "oğlum ben sana yüksek mevkilere gelemezsin demedim, adam olamazsın dedim."
(Bir babadan oğluna)
Vakti vardıysa aşkın, onu beklemeliydi
genç olmak yetmiyordu fayrap sevişmek için
halbuki aşk, başka ne olsundu hayatın mazereti
demedim dilimin ucuna gelen her ne ise
vay ki gençtim
ölümle paslanmış buldum sesimi.
Hata yapmak
fırsatını Adem’e veren sendin
bilmedim onun talihinden ne kadar düştü bana
gençtim ben ve neden hata payı yok diyordum hayatımda
...
onunla ben
hep sevişecek gibi baktık birbirimize.
bir kez öpüşebilseydik dünyayı solduracaktık.
...
bütün vadilere indik bir kez öpüşmek için
kalmadı hiç bir tepe çıkılmadık.
Ben hiç aşık olmadım
Buğulu camlara kalp yapıp iki yanına isim yazmadım
Parkların banklarına kimsenin adını kazımadım
Kimsenin adını adımın yanına yazmadım
Ben hiç aşık olmadım
“Ya seninim ya hiç kimsenin” hiç demedim
Kimseyi canımdan çok sevmedim
Ağlamadım içimden ve hiç boynumu eğmedim
Hiç kimseyle aynı gün ölmeyi istemedim
Murat Şahan
Ben hiç aşık olmadım
Hiç ağlamadım geceleri,
Hiç uykusuz kalmadım sabahlara kadar
Ve hiç gülmedim, içim kan ağlarken
Ben hiç aşık olmadım
Hiç beklemedim birini evinin önünde, saatlerce
Hiç demedim,
Hiç değilse pencereye çıksa da yüzünü görsem diye
Ve yolumu geçirmedim sokağından
Ve hiç söylemedim,
“Canın üstündür canımdan”
Murat Şahan