Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çocukluğumda bulduğum her kitabı okurdum. Evimiz kitap doluydu zaten. Flaubert’leri, Zola’ları, Tolstoy’ları, Napoléon ile birlikte Sainte-Hélène adasına giden Las Cases’ın anılarını, Baudelaire’i, Parnasse şairlerini, Oscar Wilde’ı, yani elime geçeni okurdum. Şunu okuma, bunu oku diye bana hiç karışmazlardı. Ama Oscar Wilde’i okurken, aile dostumuz Hamdullah Suphi bunu yapmaya kalktı. Kitabı elimden alıp, anneme “o rezil adamın öz oğulları bile onu reddetti. Bu çocuğun böyle kitaplarla zehirlenmesine nasıl müsaade edersiniz hanımefendi?” dedi. Hamasî nutuklarını verdiği dramatik tonla sormuştu bunu. Ama hiç etkileyemedi beni. Hamdullah Suphi’nin üstüne yürüyüp, kitabımı elinden kaptım “Ben Oscar Wilde’ın kızı olsaydım, övünürdüm bununla” dedim. Annem de benden yana çıktı. Çünkü Hamdullah Suphi’yi pek ciddiye almazdı. Bu çok vatanperver zat fazlasıyla heyecanla konuşunca, alnına Hitler’inkini andıran bir perçem düşerdi. Annem, o perçemi parmağıyla gösterip, “Hamdullah, şu saçını istemiyormuş gibi arkaya atsana” derdi.
Sayfa 159 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Nebi
Hep ard arda perdeler, ötenin ötesinde; O'na göründü melek, bu dünya perdesinde. «İkra», vahyin ilk oku; «İkrâ», bir emir: Oku! Cevap: «Ne okuyayım?... Okur değilim ki, ben!» Üç kere aynı emir ve karşılık... Peşinden,
Reklam
Kıral eskiden çok ciddi idi. Kimse ile eğlenmezdi. Fakat bir zamandır yeni adet çıkarmış herkesle eğlenmeğe başlamıştı. Vezirler buna ses çıkaramadıkça işi ileri götürerek nükte ve alayı hakarete vardırır olmuştu. Bu sefer de böyle oldu. Meclise derin bir sessizlik çöktü. Yamzu herkesten az içtiği için meclisi idare etmek istiyordu. Kırala
Kısacası ne olursa olsun, çocuğun mayası iyi olsun. Koşulsuz sevginizle bunu sağlayın; gerisi teferruat. Halil Cibran'ın, Ermiş adlı kitabında çocuklar üzerine söylediği bu sözler rehberiniz olsun: Çocuklarınız sizin çocuklarınız değil, Onlar kendi yolunu izleyen Hayat'ın oğulları ve kızları. Sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler Ve sizinle birlikte olsalarda sizin değiller. Onlara sevginizi verebilirsiniz, düşüncelerinizi değil. Çünkü onların da kendi düşünceleri vardır. Bedenlerini tutabilirsiniz, ruhlarını değil. Çünkü ruhlar yarındadır, Siz ise yarını düşlerinizde bile göremezsiniz. Siz onlar gibi olmaya çalışabilirsiniz ama sakın onları Kendiniz gibi olmaya zorlamayın. Çünkü hayat geriye dönmez, dünle de bir alışverişi yoktur. Siz yaysınız, çocuklarınız ise sizden çok ileriye atılmış oklar. Okçu, sonsuzluk yolundaki hedefi görür Ve o yüce gücü ile yayı eğerek okun uzaklara uçmasını sağlar. Okçunun önünde kıvançla eğilin Çünkü okçu, uzaklara giden oku sevdiği kadar Başını dimdik tutarak kalan yayı da sever.
Sayfa 233Kitabı okudu
Adem bu kez Havva'ya seslendi.
Dedi : Ey ismimin bütün harfleri,ey benim benliğim,benliğimin sen'i. İçimde tecelli bulan latif esmasınca,her anımın şimdisi.Her geçmişimin telafisi. Arttır kelimelerimi.Göster yüzünü,cennetlik et beni.
Çocuklarınız sizin çocuklarınız değil, Onlar kendi yolunu izleyen Hayat’ın oğulları ve kızları. Sizin aracılığınızla geldiler ama sizden gelmediler Ve sizinle birlikte olsalar da sizin değiller.
Sayfa 233Kitabı okudu
Reklam
Senin vereceğin acı, onların merhametinden daha az acıtır beni
Sayfa 82
Gelmeyeceksin.. beklemiyorum da.. telefon etme sakın.. Baskalarını oku.. beni degil.. artık siir yazmıyorum.. Kapıma dayanan postacıları, öldürerek geciriyorum vaktimi.
Sayfa 184Kitabı okudu
Yaşamınızda bir çok olayın aynı şekilde sürekli tekrarlandığını görürüz, eğer bu olaylara karşılık gelen Oluş’un özel durumlarını gözlersek, olayların doğasını daha iyi anlama şansımız olur. Örneğin, şu ‘geç kalmak’ denen olay. ‘Geç kalmak’ durumu bende kaygı yaratıyor. Zeka, dışımızda gelişen bu olayın, o anda yaratılmamış olan hangi hiç duruma
Sayfa 95 - Sinedie YayınlarıKitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.