"Mutlu olduğunuz zamanları bıçak gibi bölen bazı felaketler vardır. Hiç beklemediğiniz anda gerçekleşirler ve sizi kıskıvrak yakalayıp hayattan koparırlar."
Senin adını
kol saatımın kayışına tırnağımla kazıdım.
Malum ya, bulunduğum yerde
ne sapı sedefli bir çakı var,
(bizlere âlâtı-katıa verilmez),
ne de başı bulutlarda bir çınar.
Belki avluda bir ağaç bulunur ama
gökyüzünü başımın üstünde görmek
Sayfa 53Kitabı okudu
Bir bahar akşamı rastladım size
Sevinçli bir telaş içindeydiniz
Derinden bakınca gözlerinize
Neden başınızı öne eğdiniz..
İçimde uyanan eski bir arzu
Dedi ki yıllardır aradığım bu
Şimdi soruyorum büküp boynumu
Daha önceleri neredeydiniz
Bir bahar akşamı rastladım size
Sevinçli bir telaş içindeydiniz
Derinden bakınca gözlerinize
Neden başınızı öne eğdiniz?
İçimde uyanan eski bir arzu
Dedi ki yıllardır aradığım bu
Şimdi soruyorum büküp boynumu
Daha önceleri neredeydiniz?
Selahattin Pınar'dan Afife Jale'yeKitabı okudu
Bir ufka vardık ki artık
Yalnız değiliz sevgilim.
Gerçi gece uzun,
Gece karanlık
Ama bütün korkulardan uzak.
Bir sevdadır böylesine yaşamak,
Tek başına
Ölüme bir soluk kala,
Tek başına
Zindanda yatarken bile,
Asla yalnız kalmamak.
Şafakları ben balığa çıkarım
Akan akmayan sularda
Benim, bütün tezgahlarda paydosa giden
Bir bahar akşamı dünyada.
Ben dört duvar arasında değilim
Pirinçte, pamukta ve tütündeyim,
Karacadağ, Çukurova ve Cibalide.
Zehirli kör yılanları
Ve sıtmasıyla
Gün yirmidört saat insan avında
Karacadağda çeltikler..
Ahmed Arif
Adı konmamış bir şehre mesela...
Bir değişiklik yapmalı, karşı çıkmalı kedere dedim bu akşam kendime.. çekmek geçiyor içimden, çekilmek uzak diyarlara…Adı konmamış bir şehre mesela...En koyusundan özlemlerimi geçirip üzerime ; karmaşıklığımın çözümüne, çaresizliğimin anlamını bulmaya , uzaklardan sevdiğim adama ..
Bir değişiklik yapmalı karşı çıkmalı kedere dedim bu akşam
İnsanlar böyle onarılmaz acılarla karşımda durduklarında onlara sıkıca sarılmak ve kalplerindeki yükü hafifletebilmek istiyordum fakat ne yazık ki dünyanın düzeni bu şekilde işlemiyordu.
Sayfa 90 - Ren Kitap / Karakter : BaharKitabı okudu
Ve gün ikindiye döner, gölgeler düşer duvarlara,
başlar tutuşmaya demirli pencerenin camı:
dışarda akşam olur,
bulutsuz bir bahar akşamı...
İşte içerde baharın en kötü saati budur asıl...
Diyeceğim şu ki inanmayın bu oyunlara
şimdi herkesi ayıltacak doğru bilenen bir yanlıştan bahsedecem size
Bir çift düşünün evden çıkıp sinemaya gidiyolar adam karısına geç kaldığı için kızıyor asansörde tartışıp ve iniyolar yolda trafik sıkışıyo adam bi yandan kendini sıkıştıran araçlara bağırıp çağırıyor diyer yandan geç hazırlandı diye eşine park yeri bulamayıpta bir 10 dk öyle dolanıyorlar ve tam bir sinir krizi geçiriyolar flimde hoşlarına gitmiyor bu sefer kadın başliyor kocasına saydırmaya ve tartışarak eve gidiyolar
şimdi gelelim sosyal medyaya
siz bu çiftin arkadaşı olduğunuzu düşünün evinizde pijamalarınızla huzur içinde oturduğunuzu hayal edin telefonda dolanırken karşınıza şip diye bir resim çıkıyor 2tane gülümseyen yüz kucakta kocaman bir patlamış mısır paketi arka planda flimin afişi fotoğrafin altında şöyle yazıyor "harika bir bahar akşamı enfes bir flim izledik şahen patlamış mısır ve benim aşkım bir tane kalp" moraliniz bozuldu demi ben evde oturuyorum lanet olsun millet nasıl eğleniyor diye işte
sosyal medyanın ilizyonu burda herkes ucubucağı olmayan bir podyumda poz vermeye çalışıyor ve seyircilerde deli gibi bu oyuna özeniyor sosyal medyada mutlu gözükmek için çok çaba sarf ediliyor ama ekranda öyle gözükmüyor . . .
TÜKENME
Bir bahar akşamı kursağında kaldıysa hevesin, incindinse en dirençli yerinden, hırsıza kilit dayanmadıysa ve heba olduysa emeklerin, düşlerinin kırıkları kıymık gibi batıyorsa kalbine, dibi görünen bir rakı şişesi, mürekkebi kurumuş bir dolma kalem, kökü çürümüş bir çiçeğin saksısı gibi işe yaramaz, mühürsüz bir zarf kadar tanımsız kalakaldıysan bir bahar akşamı, kapıyı aç ! Bulutlar girsin !
Mevsimidir hayat fışkırır baharın damarlarından.
Bir avuç çağla badem taşı cebinde.
Bir bebeği kokla.
Bir çocuğu güldür.
Bir yaşlıyı sevindir.
Bir dostun neşesine ortak ol, bir yabancının derdine derman.
Bir kitabı otobüste unut, senden sonrakine armağan. Birine sımsıkı sarıl.
Cam kenarına ekmek kırıntısı koy.
Uçurtma yapmayı öğren.
Islık çal.
Küfür et, ağzında açan bir çiçek gibi.
Aşk mektubu yaz.
Isırarak elma ye.
Bir tribün marşını ezbere söyle.
Kırkikindilerin hakkını ver, şemsiyeni evde unut. Denizleri düşün.
Taşı çatlatan sabır değil, umuttur;
Umudunu çalanları “yürü bre hızır paşa" de.
Birkaç dost bul, halaya dur.
Nasıl yenildim deme.
Ne öğrendim de.
Kalbine güneşi asanlardan ol.
Tükenme !
Sayfa 35Kitabı okudu
Biliyorsun, umutsuz zamanlar umutsuz çözümleri getirir.
BaharKitabı okudu
❝Şafakları ben balığa çıkarım
Akan akmayan sularda
Benim, bütün tezgâhlarda paydosa giden
Bir bahar akşamı dünyada.
Ben dört duvar arasında değilim
Pirinçte, pamukta ve tütündeyim,
Karacadağ, Çukurova ve Cibali'de.❞
Sayfa 21 - Metis Yayınları / Beşinci Basım: Kasım 2011 / 40. Yıl Özel Basımı
Birinden hoşlanmak ve ona karşı romantik duygular beslemek, en ufak jestlere bile dağlar büyüklüğünde anlamlar yüklemeye sebep oluyordu.
Sayfa 117 - Ren Kitap / Karakter : BaharKitabı okudu
Günümüzü net anlatan bi yazı.. :)
Sosyal medyada Ördek Sendromu..
Bir çift düşünün. Evden çıkıp sinemaya gidiyorlar. Adam karısına geç hazırlandığı için kızıyor. Asansörde tartışarak iniyorlar.
Yolda trafik sıkışıyor. Adam bir yandan kendisini sıkıştıran araçlara bağırıp çağırıyor, bir yandan da geç kalmalarına sebep olan karısına saydırıyor.
Park yeri bulamayıp bir on dakika