Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Peçe Takmanın Hükmü ve Delilleri
يَٓا اَيُّهَا النَّبِيُّ قُلْ لِاَزْوَاجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَٓاءِ الْمُؤْمِن۪ينَ يُدْن۪ينَ عَلَيْهِنَّ مِنْ جَلَاب۪يبِهِنَّۜ ذٰلِكَ اَدْنٰٓى اَنْ يُعْرَفْنَ فَلَا يُؤْذَيْنَۜ وَكَانَ اللّٰهُ غَفُورًا رَح۪يمًا "Ey Nebi! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına de ki: “(Tüm bedenlerini örten) cilbablarını üstlerine giysinler. Bu, onların
Ona şişme kadın icat eden kişinin adolf hitler olduğunu bilip bilmediğini sordum... Birinci Dünya savaşı sırasında hitler yaya haberciydi bir alman sperinden diğerine mesaj iletiyordu ve silah arkadaşlarının Fransız genelevlerini ziyaret ettiğini görünce midesi bulandı aryan soyunun saf kalmasını sağlamak ve Zührevi hastalıkların bulaşmasını engellemek için nazi bölüklerinin savaşa giderken yanına alabileceği şişirebilir bir kadın yapması yönünde talimat verdi kadını hitler tasarladı kadının saçları sarıydı ve kocaman memeleri vardı müttefikler Dresdeni bombalayınca fabrika yıkıldı ve kadınlar dağıtılmadı
Reklam
392 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
John Boyne
John Boyne
'un "
Artık Hiçbir Yer Ev Değil
Artık Hiçbir Yer Ev Değil
" adlı kitabı, Nazi toplama kamplarının sarsıcı gerçekliğini iki çocuğun gözünden anlattığı klasikleşmiş romanı "
Çizgili Pijamalı Çocuk
Çizgili Pijamalı Çocuk
"un devamıdır. Bu kitap, Bruno'nun ablası Gretel'in sırlarla örülü yaşam hikâyesini günyüzüne çıkarıyor. Gretel, yıllar boyunca farklı kimliklerin ardına saklanarak geçmişinden kaçmaya çalışan doksanlı yaşlardaki bir kadının vicdanıyla giriştiği "sessiz" savaşı anlatır. Roman, 1946'nın Paris'i, 1953'ün Sydney'i ve 2022'nin Londra'sı arasında gidip gelen baş döndürücü bir anlatıyla okuru derin sorgulamalara itiyor. Suçluluk duygusu, suç ortaklığı ve yas temalarına eğilen bu eser, yüksek temposu ve şaşırtıcı finaliyle okurun ruhuna nüfuz edecek derinlikte bir anlatı sunuyor.
Artık Hiçbir Yer Ev Değil
Artık Hiçbir Yer Ev DeğilJohn Boyne · Delidolu Yayınları · 2022459 okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 günde okudu
Zeynep Perçin
Zeynep Perçin
POSTACI GÜVERCİNLERİ Merhaba millet nasılsınız? Sizlere bugün kalemine bayıldığım severek okuduğum etkisi altında kaldığım bir eser ile geldim. O kadar akıcı bir dile sayip olan sıkmayan güzel bir okuma fazla spoi vermemek adına biraz bahsedeceğim. #kitabınkonusu Üç kadın psikiyatrist Nalan, şizofreni hastası olan Cavidan ve Victoria
Posta Güvercinleri
Posta GüvercinleriZeynep Perçin · Siyah Beyaz Yayınları · 20244 okunma
172 syf.
8/10 puan verdi
Bazı insanlar şanssız doğar. Kendi gelişimleri, öğrenmeleri, iyi bir kariyer için tırnaklarıyla kazıyarak belli bir konuma gelirler. Aşkın peşinden koşarak mutluluğu da yaratabilirler. Ancak kaderin çarkı ne yazık ki ellerinde değildir. O hazin gelişme, mutlaka gelir mutluluğunun en ortasında bulur bu doğuştan şanssız insanları... Ödüllü yazarımız
Olga
OlgaBernhard Schlink · Doğan Kitap · 2022127 okunma
"Kadın olduğum için hoşnutum" dedi bana bir akşam, "çünkü kadının önünde erkeğinkinden çok daha fazla olanaklar vardır." “Nasıl olur?” dedim. “Erkeğin mesleği var; etkili şeyler yapabilir." "Erkeğin bir mesleği vardır" dedi Solange, "oysa kadın sevdiği tüm erkeklerin yaşamlarını yaşayabilir. Bir subay savaşı getirir ona, bir denizci okyanusu, bir diplomat entrikayı, bir yazar yaratmanın hazlarını. Bunları yaşamanın günlük sıkıntısına katlanmadan, on yaşamın heyecanlarını tadabilir." … "Unutmayın ki, aynı şeyi erkekler için de söyleyebiliriz" dedi Philippe. "Birbiri ardından sevdikleri kadınlar onlara da farklı yaşamlar getirir." "Evet, belki de" dedi Solange, "ama kadınlarda kişilik öyle azdır ki; getirecek hiçbir şeyleri yoktur."
Reklam
188 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Okuyucu, Bernard Schlink 188 sayfa, İletişim Yayınları “Bir daha yitirmekten acı duyacak kadar sevmeyecektim hiç kimseyi.” On beş yaşındaki lise öğrencisi Michael ile otuz altı yaşındaki Hanna arasında tutkulu bir aşk başlar. Hanna kendisine kitaplar okunmasından çok hoşlanır ve Michael’dan kendisine kitaplar okumasını ister. Zamanla
Okuyucu
OkuyucuBernhard Schlink · İletişim Yayıncılık · 20143,226 okunma
368 syf.
9/10 puan verdi
Yazar Gay L. Gullickson Komün'ün Asi Kadınları isimli kitabında, Fransız tarihinde önemli dönüm noktalarından biri olan Komün sırasında yaşananları ve Komün'ün toplum üzerimdeki etkilerini sürükleyici bir dille ele alıyor. Devrimden bu yana çok sayıda yazar ve sanatçı tarafından toplumsal cinsiyet temelli çalışmalar üretiliyor. Paris Komünü sırasında (18 Mart-28 Mayıs 1871 önemli roller üstlenenlerin arasında kadınlar da bulunuyor. Kitapta dönemin medyası aracılığıyla yaşanan sınıf savaşı ve Paris'in özerkliği sırasında kadınlar için, "Zorba" ve "Devrime yön veren en belirleyici grup algısı yaratıldığı ifade ediliyor. Medya kadınlari âdeta bir canavar gibi resmediyor. Gullickson, benzeri meseleler üzerinden Komün döneminde rollerin daha net anlaşılmasına yardımcı oluyor. "Neden Fransız tarihi okumalarım arasına bu kitabı eklemeliyim?" diye soranlara kısaca cevap vermek istiyorum. -Yazar, hem Komün hem muhafazakârların görüşlere yer vererek dönemi daha net anlamamıza yardımcı oluyor. -Üç ay süren ve kanlı bir şekilde bastırılan bu dönemin önemli kadın figürleri üzerine - görseller ile zenginleştirilerek- faydalı analizler ve betimlemeler sunuyor. -Dönemin Fransa'sında kadının yerini anlamlandırabilmemizi sağlıyor.
Komün’ün Asi Kadınları
Komün’ün Asi KadınlarıGay L. Gullickson · Yordam Kitap · 201521 okunma
463 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yeşil Peri Gecesi
Yeşil Peri Gecesi
Ayfer Tunç
Ayfer Tunç
Ayfer Tunç’un Kapak Kızı üçlemesinin ikinci kitabını bir nefese okudum. Bayıldım, bayıldım, bayıldım. Kapak Kızı’nda herkesin Şebnem hakkında duygu ve düşüncelerini, Şebnem’i başkalarının ağzından okumuştum. Şimdi, Şebnem’i kendi gözünden tanıdım bu kitapta. Annesiyle hesabını kapatamamış bir kadının hayatla savaşı. Evet, doğru kelime bu sanırım. Şebnem, hayatla savaştı adeta. Hıncını, öfkesini hayattan ve bu şekilde kendinden çıkardı. Çevresinde kendisine zarar veren, onu üzen herkesten intikam almak için daha ne kadar dibi boylayabilirim savaşıyla yaşadı. Başka türlü intikam alamaz mıydı? Bunun başka bir yolu yok muydu? Muhakkak vardı. Ama yaşananlar, yaşadıkları bu yola sevk etti onu belli ki. Dışardan bakıp ayıpladığımız, yargıladığımız, kınadığımız hayatların içini bilemiyoruz. Kimse kimsenin evinin içinde ne yaşandığını bilmiyor. Gördüğü kadarıyla yorumluyor, kızıyor, ayıplıyor. Şebnem tüm bu yaşadıklarının üzerine Osman’ı sokuyor hayatına, evleniyor. Osman da ailesinden yaralı. Eşten çok anne oluyor ona. Ama kendisine yapılan hiçbirşeyi cezasız bırakmıyor Şebnem. Evliliğinde yaşanan bazı olaylar Şebnem’i büyük kararlar almaya itiyor. Bu karar öyle büyük ki herşeyin sonu da olabilir yepyeni bir başlangıç da… Kapak Kızı, Kuru Kız’dan birkaç adım önde demiştim okuduğumda. Yeşil Peri Gecesi ise Kapak Kızı’ndan birkaç adım önde. Şimdi sırada serinin son kitabı Osman var. Tadı damağımda mı kalsın biraz, yoksa bir nefese devam mı edeyim, kararsızım.
Yeşil Peri Gecesi
Yeşil Peri GecesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 20207,3bin okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.