Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dünya sistemi ve onun işleyişi sözkonusu olduğunda müslim ve gayri müslim ayırımı tek belirleyici unsur değil. Yukarıda da belirttiğim gibi ideal durum siperin bir yanında yalnızca Müslümanların, karşıda ise gayri müslimlerin bulunmasıdır. Yani hakkı, hakikati savunanlar sadece Müslümanlar olmalı ve Müslümanların düşmanı olarak sadece butlan içinde kalanlar, zulme yardakçılık edenler, cehaleti makbul sayanlar kalmalı. Durum bu değil ve durumun bu olması için birşeyler yapılmalıdır.
Boşanma
Evlilik töreni sırasında demans (bunak) olduğu fark edilmeyen bir kişi için evlendikten sonra, sağlam taraf evliliğin geçersiz sayılması (butlan) için dava açabalir.
Sayfa 204 - Nobel Yayınları, 3. baskıKitabı okudu
Reklam
Butlan
Bir sözleşmenin temel unsurları olan rükünlerinde veya sözleşmenin kuruluş şartlarında bir eksiklik veya bozukluğun bulunmasına butlan denir. Butlan kısaca bir sözleşmenin geçersiz olması durumudur ki bu tür bir sözleşme hukukilik kazanmamış olur. Dolayısıyla batıl olan bir sözleşme hukuki olarak hiç doğmamış kabul edilir (Bardakoğlu, 1992).
Sözleşme konusu mal menfaat ile ilgili eksik veya bozukluklar, sözleşmenin kurulmasına engel olan butlan kavramıyla ifade edilirken semende karşılaşılan bu problemler sözleşmeyi fasid kılar.
Sayfa 54 - 22. Bir sözleşmede bedel (semen) ile ilgili hükümler nelerdir?Kitabı okudu
LXXX. — Felsefenin en mühim kısmı kaidele- rin tatbikinden bahseden kısımdır. Meselâ: asla yalan söylememelidir. İkinci kısmı bunun ispatını gösteren kısımdır: neden yalan söylememeli? Üçüncü kısım ise bu ispatların delillerini vererek, bir ispatın neden ibaret olduğunu ve onun hakikat ve katiyetini göste- ren kısımdır ki delil, netice, tezat, tenakuz, hakikat, butlan gibi muhtelif tâbirleri tarif ve İzah eder, üçüncü kısım, İkincisi için ve ikinci kısım birincisi için zaruridir. Fakat hepsi için zaruri olan birinci kısımdır ve orada durmak, sebat etmek lâzımdır. Umumiyetle bu nizamı tersine çevirir ve sadece üçüncü kısma ehemmiyet veririz. Bütün gayretimiz, bütün tetkikle- rimiz üçüncüsü için yani delil ve bürhan için olur, ve birinci kısmı yani tatbikattan ibaret olan kısmı ihmal eder, unuturuz. Bunun neticesi olarak icabında yalan söylemekten çekinmeyiz. Buna mukabil yalan söyle- memek icabettiğini her zaman iyice ispata hazırız.
Hamd yalnızca; Peygamberimiz Muhammed (sav)’i hoşgörülü, kolay, tertemiz ve hanif diniyle gönderen, onun ümmetinden olanlar için, onlara İslam şeriatının hükümlerini öğretecek âlimler yaratan Allah’a aittir. Salat-u Selam, kardeşliğe, muhabbete çağıran, düşmanlıktan, kin ve nefretten sakındıran Efendimiz’in, Peygamberimiz’in, Ehli
İtisam Yayınları
Reklam
Arapça küfür etsen amin derler :D
Ama hukuk dilini normal bir vatandaşın anlamasına olanak yoktur, bilirsin. "Butlan, ke-en nem yekün, makabline şamil'' bütün bu dediklerimden bir şey anlıyor musun örneğin?"
Sayfa 294 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Hanefîler’e göre bâtıl satım akdinde satılan mal, alıcı tarafından bir üçüncü şahsa satılsa dahi butlân ortadan kalkmaz (ikinci satım butlâna tesir etmez) mal ve bedel ikinci alandan ve satandan geri istenir.
Sayfa 256 - HAYREDDİN KARAMAN.
Butlân ve Fesad.
Hanefîler’in bu iki kavramı birbirinden ayırdıklarına, unsur ile kuruluş şartlarının bulunmaması halinde butlândan, diğer şart ve vasıfların bulunmaması halinde fesattan bahsettiklerine, diğer müctehidlerin ise bu iki terimi aynı mâna ve sonuç için kullandıklarına daha önce işaret edilmişti.
Sayfa 252 - HAYREDDİN KARAMAN. AKİD.
Bu sûre-i celile ve onun âyet-i kerimeleri... "o hikmetli kitab'ın âyetleridir." Yani hikmet sahibidir. Zira hikmetlere şamildir. Veya muhkemdir. Her türlü değiştirme ve tebdilden korunmuştur. Fesadlık (bozukluğun kendisine bulaşması) yasaktır. Butlan ve iptal gibi şeylerden mahfuzdur.
Sayfa 404 - Tuğra Neşriyat
Reklam
Müfsidat-ı Salât
"Fesad" bozulma ve "Ifsad" da bozma demektir. Bunların karşıtı "Salah (Sihhat)" ve "Islah"dır. İbadetlerde fesad ile "butlan" birdir. Fasid olan bir ibadete "batil" da denir. Bir şeyi bozan sıhhat halinden çıkaran şeye de "müfsid" denir. Çoğuluna "müfsidat" denir. Bir namazın şart ve rükünlerinden biri bulunmamakla o namaz fasid olacağı gibi, bu şart ve rükünler üzere başlanıldıktan sonra bazı şeylerin bulunmasından dolayı da fasid olabilir. Namazı böyle bozan şeylere "Müfsidat-ı Salât" adı verilir.
Sayfa 248 - NAMAZ KITABI.Kitabı okudu
Usûlcülere göre sünnet
Usûlcülere göre sünnet, peygamber (s.a.s.)'in söz, fiil ve takrir (tasvib)'leridir. Bu bakımdan sünnet; farz, vücüb, nedb, sıhhat, fesâd, butlan gibi hükümlerin delillerinden bir delil ve teşrî kaynaklarından bir kaynaktır.
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.