Ciddi anlamda vasat bir romandı. Tipik bir ne olduğu tanımlanamayan canlının bulunmasının ardından yaşanan olayların, yazarın roman sonundaki öz eleştirisinde bile belirttiği gibi, jurassic park + alien kırması bir kopya konunun kötü işlenişiydi. Giriş bölümünde o kadar çok aksiyon ve gerilim materyali girdisi olmasına rağmen ardı ne yazık ki kof bir şekilde geldi.Yazım hataları ekstra can sıkıntısı yarattı.Kesinlikle okumanıza, zaman ayırmanıza değmeyeceğini düşündüğüm bir roman olarak tanımlıyorum.
ŞeyJ. A. Konrath · Arunas Yayıncılık · 201288 okunma
Emeklerine sağlık sayın Balbay... Ama çok hazin tabii ki. O günleri yaşadık, çok can kaybımız oldu, acı çeken aile fertlerimiz oldu. Velhasıl acıların acılarıydı o yıllar...
78'lilerMustafa Balbay · Cumhuriyet Kitapları · 201223 okunma
Her Şey Sende Gizli
Yerin seni çektiği kadar ağırsın,
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın,
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç…
Sevdiklerin kadar iyisin, Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün,
Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kar sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın
Siz mi yazdınız?
“Evet.”
Hemen buracıkta mı?”
“Hayır. Uzun yıllar var ki bir şey yazmıyorum.”
“Neden?”
“Söyleyecek bir şeyim kalmadı da ondan.”
Oysa söylenecek şey, her daim vardı.
Zor olan, söylenecek kişiyi bulmaktı.
Zaman, bu hükmü doğrulayacaktı.
"...Kolera’da oturanlar akşamın olduğunu yoğurtçunun çan seslerinden anladılar. Ansızın şak diye yanan sokak lambaları, ezelden tersoların suratlarındaki hüznü silmek, lavukları mutlu etmek için rüzgârın yardımıyla yine titrek ışık oyunları yaptı..."
KUŞLAR VARDIR
Soğuksa kar, baharsa yaprak;
Bir başına büyür toprakta ömrümüz,
Güneşle yeşil elleriyle çıplak;
- Uslu ayaklarla başlamış yolculuk -
Yürünmez öyle, bazen durulur,
Ve iner erenler katına yorgunluk;
Kapanır sukun üzre kitaplar.
Nefeslerle sürüp giden yaşamamız
Bir su kenarına gelir durur;
Ekmekten, şaraptan öte nimetler vardır;
Yürünmez öyle hep, bazen susulur.