Mâlûmdur ki; ziyayı(ışık) verenin, ziyadar(ışık sahibi) olması lazım, tenvir(ışıklandıranın) edenin, nuranî olması gerek... ihsan(iyilik), gınadan gelir.. lütuf , latiften(incelik) zuhur eder. Madem öyledir; kâinata bu kadar hüsün(güzellik) ve cemâl(yüz) vermek ve mevcudata muhtelif(çeşitli) kemâlât(olgunluk) vermek: ışık, güneşi gösterdiği gibi, bir cemâl-i sermedîyi( süreklilik arz eden güzelliği) gösterirler.