Dedem beni eskiden bir camiye götürmüştü.
Namazdan sonra imam, Arapça dualar okudu.
İmam okurken dedem, öyle ağladı, öyle ağladı
ki... Dedem ağlayınca, ben de kendimi
tutamayıp ağlamıştım. Camiden çıkıp eve
giderken,
-Arapça biliyor musun da, imamın dediklerine
ağladın, dede? diye sormuştum.
-Ne imam Arapça biliyor, ne de ben... demişti.