Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sesler, renkler ve olasılıklar ? Seneler geçecekti sonra da aradan, güneş başka sokaklarda bambaşka çeşitlenmeler ve çok tuhaf şekillerde hüzünlenmelerle batacak, beklenmedik zamanlarda taptaze, anlaşılması biraz güç sevinçlere ya da önlenemeyecek çoğalmalara bir başka biçimde doğacaktı.
Üç Arkadaş
Huriye, Nuriye ve Düriye 75-80 yaşlarında çok eski üç arkadaştır. Bir gün Huriye, Nuriye'ye telefon eder ve Düriye'ye gitmeye karar verirler ve giderler. Biraz muhabbetten sonra Düriye kahve yapar ve içerler. Biraz muhabbetten sonra Düriye "Ay kusura bakmayın unuttum birer kahve yapayım da içelim!" der. ...Huriye ve Nuriye bir şey demezler ve içerler. Aradan biraz zaman geçtikten sonra Düriye "Size bir kahve bile yapmadım hemen yapayım da içelim" der ve yapar getirir. Bizimkilerde yine ses itiraz yok. Akşama doğru Huriye ve Nuriye kalkarlar. Yolda bastonları ile tin tin yürürken aralarında şu konuşma geçer. Huriye: — Kız Nuriye, gördün mü Düriye'yi; ne kadar pinti olmuş bize bir kahve bile ikram etmedi! Nuriye: — Kııız, Düriye'yi ne zaman gördün 🤭😂😂
Reklam
İnsanlar dudaklarını çalıştırmazlarsa, diye düşünmüştü, belki de dudakları kilitleniyordur. Birkaç aylık bir irdeleme ve gözlem döneminden sonra bu kuramı yerine bir yenisini koyarak terk etti. Dudaklarını çalıştırmazlarsa, diye düşündü, beyinleri çalışmaya başlıyor. Bir süre sonra bu kuramı da çok katı olduğu için terk etti ve insanları ne olursa olsun sevdiğine karar verdi ama bilmedikleri şeylerin çokluğu da her zaman umutsuzca endişelendirdi onu.
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
. Gözleri anahtar deliğinden olan bir maske takan kuklacı, daha doğrusu kuklalar yapan bir marangoz, bir ada hayali görür otuz ikinci yaş gününde. Sarhoştur, yalnızdır, yatalak babasına bakar, ölmüş annesini suçlar. Mandalina ile tanışır sonra. Başı belada bir kadın. Bir ayağı tahtadan olan kuklacıya hayalindeki adaya gitmeyi teklif eder ama
Kuklacı
KuklacıEmre Timur · Az Kitap · 202417 okunma
687 syf.
·
Puan vermedi
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (1821-1881): İlk romanı İnsancıklar 1846'da yayımlandı. Ünlü eleştirmen V. Belinski bu eser üzerine Dostoyevski'den geleceğin büyük yazarı olarak söz etti. Ancak daha sonra yayımlanan öykü ve romanları, çağımızda edebiyat klasikleri arasında yer alsa da, o dönemde fazla ilgi görmedi. Yazar 1849'da I. Nikola'nın baskıcı rejimine muhalif Petraşevski grubunun üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Kurşuna dizilmek üzereyken cezası sürgün ve zorunlu askerliğe çevrildi. Cezasını tamamlayıp Sibirya'dan döndükten sonra Petersburg'da Vremya dergisini çıkarmaya başladı, yazdığı romanlarla tekrar eski ününe kavuştu. Suç ve Ceza Dostoyevski'nin bütün dünyada en çok okunan başyapıtıdır.
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022159,9bin okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
Okuyup da etkilenmememiz mümkün değil. Gözlerim bir doldu, bir taştı. Osmanoğullarının yegane torunu Osman Tolu ve verdiği mücadelenin yanında daha bir çok olayı ve kişiyi okuyorsunuz. Sayfalarda bir çok fotoğraf da var. Deprem öncesi, deprem anı ve deprem sonrası olanlar eminim bir çok okurun kalbine dokunacaktır. Okuduktan sonra da mutlaka gitmek istediğim yerler arasında yerini aldı Osman Bey’in restoranı. Kitabın içeriği çok çok güzel. Fakat olayların zaman akışı biraz karmaşık bir geçmiş zamana gidiyorsunuz bir şimdiye.. A kişisinden bahsederken bir bakıyorsunuz B kişisi oluvermiş.
Adıyaman Depreminde Bir Katarsis: Osman
Adıyaman Depreminde Bir Katarsis: OsmanMehmet Adil Yaşar · Kavî Yayınevi · 20241 okunma
Reklam
Kapitalist sistemin insana mutluluk vaadidir : Moda. İnsanların hayatlarında mutlu olmaları için gerekli olan şeyleri unutturup vaadederek der ki: ‘Şu emtialara sahip olduğunda, çok mutlu olacaksın.’ Modayı endüstriler belirler. O endüstri tarafından gerçeklik algımız bozulur ve o emtianın nesnesi oluruz. Kalıplara sığınmak güvenlidir, ama aynılaşmayı beraberinde getirir. DNA'sindan, etnik kökenine hatta parmak izine kadar ayrı tasarlanmış bir insanın aynı ayak izlerini takip ederek, aynı muameleye maruz kalıyor oluşu mantıklı mıdır! Sonra sevgi kırıntılarının peşinde koşarken, yolunu kaybediyor oluşu kaderdir diyebilir miyiz? İlk kararla başlıyor her şey, aynı değiliz. Ayni muameleye razı olamayız, olmamalıyız. Sevgilerimle 🌱 Mutlu akşamlar. 🎶 Human- Rag'n'Bone Man youtu.be/L3wKzyIN1yk?si=...
88 syf.
·
Puan vermedi
Marquez’in özellikle denemelerinde öne çıkan mizahını çok severim. Büyülü gerçekçi hikayelerinde biraz masalsılığın gerisinde kalır. Bu hikayesi ise gerçekçi ve absürt, kahkaha attım okurken. Her yıl ağustos ayında annesinin adadaki mezarını ziyaret eden ve ziyareti sırasında eşini aldatan bir kadının hikayesi. Jeanette Winterson’un ‘adalar kalbin metaforudur’ sözünü hatırlatayım. Kişinin özgürlük arayışını, ilişkileri sevdiğimiz Marquez üslubuyla irdeliyor, mizahı da eksik etmiyor. Hikaye geliştirilebilir miydi, yani birçok hikaye geliştirilebilirdi. Bu kitabın ölümünden sonra yayımlandığını bilmesek bu soru üzerine de düşünmezdik. Kitabın bir bölümü de yaşamında gazetelerde yayımlanmış zaten.
Ağustosta Görüşürüz
Ağustosta GörüşürüzGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 2024246 okunma
Can sıkıntısı. Altı saat uykuya ayrılırsa her gün on sekiz saat boş. Görülecek, işitilecek, tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar çok şey birikiyor ki, bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişmeyeceğinden korkuyorum. Kendi kendime karşı çok borçlandım. Kendime vaadettiğim şeyleri yapamazsam utancımdan aynaya bakamayacağım. Dört duvar arasında.
Kur'an-ı Kerim'de (meâlen) şöyle buyurulmaktadır: Rabbinizden mağfiret dileyin, sonra ona tevbe ile yönelin.Şüphesiz ki, benim Rabbim çok merhametlidir, (müminleri) çok sevendir. (Hud Suresi, 90. Ayet-i Kerime)
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.