Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İnsan bir şeye nasıl yarı yarıya inanır? Ya da çelişkili şeylere? Çocuklar hem Noel Baba'nın kendilerine bacadan oyuncak attığına inanırlar hem de oyuncakların oraya anne ve babaları tarafından bırakıldığına; o halde çocuklar gerçekten Noel Baba' ya inanırlar mı? Evet, Darzelerin inancı da en az bunun kadar muğlaktır; Dan Sperber şöyle
Roma işgalinde Gaulle (Galya) isimli güzel kitabında Fustel de Coulanges, Roma İmparatorluğunun asla kuvvetle değil, aşıladığı dini hayranlık sayesinde uzun yıllar hüküm sürdüğünü çok iyi izah etmiştir.
Sayfa 59 - Alter YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ulusun Tanımı
"Ulusları birbirinden ayıran ne ırk ne de dildir. İnsanlar fikir, çıkar, duygu, anı ve umut birliği sağladıklarında kalplerinde aynı halktan olduklarını hissederler. İşte vatanı bu oluşturur." Coulanges
“(Bir zamanlar) belirsiz ve kuşkulu bir Turan hayali içinde yüzüyordum. Kendi milletimizi (bizim dışımızdaki) Turanlı milletlere karıştırmaktan bıkmıştım. Tarihçi Fustel de Coulanges'ın bir tümcesi (bu sırada) meşalem oluverdi. Bu tarihçi Fransız toprağı, bin senede Fransız milletini yarattı demişti. Bu sözler üzerinde çok durdum. Demek ki, bir milletin oluşumunda en büyük rolü vatan toprağı oynuyor; benimsenilen yeni bir vatan er geç yeni bir millet vücuda getiriyordu...”
Yahyâ Kemal, Malazgirt zaferine, tarihî süreç içerisinde hiçbir aşamayı ve hiçbir dönemi inkâr etmeden, yeni bir başlangıç ve yeni bir coğrafyanın açılmasıyla yeni bir medeniyetin inşâsı hadisesi olarak bakmaktadır. Yahyâ Kemal'in bu konudaki düşünce sistemi, Fransız tarihçiliğinin 19. yüzyılda ulaştığı, "her milletin, bir vatan coğrafyası üzerindeki millî oluşumu" prensibine dayanır. Bu düşünce sisteminin dayandığı Fransız tarihçisi Fustel de Coulanges'in talebesi Camille Jullian'ın Yahyâ Kemal'i çok etkileyen cümlesi şuydu: "Fransız milletini, bin yılda, Fransız toprağı yarattı."
Sayfa 350Kitabı okudu
Geri15
85 öğeden 76 ile 85 arasındakiler gösteriliyor.