Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
''Elbiselerinizi sıkı giyin, okuduğunuzda üşüyeceksiniz.''
Önce bir teşekkür etmem gerekiyor. Bu kitabı bana göndermiş olan değerli arkadaşım Buse'ye teşekkürlerimi sunmak istiyorum.
Şimdi, başlayalım. Öncelikle kitap hakkında kısa bir özet geçeyim.
Kitabı elime alır almaz ki bir yemekte olduğu gibi kitapta da benim için önce görsel gelir,
Koontz yine bir hayli konuşturmuş kalemini layıkıyla geriyor işlediği konuyla büyülüyor bir hayli sevilesi konu ve üslubuyla sicim gibi gerip ilmek ilmek işliyor bunu okuyucunun üzerinde. Yazarın müdavimi olarak okunması tavsiyemdir.
Bir dönem yazarlık yapmış olan Billy Wiles, nişanlısı komaya girdiğinden beri yaşamını barmen olarak sürdürüyor. Bir gün iş çıkışı arabasının camında bir not buluyor. Bu notta "Eğer bu notu polise götürmezsen, bir yerlerde güzel sarışın bir öğretmeni öldüreceğim. Eğer götürürsen onun yerine daha yaşlı bir kadını öldürürüm." yazıyor. Başta bunun bir şaka mı yoksa cinayet uyarısı mı olduğuna karar veremeyen kahramanımız, kendisini bir dizi cinayet olayının içinde buluyor. Gelinen noktada cinayetlerin bitmesi kadar, kahramanımızın kendi masumiyetini kanıtlaması da gerekiyor. Ve o güne kadar sıradan ve sıkıcı olan Billy için Hız başlıyor.
Genel olarak beğendiğim fakat finalde bazı konuların açıklamaları benim açımdan çok tatmin edici olmayan bir romandı. Uzun uzun betimlemeler yerine içerik biraz daha derinleştirilebilirdi diye düşünüyorum.
#maske #deanrkoontz #themask
Herkese merhaba yazarın kitaplarını okumalı 10 seneye aşmıştır büyük ihtimal Bu kitabı sahaftan bulmuştum eski bir kitap 93 basımı 1988'de de yazar yazmış zaten. Bir ara hem Koontz hem King okurdum ancak bir yerde bu yazardan vazgeçtiğimi hatırlıyorum, tekrardan okumak iyi oldu. Sahaftan aldığım bir kitabı da uzun
Gecenin sesi
Okuduğum başka Dean Koontz romanlarından biraz farklı buldum bu romanını açıkçası. Dean Koontz tabi ki farkını esere yansıtmış ama Göz gibi değişik ilgimi çekecek bir eseri olmadı.
Kitaptaki yarattığı o çocuk katil karakteri evet ilgi çekici ama kitap maalesef çok sürükleyici gelmedi bana. Bir kere karakter çok saldırgan tamam okey ama olay nerede yok gereksiz diyalogları çoktu sürekli işte şunu yaptım ben bunu öldürdüm şu kadar kişiyi öldürdüm ceset cinayet filan çocuk dersin bir Ted Bundy ama dönüp dolaşıp ailesinin yanına gidiyor yok onları sindirmiş ama okulun popüler çocuğu dendi ama sadece beden eğitimi öğretmeni anlatılmış kitapta filan yani hiç bende öyle bir etki yaratmadı sadece sokakta başıboş dolaşan bir tip gibi hissettim okurken. Evet konu ilgi çekici ama psikolojik gerilim tam oturmamış bana biraz ticari amaçla yazılmış gibi geldi ki kendisi Stephen King'ten sonra en iyi psikolojik korku gerilim yazarıdır. Okuduğum birçok kitabından sönük kalmış bana göre.
Kitaptaki sadece en gerilim an baş karakterle yaşadığı bir an vardı onu beğendim ne oldu ne olacak derken ama onun dışında hiçbir olayı sarmadı beni. Ama devam diğer eserlerini de okumaya devam edicem.
Ne! Biri Covid mi dedi? :)
Koontz'un 1981'de kaleme aldığı takma isim kullanarak yazdığı 6 kitaptan biri Karanlığın Gözleri.Şimdiye kadar Türkçe'ye çevirisi olmamış az sayıda eserlerinden biri...Peki ne oldu da 39 sene sonra Türkçe'ye hızlı bir şekilde kazandırıldı bu eser.
Sebebi 2020 ve devamının laneti gibi gözüken Covid 19...Spoiler vermemek adına çok içeriğe adım atmayacağım,giriş ve gelişme bildiğimiz Koontz ve her zamanki gibi akıcı sizi etkisi altına alan türden ama sonuç kısmı resmen altın vuruş.
Macera,gerilim sever okurlar için kitaplığa lazım bir eser...
Keyifli Okumalar...
Yine bir Dean Koontz kitabı daha üzülerek son buldu.Bu yazarımızın okuduğum 6’cı kitabıydı.Yabancılar,Hız,Nöbet,Kurbanlar,Onlar Yoktu ve son olarak Kara Büyü.Kütüphanemde hala birkaç kitabı daha bulunduğu için şanslı sayıyorum kendimi.Stephen King kitaplarını severek okuyan arkadaşlar için kesinlikle alternatif bir yazardır diyebilirim öncelikle.
Bu Dünyada hiçbir şey kusursuz değildir...
Bu adamın eserlerinin neden yeni baskıları mevcut değil anlamakta gerçekten zorluk çekiyorum.
Bir eser baştan sona bu kadar kedi-fare kovalamacası tadında geçebilirdi.Spoiler vermek gibi bir amacım yok, tek bahsedeceğim bir aile ile bir tarikat arasındaki amansız saklambaç oyununun sizi kitabın sonuna kadar hiç bırakmayacağım ve o dünyaya hapsedeceği garantisi.
Genel olarak romanlarda özellikle kurgu bazında ilerleyenlerde hep bir konunun beslenme dönemi yani bir gelişme kısmı mevcuttur.Bu kısım durağan geçer ve size işin mantığını aktarmaya çalışır ama bu roman o bildiklerimize pek benzememiş:)) Sürekli; işte başlıyor, şimdi sıkıntı, buradan nasıl kaçarlar, acaba tarzı duygularla bir solukta geçip gidiyor sayfalar.
Ama bence romanı ayakta tutan asıl kısım kesinlikle "ACABA" sorusunu size sürekli sordurtmasında saklı!
Kesinlikle bir yayınevinin, nasıl Stephen King eserleri tekrar basılıyorsa;Dean R. Koontz 'un da eserlerine (özellikle ilk dönem) bir el atması lazım.
Keyifli okumalar...
Yeni Baskılar Lazım...(Spoiler İçermez)
Yine güzel bir Koontz romanı ile hoş bir hikayeye daldım.Bu yazarın kitaplarının maalesef ülkemizdeki en büyük sıkıntısı yeni baskılarının yapılmıyor olması...Ah bir yayınevi bu konuya el atsa...
Hikaye o kadar güzel başladı ki birden kendinizi o dönemin şartlarına adapte olmuş hissediyorsunuz ve sayfalar akıp gitmeye başlıyor.Giriş ve gelişme kısımlarındaki tasvirler ve gerilimin psikolojik yansılamaları gayet net ve etkileyici işlenmiş ancak her şeyin düğümlenen kısımlardaki geçiş yapan diğer boyut ya arkadaş buradan buna nasıl çıkarımda bulundun diye dedirtiyor insana ki, eh sonra yazarın Dean olması durumu normal kılıyor...:)
Uzun lafın kısası Dean amcanın yazdığı bir ton kitabın yeni baskıları sahalarda daha çok görülmeye başlansın ki biz de işin keyfini sürmeye daha kolay bir şekilde ulaşalım...
Abd'de en çok satan ve okunan gerilim korku yazarlarından Dean Ray Koontz'un ilk okuduğum kitabı Kurbanlar oldu. Okuduktan sonra niye daha önce okumadım tepkisini verdim, öyle birçok kitabım oldu tabi. Belki yazarın en iyi ve ünlü kitabı değildi ancak beni yeterince memnun etti diyebilirim. Dean R. Koontz hayal gücü oldukça kuvvetli bir yazar ve
Okuduğum ikinci kitabı, Dean Koontz yine güzel bir hayalürünü bilimkurgu örneği sergilemiş...
Ayışığı Koyu Kasabası'da esrarengiz şeyler oluyor, gerçeğe uymayan korku filmlerinden daha ürkütücü şeyler...
Bu kasabaya gizli bir görev için gelen FBI ajanı, kardeşinin şüpheli ölümünü araştırmaya gelen bir kızkardeş, anne ve babasını kötülüğe kurban veren 11 yaşında bir kız çocuğu ve tekerlekli sandalyede eski bir Vietnam Gazisi.... Ve bu olayların sebebi yüksek teknoloji araştırmaları yapan tanrı rolüne soyunmuş bir bilimadamı....
Kahramazlarımız şüphelerini gidermek için araştırmalara başladıklarında zihinlerinin kabul etmeyeceği şeylere şahit olmaya başlarlar ve ürkütücü hikayenin içinde bulurlar kendilerini... Sürekli gerilim ve kaçış ile kurtuluşu ararlar...
Kitabı beğendim ve özünde insanın ne olursa olsun içinde bulunan sevgi ve sorumlulukların insana has özellikler olduğunu ve bizleri insan yapan değerler olmadan, ne kadar mükemmeli yakalasakta hayatın anlamını yitirdiği yönünde bir mesaj var... Yani insan olmak her haliyle güzel...
Gizem gerilim seven okurlar için okunması gereken bir yazar Dean R.Koontz... Mümkün olduğunca çok kitabını temin edip okumaya çalışacağım...
Keyifli okumalar dilerim......
Yazarın tarzını bilen bilir fena ürkütür gerer gerer sona lastik gibi bırakır da ondan biliyorum roman mı romanı tabi ki de okudum :) lakin roman karakterleri bana biraz fazla geldi kim kimdi neydi derken komaya girip girip çıkmış kadar oldum ama güzeldi be yaw işte saçma sapan şeytani şeylerle dolu bir kurguydu rüyalarınıza girer mi bilemem ama benim için romanın konusu bir haftadan fazla yaşayacak gibi değil... :))
Yazarın kullandığı yalın anlatım dilini, olayları ya da nesneleri uzun uzun betimlemeyişini seviyorum. Biraz aşk, biraz polisiye... Karısına aşık bir adamın neler yapabileceği ve birtakım sürprizler. Daha iyi kitaplarını da okumuştum ama yine de okunabilir.
Kitabın ilk 100 sayfasında gelişen olaylar, Kevin Costner'in başrolde oynadığı "Sonsuz Aşk" filmini hatırlattı. Aynı otobüs kazası, gelen mesajlar vs...
Kitabın Sonsuz Aşk filmi gibi olduğunu bilseydim kargo gelir gelmez elimdeki kitabı bırakıp derhal buna başlardım. Benim en sevdiğim ve defalarca izlediğim filmlerden biridir çünkü. Film 2002 yapımı, kitap 1981'de yazılmış. Kimin kimden kopya çektiği anlaşılıyor haliyle.
Yazar 1981 yılında yazdığı kitabı biraz değiştirerek düzenlenmiş haliyle 1996 yılında tekrar basmış. Kitapta büyük bir mantık hatası var, ki bu durum kaşlarımı çatmama sebep oldu. Gerçi yazar kitabın son sayfasında itirafta bulunup tecrübesiz bir dönemde yazdığını belirterek biz okurlardan özür dilemiş. Fakat keşke düzenlerken bu duruma da bir el atsaydı diye düşünmeden edemedim.
Kitabı tavsiye eder miyim? Evet ederim. İnanılmaz akıcı bir kitaptı. Kitabın ilk 100 sayfası oldukça ürktücüydü. Bazı sayfalar korkuttu beni. Bu sayfaları okurken yazar adeta sizi oturduğunuz koltuğa mıhlıyor. Elininden bırakmanız mümkün olmuyor. Sonrası enfes bir macerayla ilerliyor ve mantığa uymayan sahnelerle kitap sonlanıyor.
Kitabın yazımı ve basımı üzerinden bir hayli zaman geçmiş olsa da etkisi inanılmaz Dean ki kendilerini pek bir sever ve beğenirim buna rağmen 90'lı yıllarda ki kurduğu kurgu yine bir hayli muhteşem yazarım yine yazmış yazacağını :)) okuyunuz efem okuyunuz türü sevenler için oldukça ideal mi ideal ve tecrübeyle sabittir ki gerçekten güzel ve gerim gerim geren bir hikayedir... :))
