Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
60 syf.
10/10 puan verdi
"Toplumun/genelin refah ve mutluluğunun, bireyin/tekin de refah ve mutluluğu anlamına geleceği biçimindeki aydınlanmacı idealin çökmesine; bu ideali cisimleştirme iddiasındaki modern devletin belli bir sınıfın tahakküm aracına dönüşmüş olmasına ve aydınlanma aklının, yerini 'tutulmuş' bir akla bırakmasına bir estetik tepki, buna denk bir ruh halidir modernizm. Modern devlet, toplum ve birey adına, şiddeti hukuk üzerinden tekelleştirmiş, bölüşümü düzenleyen devlettir de. Bu tekelleştirme, bireye, işlevi ve anlamı devlette saklı bir tahakküm olarak yansır." * *Ceza Sömürgesi'nin bordo~siyah yayınevindeki basımının önsözünden alıntıdır. Kafka modern devleti sorgulayan, eleştiren muhteşem bir yazardır. Yasa gerçekten insan için mi vardır yoksa devletin, meşru şiddet tekelini elinde tutarak, toplum üzerinde tahakküm kurabilmesini sağlayan bir aygıt mıdır? Yasanın önünde olmak demek ne demektir? Genelde herkesin, özelde hukukçu adaylarının okuması gereken bir kitap.
Ceza Sömürgesi
Ceza SömürgesiFranz Kafka · Kırmızı Kedi Yayınları · 20188,6bin okunma
215 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Mehmed Uzun'un ilk romanı benim de yazarın ilk okuduğum kitabı oldu. Siteden bir arkadaş bu kitabı önermemişti, ama kitap evinde Sen'i bulduğum için, tereddüt etmeden aldım. Kitapla ilgili okuduğum yorumlarda genelde ilk romanı olmasının da etkisiyle yazarın şu anda çok sevilmesinin sebebi olan üslûbunun burada çok da belirgin olmadığı
Sen
SenMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20114,102 okunma
Reklam
Belki de tartışılması gereken, varoşları, arazi mafyasından haraççı delikanlılara dek egemenliği altına alan, toplumun ve devletin tepkisiz kaldığı, onayladığı, ürettiği şiddet. (Senegalli Ali’yi anlatmıştım, Ümraniye’de haraç vermediği için öldürülen Tuncelili bir hamalın öyküsün dinlemiştim.) Yoksa suskunluğumuzun nedeni kurbanların Senegalli, Tuncelili, Romen oluşları mı? Yasadışı işler yaptıkları bilinen nice çete, bazen yılgınlıktan, bazen “toplum dışı unsurları” yok eden bir kisveye büründükleri için zamanında durdurulmuyor. Aslında yüzleşmek istemediğimiz soru şu: Çeteleşme devletin ta içindeyse, şiddeti tek varoluş, kendini ifade ediş biçimi olarak gören gençleri engellemek nasıl mümkün olabilir? Ve Camus’den bir alıntı: “Ya devletin işlediği suçlar, bireylerinkini fersah fersah aşmışsa?” Buzdağının su üstündeki kısmından birkaç örnek bile yeterli: Gazi olayları, Metin Göktepe, Manisalı çocuklar, faili meçhuller… Şiddetin nasıl katlanarak yayıldığını, linç mekanizmasının, bir kez işlemeye başlayınca nasıl hep kan isteğini, savunmasız durumdakileri kurban ettiğini anlatacağım. Yani kiralık “çocuk katillerini”… Kimimizin yürekten savunduğu zihniyetin uç noktasında ortaya çıkan Golem’leri…
Sayfa 104
104 syf.
10/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
Zamanımızın Köleliği ilk defa 1900'de Rusça'da daha sonra aynı yıl içerisinde, aynı zamanda Tolstoy' un yakın arkadaşı olan Aylmer Maude tarafından İngilizce(UK) 'de, çevirisi yapılıyor. Eser, Türkiye'de ise ilk basımını, Öteki Yayınevi tarafından 2016'da Yankı Yeniçeri'nin, İngilizce basımdan olan çevirisiyle yapıyor. Eserdeki her metin okuyucuyu
Zamanımızın Köleliği
Zamanımızın KöleliğiLev Tolstoy · Öteki · 2016157 okunma
346 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
İnsanın kötülüğünün sınırı nedir? İnsanlar, kendilerinin hayatla düzenli bir ilişki kurmasını sağlayan, toplumsal anlamda yasa, düzen otorite, bireysel anlamda ahlak kuralları ve etik değerlerin yıkıldığını ve yok olduğunu düşündükleri anlarda, şiddeti ve vahşeti ne kadar yaygınlaştırabilirler. Türkiye için 1979 yılı belki de bunun test edildiği
Şahbaz'ın Harikulâde Yılı 1979
Şahbaz'ın Harikulâde Yılı 1979Mine Söğüt · Yapı Kredi Yayınları · 2018719 okunma
Yeryüzünün Lanetlileri Kitabına J.P.Sartre Yazdığı Önsöz
1961 TARİHLİ BASKIYA ÖNSÖZ Jean Paul Sartre Kısa bir süre öncesine dek yeryüzünün nüfusu iki milyardı: beş yüz milyon insan ve bir buçuk milyar “yerli”. Birinciler “Söz”e sahipti, ötekilerse bu sözü ödünç almışlardı. Bu ikisi arasında aracı olarak hizmet veren satılmış kralcıklar, derebeyler ve tepeden tırnağa sahte bir burjuvazi vardı.
Reklam
Cumartesi Anneleri
“Tam elli altı hafta boyunca Galatarasay Lisesi’nin önünde çoğunluğunu kadınların oluşturduğu bir grup insan, kayıp çocuklarını bulamadıklarını sokaktan geçen bazı başka insanlara anlatmak istediler. Ben bu eyleme elli altı hafta boyunca katıldım. Oturma sırasında tek bir çıtın çıkmadığını biliyorum. Polisin orada oturanlara bildiri dağıttığına,
Sayfa 647 - Doğan(epub) Cumartesi Anneler 2018'in 14 Nisan'ında 681.kez Galatasaray Meydanındaydı.Kitabı okudu
370 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.