Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ortaçağ Avrupa'sında, aristokratlar paralarını aşırı lüks şeylere dikkatsizce harcarken köylüler her kuruşu sayarak tutumlu yaşarlardı. Bugünse durum tam tersine döndü; zenginler kendi yatırımlarına ve varlıklarına dikkat ederek yaşarken, daha az varlıklılar borca girerek hiç ihtiyaçları olmayan arabalar ve televizyonlar alıyorlar.
"Şuna bakın, siz... Poter mücadele etti! Onunla mücadele etti ve az daha yeniyordu! Yeniden deneyeceğiz, Potter. Siz, geri kalanlarda da dikkat edin - gözlerini kollayın, orada göreceksiniz. Çok iyi, Potter, gerçekten çok iyi! Seni kontrol etmekte güçlük çekecekler!"
Reklam
Güzel bir anı
Merhabalar size beni çok mutlu eden bir konudan bahsetmek istiyorum. Daha demin sanatim hayatımın en mutlu anını yasadım🥺 ve bununla birlikte artık bir hedefim var... Belki bilmeyenleriniz vardır bir kitap yazıyorum ve onu wattpad platformu üzerinden yayınlıyorum. Aslında abu benim ir kaç yıldır hayalimdi. Bugün tam uyuyacakken bir mesaj aldım. Ve mesajda seninle kitabın hakkında konusabilirmiyom yazıyordu🫠 ilk başta çok şaşırdım hatta benim yayınladığım kitaptan mi bahsediyorsun diye sordum sjsjsj. O okur henüz ilk bölümü okumuş ve bana ilk bölüm hakkında afusuncelerini söyledi. Ben onun sayesinde gerçekten yazım dilimin ilk bölümde biraz eksik kaldığını anladım. Bana bazı şeylerin hızlı atandığını ve fazla betimleme yapmadığım için kafasınd acanliandiramdığıni söyledi. Bunakri yazdıktan sonra bir de "umarım yazdıklarımdan alinmamışsindir yazdı." Aksine bir insanın kitabımı okuyup bana fikirlerini söylemesi beni çok mutlu etti. Artık onun söylediklerine daha fazla dikkat ederek eserimiz sizler için en iyi şekilde yazmaya calisacağım😢 lütfen insanlara düşüncelerinizi söylemekten korkmayın. Sizlere bu anı anlatarak buraya güzel ve unutulmayacak bir anı bırakmak istedim. Bu yazıyı yazarken gözünden yaş geldi. Bazı küçük şeyler insanı çöl mutlu eder
Sözlerinize dikkat edin, birinin kafasında ne kadar yankılandığını bilemezsiniz...
(Derrida’nın sözünü başka kelimelerle yeniden yazarsak: İleti dışında hiçbir şey yoktur.”)
Sayfa 99 - PdfKitabı okudu
Bugün bir şeyin taşıdığı değerin kendisi onun dijital görünürlüğü üzerinden belirlenmekte, veritabanında yer almayan her şey önemsizliğe ve hattâ hiçliğe göz kırpmaktadır. Google ve diğer arama motorlarının ontolojisi budur.
Sayfa 87 - PdfKitabı okudu
Reklam
270 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Necip Fazıl'ın hayat felsefesini detaylıca anlattığı, bir kitap. Edebiyattan eğitime, cemiyet yaşantısındanahlaka bir çok konuyu bölüm bölüm ele alıp incelemiş ve fikirlerini ifade etmiştir. Bence Tanrıkulu diye nitelendirdiği kişi de kendisi ve kendi sorularini kendi cevaplayarak bir nevi monolog yapmıştır yazar. Kitabın en dikkat çekici özelliği ise Necip Fazıl' ın edebiyat dünyasını, şairleri ve yazarları yerden yere vurması... Kitaptaki hemen hemen her yazar Necip Fazıl'dan nasibini almış. :) Benim özellikle içlerinde çok sevdiğim şair Melih Cevdet 'in de yer aldığı Garip akımına yaptığı eleştiriler gözüme çarptı. Necip Fazıl'ın dediğine göre: Bu şairler Superville diye Fransız bir şairin kötü bir kopyasıdır. Onun şiirde bozarak yaptığı yeniliği onlar daha da bozarak yapamamıştır. İyi okumalar. :)
Tanrı Kulundan Dinlediklerim
Tanrı Kulundan DinlediklerimNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 2021317 okunma
Tanınmak, onaylanmak, doğrulanmak ya da –teşhircilikten ziyade röntgenciliğe yatkınsak- kateksi ve fetiş nesneleri bulmak için dahil olduğumuz ölçüde, sosyal medya doğası itibarıyla libidinaldir. Tumblr ve türevleri, çıplak insan resimleri aramıyor olsak bile yemek-pornosu, sanat-pornosu, mimari-pornosu, veri-pornosu, araba-pornosu, doğa-pornosu
Sayfa 84 - 85-86 - PdfKitabı okudu
Öte yandan kamuyu birbiriyle çelişen haberlere ve dikkat dağıtıcı ıvır zıvıra boğmak da korkutucu ölçüde kolay. ..... ... o kadar çok çelişkili bilgi var ki neye inanacağını bilmek zor.
Sayfa 240Kitabı okudu
Gerçekten ‘seni seviyorum’ lafı yok hiçbirinin içinde)
hiç dikkat ettiniz mi, Türk musikisindeki şarkıların hiçbirinde ‘seni seviyorum’ lafı geçmiyor. Aşkı sadece tarif ediyorlar.
Reklam
Altı üstü altmış saniye içerisinde, üstelik de herhangi bir duygusal değişime uğramaksızın, bir şaka, aile fotoğrafı, tarif, kayıp çocuk ilanı ve katliam haberi paylaşabildiğimiz bir çağda -ve bir sosyo-teknolojik ortamda- yaşıyoruz. Kalorisiz bir besin misali vücudumuzda dolaşan bilgiyi işleyip başkalarına aktarıyoruz. Ne var ki bu bilgi parçacıkları üzerimizden geçerken bir tür psikosomatik tortu bırakıyor olmalı. Üzerimize böylesine otistik bir tesirle yağan bu pikseller arasında yönümüzü bulurken "dikkatli" davranıyor muyuz? Yoksa hiçbir şey üzerinde özellikle odaklanmaya çalışmazken ağda birtakım örüntüler gören, yakın gelecekte ortaya çıkacak bir William Gibson karakteri gibi, neredeyse sezgisel olarak ya da yarı bilinçli bir halde mi internette dolaşıyoruz?
Sayfa 77 - PdfKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.