"Neden ben?" diye sordum, Tanrı'ya bir şey söylemedi güldüm ve yıldızları seyrettim yaşamak güzeldi...
Halkımı sevmediğimden bu halkın değişmesini istiyorum. Halkımı sevsem ne diye halkımın değişmesini isteyeyim.
Hayat bazen insanları, birbirleri için ne kadar çok şey ifade ettiklerini anlasınlar diye ayırır.
Yağmurda yürümeyi sevmişimdir hep,
kimse ağladığımı göremiyor diye.
"Senin için bir sakıncası var mı?" Sesi tam kulağımın içindeydi. "Sanırım bunu sana kenara kaymanı söylemeden önce sormalıydım, değil mi?"
"Hayır," diye fısıldadım."Bir sakıncası yok."
"Güzel." Yan döndü ve bana baktığını biliyordum. Kaşık pozisyonundaydık! Fakat birbirimize dokunmuyorduk o yüzden bu sayılmazdı."Çünkü bu yatak benimkinden çok daha rahat ve benim gidesim yok."
-Sydney
Tebeşirle çizilmiş bir seksek oyunu kadar uçucu bir çizgisi var hayatın. Farkında olmadan basıyorsun çizgiye. Kızıyorlar anında. "Yandın!" diye atılıyorsun oyun dışına.
”Unuturum diye uyudum.
Yine seninle uyandım.
Belli ki uyurken de sevmişim seni.”