İçimi kaplayan sonsuz hüzünle nasıl bir inceleme yazarım, nerden başlarım bilemiyorum...
Söyleyen Allah;
"SEN OLMASAYDIN, SEN OLMASAYDIN, ÂLEMLERİ YARATMAZDIM"
ve O mukkades Allah Resulünün hayatını "bir de benden " dinleyin diyerek yazan Necip Fazıl...
Kalemini aşkla kağıda vurmuş olmalı ki çok yerde yüreğimin kabardığını, gözlerimin dolduğunu hissettim. Yeri geldi sayfalarda hamdım piştim, yeri geldi yandim dumanım tüttü ... Hele son sayfalarda hüznü iliklerime kadar hissettim.
Bu halet-i ruhiye içinde diyeceklerim şunlar ki okuduğum hiç-bir siyer kitabı gibi değildi. Üstadın kendi dilinden şiirselliğiyle, devrik cümleleriyle, yer yer öznelliği ve kendine has hicivleriyle bambaşka bir lezzette okuyacağınız, zihninizde ve kalbinizde sindirmeye çalışmak için sükûta ihtiyaç duyacağınız bir kitap. Kronolojik bir sırayla anlatılmış, yer yer daha önce hiç bilmediğim olayların geçtiği, sorular ve sorgulamalarla sayfalarda gezindiğim, kendimi bir an Medinede bir an Mekkede bulduğum, okurken yaşadığım, yer yer tebessümle yer yer hüzünle, aşkla.....
Üstad:
"Allah, Kur'anda hiçbir defa Sevgilisine hâs ismi, nida edatıyla " Ya M.......!" diye hitap etmedi. Bunu biliyor musunuz?" deyip bunu eritici bir hayâ ve edep tecellisi olarak ifade ediyor ve bu edeptendir ki kitap boyunca hiçbir hitapta Peygamberimize ismiyle hitap etmiyor.
Kendine has dili ve tarzıyla edebi olarak da ayrı bir değerlendirmeye konu olacak bir kitap. Yüreğimle okuduğum bu eseri sizlerinde okuması yönünde en ufak bir şüpheye yer vermeden tavsiyede bulunabilirim. O'nu(Allah Resülunu) bir de Necip Fazıl'dan dinleyin derim......