Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ege Denizi'nin ismi...
Theseus, Girit'deki labirentte yaşayan boğa başlı Minotauros canavarını öldürmek için yola çıkar. Babasına, canavarı öldürdüğünde gemisine beyaz yelken çekerek döneceğini söylemiştir. Fakat canavarı öldürdükten sonra, babasına verdiği sözü unutarak, kara yelkenle döner. Babası Aigaios, kara yelkenleri görünce oğlunun öldüğünü düşünür ve denize atlayarak intihar eder. Bundan böyle boğulduğu denize onun adı verilerek Aigaios Pontos /Aigaios Pelagos yani Ege Denizi denir.
MÖ 490 yılında bir gemi Atina'ya korkunç bir haber getirdi: Persler geliyordu! Anadolu'dan Ege Denizi'ne açılmış, dos­doğru Marathon köyüne geliyorlardı... Persler Atinalılara sayıca üstündü. Atina ordusunun tek başına yenemeyeceği kadar Pers askeri vardı. Ancak Atina erkeklerinin başka çaresi yoktu. Atina'dan Marathon'a yürüyüşe geçip Perslerin karaya ayak basmasını beklemeye başladılar. Pers ordusu karaya ayak bastığında, Atina ordusuna binlerce ok attı. Ancak Atina erkekleri okların arasından sıyrılıp Perslere saldırdılar. Persler o kadar şaşırmış ve bozulmuştu ki çarpışmayı kaybettiler. Geri çekilmek zorunda kaldılar. Atinalılar çarpışmayı kazandıklarını gördüklerinde, Atina'da endişe içinde bekleyen insanlara Pers tehdidinin püskürtüldüğünü haber vermek için bir koşucu gönderdiler. Koşucu Pheidippi­des Atina'ya ulaşmak için dik tepeleri, engebeli araziyi aşarak kırk bir kilometreden fazla koştu. Şehre vardığında, soluk soluğa savaşı kazandık!" dedi ve sonra da, efsaneye göre, yorgunluktan son nefesini verdi. Günümüzde Marathon köyünün ismi verilmiş bir koşu yarışı vardır. Mesafesi kırk bir kilometrenin biraz üstünde olan bu yarışa maraton denir. Marathon'dan Atina'ya zafer haberini vermek için koşan cesur Atinalının onuruna Olimpiyat Oyunlarında maraton koşulur.
Sayfa 154 - Say Yayınları.
Reklam
Teoman Duralı: Ben zaten burada ortada yaşıyorum. Benim için uzak, yakın diye bir kavram yoktur. İngiltere de bana göre Uzakbatı'dır. Fakat bizde kültür şahsiyeti olmadığından bu sınıflamaları, bu ayrımları yapmıyoruz, yapamıyoruz. Medeniyetin çok önemli bir parçasıdır kültür kişiliği. Medeniyetimizi inkâr ederken en önemli kayıplarımızdan biri de bu kişiliktir. Mesela biz özgün bir biçimde ülkeleri adlandırırdık, Polonya'ya Lehistan derdik mesela. Habeşistan derdik, Etiyopya oldu. Daha bunun gibi namütenahi temsiller verebilirim. Bulunduğumuz bu yer Rumeli'dir. Bugün bu unutuldu, buranın ismi "Avrupa yakası" oldu. Mustafa Armağan: Bugün Ege Denizi dediğimiz denizin adı da Adalar Denizi'ydi. Yunan'ın kullandığı İyon ismini alıp Ege yaptık. Adlandırmalar bizim o mesele üzerindeki zihniyetinizi de şekillendiriyor.
Sayfa 38 - Ş. Teoman Duralı "OSMANLI'NIN YIKILMASININ SEBEBİ KAVMİYETÇİLİK MİKROBUNUN BULAŞTIRILMASIDIR"Kitabı okudu
Mekanı isimlendirmek, insanı isimlendirmektir. Çok önemlidir. Mesela "Ege Denizi" adı 1930'lardan sonra Fransızca'dan aparıldı. Bu denizin bin yıllık ismi "Adalar Denizi" veya "Akdeniz"dir. Mekan isimleri zamanın ve insanın tarihidir. Bu mekan isimleri değiştirilince Osmanlı'dan alınan miras maalesef hercümerce giriftar oldu.
Mostar YayıneviKitabı yarım bıraktı
Güneşin doğduğu topraklardaki Basra'dan Uzak Batı'da, Mağrib'deki (Cezayir) Biskra'ya dek tüm topraklar büyük bir durgunluğun pençesinde öylece uzanıyordu. Bugün bu alan Ortadoğu olarak adlandırılıyor; fakat bir zamanlar adı Osmanlı İmparatorluğu idi. Halkı çok çeşitli ırklardan Araplar, Rumlar, Ermeniler, Kartlar ve Yahudiler
What does "egemenlik" mean?
Ege'ye "egemen" miyiz? Mustafa Kemal Paşa, Büyük Taaruz'dan sonra, 1 Eylül 1922'de "Ordular İlk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri emrini verir ve on gün sonra İzmir'i ve denizini görecek bir mevkide, Belkahve'de kahvesini höpürdetir... 9 Eylül'de Mustafa Kemal Paşa'nın ilk hedef" olarak
Sayfa 104 - Yazar Yayınları
Reklam
... bu denizlerin tarihinde Karadeniz'e bu adı veren Türkler Akdeniz'e de bu ismi verdiler. Çünkü bizim bugün Ege Denizi dediğimize de Akdeniz diyorlar. Bunun sebebi, Orta Asya'dan getirdikleri yönlere göre isim verme geleneğini burada uygulamalarıdır. Batı'da konuşlanan askerî birliklerine batıda olması anlamında ak dendiğini, kuzeyde olanlara kara dendiğini, güneyde olanlara kızıl dendiğini biliyoruz. Kızıldeniz'in, Akdeniz'in, Karadeniz'in adları buradan geliyor ve Türklerin Anadolu'yu sahiplenmelerinden sonra bu adlarla anılmaya başlanmıştır.
Sayfa 135 - Ötüken Neşriyat
Şimdi, Tuna ile Deniz arasında olup da benim görmüş olduğum memleketleri dinleyeceksiniz. Evvela hepsine de Bulgaristan denilen üç memlekette bulundum. Birinci Bulgaristan’a, Macaristan’dan Demirkapı’ya geçilince varılır, başkenti Pudem (Vidin) ismini taşır, ikinci Bulgaristan, başkenti Ternau (Tırnova) olup, Eflâk’ın karşısındadır. Üçüncüsü,