Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Enler
Kur'an-ı Kerim'in en uzun ayeti borçlanma hukuku ile alakalı hukuku ortaya koyan Bakara Suresi'nin 282. ayetidir.
Sayfa 39 - Siyer yayınları
İlk elli yıl, Avustralya beyazlar için bir tutukevi olmuş, ardından özgür göç­ m enler gelmeye başlamış.
Reklam
Bir şeyde en iyi olmak büyük başarıdır, ama ilk olmak daha değerlidir. En’ler eninde sonunda aşılır ve gün gelir yeni bir en ortaya çıkar; oysa ilkler sonsuza dek sahibine ait kalırlar.
Enler.
Tenha mâbedimi beyana versem, Gövdem akl-ı selim yüreğim sersem.
Doğa saklanmayı sever. (Proklus, Polyte­ia’nın Açıklaması, II) Doğa sözcü­ğü­nün, p­husis’in Her akleitos için ne anlam taşıdığını kestir­mek çok kolay değil. Par­ça 1’de “nesneleri doğasına göre ayıran”, 106’da “gü­nün doğası”, 112 de “doğaya kulak vererek” sözleri hep phusis sözcü­ğüy­le kurulmuş. Sözlük, sayısız kü­çük ayırımı da içer en üç kar­şılık veriyor bu sözcük için: I. Doğurtma ey­lemi, biçimlenme, üreme; II. Yaradılış, var olma biçimi; III. Doğa. Çevir­menler de, farklı karşılıklar ver­mişler: dü­pedüz “doğa” diyenler de var (Voilquin, Roussille, Capelle- Özü­gül); “yar atılış” (Kranz-Bay­dur), “doğuş” (Munier) kar­şılıklarını ver enler de. Bollack- Wismann, Her akleitos için phusis’in, “şey­ler in değişimindeki logos” anlamını taşıdığını savunuyor ve uzun bir çeviri öneriyor­lar: “Yaşadığı gibi şey”. Ben hem yeter ince kapalı, hem de yeter ince –en az phusis kadar– çokanlamlı olduğunu dü­şündü­ğüm “doğa” sözcü­ğünü yeğliyorum.
İÇ-BÜKEY
Ben bütün aynaları bir bir içimden geçirdim Onlardı düzü eğri-büğrü, eğriyi dümdüz gösterenler Bende alçaldı yüksekler ve boylandı enler Dünyanıza kırık bir yerimden yansıyarak girdim!...
Sayfa 29
Reklam
Oysa insan enler arasında bir mevki kapmak için yaşıyorsa kendi için yaşamıyor demektir.
Sayfa 245
En iyi zamanlardı, en berbat zamanlardı, bilgelik çağıydı, aptallık çağıydı, inanç devriydi, kuşku devriydi, aydınlanma dönemiydi, karanlık dönemiydi, umudun baharıydı, umutsuzluğun kışıydı, önümüzde her şey vardı, önümüzde hiç bir şey yoktu, doğrudan cennete gidecektik, doğrudan cehenneme gidecektik, – sözün kısası, o zamanlar da tam bu zamanlar gibiydi: En bağırtkan yetkililer, her şey iyisiyle kötüsüyle ancak “en”ler mertebesinde anlaşılacak diye tutturmuştu.
Âdet, bugün hâlâ kadınların en yoksulundan en zenginine, en cahilinden en bilgesine, tamponu birbirimize Hz. İsa'nın kadın olduğunu ortaya çıkaracak bir kutsal kitap veya tüm dünyada insanları obez yapan şu kolanın gizli formülüymüşçesine verdiğimizden, varlığından komplocu havalarda, alçak sesle bahsedilen şeylerin enler listesinde 1 numaralı tabu olarak kalmaya devam ediyor.
Allâh celle celâluhu Peygamberi vastasıyla bize yüce kitabımız Kur’ân’ı gönderdi, uygulattı, yaşattı be eşsiz bir toplum inşa ettirdi. Asrısaadet denen güzide toplumu, önümüze uygulanabilir bir örnek olarak sundu. Teori değil pratik, fantastik değil gerçek, çakma değil orijinal, yabancı değil bizden, taklit değil kendine has bir toplum. Ve tek kaynakları Kur’ân ve Sünnet olan bir toplum. En mükemmel aile, en mükemmel komşu, en vefâlı dost, en iyi anne baba, en iyi evlat, kardeş, akraba… Daha müspet manada nice enler. Bütün bunları takip eden ve gelişerek devam eden eşsiz İslâm medeniyeti, İslâm medeniyetinin içerisinde tarihin sayfalarına altın harflerle yazılmış nice kıymetli şahsiyetler. İslâm’ın insan-ı kâmil projesini rafa kaldırıp da yerine koyulmaya çalışılan şeye lütfen herkes bir daha baksın. Baksın ve tenekeyle altının takasındaki zararı görsün.
Sayfa 21
Reklam
Âdet, bugün hala kadınların en yoksulundan en zenginine, en cahilinden en bilgesine, tamponu birbirimize Hz. İsa'nın kadın olduğunu ortaya çıkaracak bir kutsal kitap veya tüm dünyada insanları obez yapan şu kolanın gizli formülüymüşçesine verdiğimizden, varlığından komplocu havalarda, alçak sesle bahsedilen şeylerin enler listesinde 1 numaralı tabu olarak kalmaya devam ediyor.
45 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.