Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eren Demirtaş

Eren Demirtaş
@eren1233
ÖĞRENCİ
İstanbul Üniversitesi - Cerrahpaşa
İstanbul
14 okur puanı
Ağustos 2022 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Ağıl savaşında Snowball'un en ön saflarda nasıl yiğitçe çarpıştığını, geri çekilmeye kalktıklarında kendilerini nasıl toparlayıp yüreklendirdiğini, Jones' un tüfeğinden çıkan saçmalarla sırtından yaralandığı zaman bile nasıl ileri atıldığını anımsadılar ya da anımsar gibi oldular. Snowball'un savaştaki yararlıkları ile Jones'un gizli ajanı olduğunu bağdaştırmak biraz zordu doğrusu.
Sayfa 88 - can yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hani Kurşun Sıksan Geçmez Geceden
Gelgelelim, Beter, bize kısmetmiş. Ölüm, böyle altı okka koymaz adama, Susmak ve beklemek, müthiş Genciz, namlu gibi, Ve çatal yürek, Barışa, bayrama hasret Uykulara, derin, kaygısız, rahat, otuz iki dişimizle gülmeğe, Doyasıya sevişmeğe, yemeğe... Kaç yol, ağlamaklı olmuşum geceleri, Asıl, bizim aramızda güzeldir hasret Ve asıl biz biliriz kederi.
Sayfa 31 - Metis yayınlarıKitabı okudu
İlk Aşk
(...) Fakat nerde ilk öpüşün verdiği haz? (...)
Sayfa 195 - can yayıneviKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İhtiyar hoca sabah akşam üç gün dairenin önündeki meydana geldi. İrili ufaklı avanesiyle nümayiş (gösteri) yaptı. Dördüncü gün verdiğim emir üzerine onları sokaktan kovdular. Fakat evimde yemeğimi yerken dizi dizi karşıma sıralanan boynu bükük çocuk hayallerini gözümden uykuya dalacağım vakit, " Kaymakam babak açız... Ekmeğimizi alma" diye uzaktan uzağa haykıraşan ince sesleri kulağımdan hangi jandarma vasıtasıyla defeder?...
Sayfa 95 - İnkılap yayıncılıkKitabı okudu
DEWEY'E GÖRE:
"Her şey değişir, hiçbir şey aynı kalmaz."
Sayfa 104 - ANI YAYINCILIK
Reklam
Şu beğenmediğimiz, akılsızlığa misal olarak zikrettiğimiz eşeklerin içinde ne filozof kafalıları vardır bilir misin evlât?... Yedikleri sopanın miktarı ne olursa olsun yürüyüşlerini değiştirmezler. Hızlı gitmenin sopadan kurtulmak için çare olmadığını, çünkü sahiplerinin büsbütün hırslarını artırarak kendilerini atlarla yarıştırmaya sevk edeceğini biliyorlar...
Sayfa 73 - İnkılap yayıncılıkKitabı okudu
...Uğranılan haksızlıklara ve hakaretlere koyun gibi tahammül etmemek insanlığın başlangıcıdır evlât...
Sayfa 72 - İnkılap yayıncılıkKitabı okudu
“Ben ahlaklı insanı, toplumun ahlak kurallarına uyan, “toplum beklediği için doğru olanı yapan” kişi olarak görüyorum. Etik davranan insan ise toplum kuralları nedeniyle değil, “kendi inandığı değerler nedeniyle doğru olanı yapan” kişidir. Ahlaklı insan, kendini tanıyanların tanıklığına önem verir, görebileceği, bilebileceği yerde, onların beklediği şekilde davranır. Örneğin borcunu öder, verdiği sözü tutar. Borcunu ödemezse, verdiği sözü tutmazsa adının kötüye çıkacağını bilir. Ahlaklı olmak, onun için akıllıca bir politik davranıştır. Ancak köyünde herkesin bildiği “ahlaklı” bir kişi, farklı bir muhitte, kendisini hiç tanımayan insanla arasında “ahlaksız” davranabilir. Çünkü onu ayıplayacak, kendisinin önem verdiği kimse yoktur. Vardır, ama önemsemez.
REMZİ KİTABEVİKitabı yarım bıraktı
"Amerikan iç savaşı, aslında insanın evrensel olduğunun kabul edilmesi savaşıydı..."
REMZİ KİTABEVİKitabı yarım bıraktı
Geçerli olan temel ilke şu: "Eylem, varoluşu, kişiyi yansıtır." O nedenle bir toplum, eğitimi bilgi yükleme, bilgi aktarma düzeneği olarak görüyorsa ve varoluşun gelişimiyle ilgilenmiyorsa, o toplumdaki eğitilmişler, doğruyu bilir ama yapmaz.
Sayfa 51 - REMZİ KİTABEVİKitabı yarım bıraktı
Reklam
Babası sigara içen bir çocuk düşün. Ona biyoloji dersinde sigaranın sağlık üzerindeki bütün olumsuz etkileri öğretilebilir. sağlıklı yaşam için gerekli tüm bilgilerin listesi verilebilir. çocuk bunları öğrenebilir ve sağlıkla ilgili bir sınavda yüksek not alabilir. ama çevresinde sağlık bir değer olarak yaşanıyorsa, rol modeli olacak, örnek alınacak insanlar sigara içiyor, ağır yağlı yiyecekler yiyor, her yiyeceğe tuz basıyor, spor yapmıyor, dişlerini fırçalamıyorsa, bu çocuk kendi davranışında büyük olasılıkla bildiklerini değil, gördüklerini sergileyecektir.
Sayfa 51 - REMZİ KİTABEVİKitabı yarım bıraktı
Öyle zaman olur,koca bir ayını elli kapiğe verirsin; öyle zaman olur, bir yarim saati kaç para versen alamazsın...
Sayfa 307 - Türkiye İŞ Bankası Kültür YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Aşkı öğrenmek için yanlış yapmak ve sonra da bu yanlışı düzeltmek gerekiyor.
Sayfa 182 - Türkiye İŞ Bankası Kültür YayınlarıKitabı yarım bıraktı
-Ama biz, iki insanın da artık aklının başına geldiği evlilikleri mantık evliliği diye adlandırıyoruz. Bu, kızıl hastalığı gibi geçirilmesi gereken bir şeydir. - O zaman çiçek aşısı gibi yapay olarak aşk aşısı yapmayı öğrenmek gerek.
Sayfa 182 - Türkiye İŞ Bankası Kültür YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Bir adamın verilecek bir yemeğin ayrıntılarını öğrenmek için saat 9.30'da bir arkadaşına uğramasında ve içeri girmemesi de hiçbir olağanüstülük ve tuhaflık yoktu; ama bu durum herkese garip görünmüştü. En çok da Anna'ya tuhaf ve kötü gelmişti.
Sayfa 102 - Türkiye İŞ Bankası Kültür YayınlarıKitabı yarım bıraktı
41 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.