Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aşk da savaşa benziyordu; hayır, savaşa benzemiyordu, adıyla sanıyla bir tür savaştı; içinde ne merhamet vardı, ne de eşitlik.
Sayfa 328Kitabı okudu
Neler diyorsun Hüseyincim:))
Bu makyaj işi de bir kadinın tuvalet odasına has mühim bir sir gibi tutulmalidir. Vapurda, trende, tramvayda, bekleme yerlerinde, hatta çarşıda pazarda, seksen erkeğin dikilmiş alaycı bakışları önünde çantasından aynasını, boya takımını çıkararak yüzlerini kaba bir nakkaş aceleciliğiyle ıstampalayanlara ne demeli? Şüphesiz derin bir duygusuzluk ve terbiye noksanlığından ileri gelen bu pervasızlklar kadin zihniyetinin geriliğini göstermez mi? Şuurlarının bu derbederliğiyle erkekle eşitlik iddiasına kalkmak gülünçlükten daha öte bir şeydir.
Sayfa 9
Reklam
"Atalarımın belleklerinde çıktığım safariler bana çok şey öğretir. Ahhh, öyle şeyler görürüm ki. En çok canımı sıkan kişiler bağnaz liberallerdir. Aşırı uçlara güvenmem. Muhafazakârları eşelediğinizde altlarından geçmişi herhangi bir geleceğe yeğleyen insanlar çıkar. Liberaller ise gizli aristokratlardı. Doğru söylüyorum! Liberal devletler eninde sonunda aristokrasiye kayar. Bürokrasiler bu tür devletler kuran insanların asıl emellerini mutlaka ele verir. Ta en başından beri toplumsal yükleri eşit paylaştırma vaadinde bulunarak devlet kuran küçük insanlar birdenbire kendilerini bürokratik aristokrasilerin pençesinde buluvermiştir. Tüm bürokrasiler benzer yollardan giderek aristokrasiye kayar elbette, ama toplumsal eşitlik vaatlerinin bile sonunda böyle bir duruma yol açması tam bir ikiyüzlülük örneğidir. Ahhh, gördüklerimden öğrendiğim bir şey varsa, bu yapının durmaksızın tekrarlandığıdır. Benim ettiğim zulümler geçmiştekilerden daha korkunç değil ve ben en azından yeni bir ders veriyorum. -Çalıntı Günlükler
Sayfa 204Kitabı okudu
Kitledeki eşitlik isteği yalnız bireyler bakımındandır, önderin kendisi bunun dışında bulunur. Bütün bireyler birbirine eşit olmayı, ama hepsi de bir önder tarafından yönetilmeyi ister.
Hürriyet ve eşitlik için ölüm, ölümlerin en şereflisiydi bizim için
Thomas More'un Ütopyası’nda kolektivizm ve özel mülkiyet karşıtlığı
Otopya'nın temelde gözettiği şey, insanların mutluluğudur. İnsanlar mutlu­ luğa layıktır ama mutluluk asla bireysel, tekil bir şey değildir. İnsanların mut­ luluğu ancak toplumun mutluluğuyla mümkün olabilir. Bu bakımdan mutlu­ luğun kolektif niteliğine özel olarak vurgu yapar More. İnsanları mutluluğa ulaştırmanın tek yolu ise eşitlik ilkesini uygulamaktır. "Oysa mülkün tekelde ve mutlak olduğu bir devlette eşitlik kurulamaz (. .. ), çünkü orada herkes türlü yollarla kazanabildiği kadar kazanmakta haklı görür kendini." O halde "mülk sahipliğini ortadan kaldırmak memleketin zenginliğini eşitçe, doğr u lukla dağı­ tabilmenin ve insanı mutluluğa kavuşturmanın biricik yoludur.
Reklam
Yolu eşitlik, adalet ve daha iyi bir dünya özleminden geçen herkesle feminizmde buluşabilir, başka bir dünyayı mümkün kılmak için çalışabiliriz.
Ey özgürlük tanrısı! Eşitlik tanrısı! Daha aklım ermeden kalbime adalet duygusunu koyan, işit coşkun duamı. Bütün bu yazdıklarımı bana sen bildirdin. Düşünceme şekil verdin, çalışmamı yönlendirdin, efendinin ve kölenin önünde senin gerçeğini yayayım diye zihnimi garabetten, kalbimi esaretten korudun. Bana bahşettiğin güç ve yetenekle konuştum, eserimi tamamlamak da sana kalıyor. Kendi çıkarımın mı peşindeyim, yoksa senin şanının mı, en iyi yine sen bilirsin ey özgürlük tanrısı! Ah adım anılmasın da insanlık özgür olsun Kendim zulmet içinde kalayım da tek halkın aydınlandığını göreyim; soylu ruhlar aydınlatsın halkı, çıkar gütmeyen yürekler rehberleri olsun. Mümkünse bir an önce sonuçlansın davamız; kibri ve cimriliği eşitlik içinde boğ Tanrım; bizi köle eden bu zafer aşkını sustur; zavallı evlatlarına özgürlüğün bağrında kahramanların veya büyük adamların yeri olmadığını öğret. Güçlüye, zengine, huzurunda ismini ağzıma almadığım insanlara, suçlarının dehşetini ilham et ki en başta onlar topluma borçlarını ödemeye gönüllü olsunlar, pişmanlıklarının çabukluğuyla bağışlansınlar. Böylece büyüğü küçüğü, âlimi cahili, zengini fakiri tasviri imkânsız, bir kardeşlikte birleşsinler ve hepsi de yeni bir marş söyleyerek, senin sunağını baştan inşa etsinler ey özgürlük ve eşitlik tanrısı!
Sayfa 282Kitabı okudu
İnsanlar güç ve zeka bakımından olmasalar da sözleşme ve hukuk yoluyla eşit olurlar. Dipnot Kötü yönetimlerde bu eşitlik yalnız görünüşte kalır ve aldatıcıdır; yoksulu yoksulluğunda, varlıklıyı da zorbaca ve kurnazca hazıra konuşunda alıkoymaktan başka işe yaramaz. Gerçekte, yasa her zaman malı mülkü olana yararlı, olmayanlara zararlıdır: Bunun sonucu olarak, toplum hali insanlar için, hepsinin bir şeyleri olması ve hiçbirinin gereğinden çok şeyi olmaması halinde yararlı olur.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.