İnsanlar, birbirleriyle ilişkilerinde de çoğu kez maske Takarlar.
İnsanlar, birbirleriyle ilişkilerinde de çoğu kez maske Takarlar. Maskesiz insan çok enderdir." "Diğer insanlarla ilişkilerinde hiç maske takmadığını dürüstlükle söyleyebilecek insan azdır. Başkalarıyla ilişki kurarken dikkatli olmaya ve kendini korumaya herkes gerek duyar Fakat kimi insan sürekli maske takarken, kimi buna daha az gereksinim duyar. Kendine güveni olan kişiler, genellikle, daha az maske takarlar Bu noktada belirtmek gerekir ki gösterişçi dindarın sahte beni, normal kişinin taktiği maskeden farklıdır. Gösterişçi, öyle bir maske takar ki aslında kendisi o maskenin gösterdiği biçimde biri değil, çok farklı bir kişidir ve normal insanın maskesindeki tabiiligin yerini onda yapaylık alır. Esasen maske ile kişilik arasında yakın bir anlam ve biçim ilişkisi mevcuttur. Bilindiği gibi kişilik veya şahsiyet sözcüğü, latince "persona" sözcüğünden türetilmiştir. Persona, tiyatro oyuncularının rollerine uygun olarak yüzlerine taktıkları maske anlamına gelmektedir. O halde denilebilir ki burada bir metafor sözkonusudur, insanlar toplum sahnesinde yerlerini alırken kendi statü ve rollerine uygun maskeler takmaktadırlar. Bu noktadan hareketle kişilik, kişinin veya ferdin kendine özgü ve Başkalarından farklı davranışlarının bütünü" olarak tanımlanmıştır.
veganlarınki ütopik bir hayal mi o zaman??
Koyun ve ineklerden kedi ve köpeklere kadar etrafımızdaki birçok evcil canlı, tabiattaki atasal türlerinden çok farklıdır ve artık bu hayvanların nesilleri ancak insanla karşılıklı bağımlılık ilişkisi devam ettiği takdirde devam edebilir.
tuti kitap
Reklam
"Hepimiz dünyaya birtakım özellikler taşıyarak geliriz: Gözlerimizin rengi, saçımızın cinsi, cinsel organlarımız, hormon dengelerimiz, zihinsel, duygusal eğilimlerimiz, yeteneklerimiz farklıdır. Ama bu özelliklerin, eğilimlerin ve yeteneklerin biçimlendirilmesi ve onlara değer biçilmesi toplumsal ve tarihsel koşulların ürünüdür. Beauvoir'in sözünü ettiği tarihsel, toplumsal ve kültürel koşulları yapılandıran şey ise erkek cinsi ile kadın cinsi arasındaki tahakküm ilişkisi, kadını "ikinci" konumda tutan hiyerarşidir."
Sayfa 12 - YKY / Tahakküm: baskı, zorbalık, hükmetmeKitabı okudu
Kimi zaman toplumun onayladığı, herkesin bizden beklediği şekilde ilişkiler yaşamayı, sadece başkalarından onay beklediğimiz için istiyor olabiliriz. Üstelik bunun farkına varmayız çünkü bu da bilinçaltından gelmektedir. Onaylanma ihtiyacı, yaşam derslerinden biridir ve kendi kendimizi onaylamayı, kendi kendimizi yargısızca sevmeyi öğrenene kadar
Sayfa 223
Şirketlerin yayıncılığın aslında kapitalizmle güzel sağlıklı bir ilişkisi olan mantıklı veya normal bir iş olmadığını fark edeceklerini umuyorum. Edebiyat yayınevlerinin uygulamaları, neredeyse her açıdan, normal iş standartlarına göre, mantıksız, tuhaf, olağandışı ve anlamsızdır. Yayıncılığın bazı yönleri kapitalisttir veya başarılı bir biçimde kapitalist olmaya zorlanabilir: Ders kitabı sektörü bunun çok açık bir kanıtıdır. Nasıl Yapılır kitaplarının ve bu tür şeylerin büyük oranda piyasa öngörülebilirliği vardır. Bununla birlikte, kaçınılmaz olarak yayıncıların yayınladıklarının çoğu ya da bir kısmı edebiyattır: Sanattır. Ve sanatın kapitalizmle ilişkisi, kibarca ifade edecek olursak, tartışmalıdır. Bu nadiren mutlu giden bir evliliktir. Neşeli kibir her ikisinin birbirine karşı hissettiği en hoş duygudur. Bir insana neyin yarar sağladığına ilişkin bakış açıları çok farklıdır.
Sayfa 77 - Okurken Uyanık KalmakKitabı okudu
Anna Karenina İlkesi
Evcilleştirilebilen hayvanların hepsi birbirine benzer, her evcilleştirilemeyen hayvanın evcilleştirilememe nedeni farklıdır. Buna benzer bir cümleyi daha önce okuduğunuzu düşünüyorsanız, haklısınız. Cümlede birkaç küçük değişiklik yaparsanız Tolstoy'un büyük romanı Anna Karenina'nın o ünlü ilk cümlesini bulursunuz karşınızda: "Mutlu ailelerin hepsi birbirine benzer, mutsuz ailelerin mutsuzluğuysa kendine özgüdür." Bu cümleyle Tolstoy şunu demek istiyor: Bir evliliğin mutlu bir evlilik olabilmesi için çeşitli bakımlardan iyi yürümesi gerekir: cinsel arzu uyandırma, para konularında anlaşabilme, çocuk terbiyesi, din, hısım akraba ilişkisi bakımından ve daha başka önemli bakımlardan. Bu temel konulardan birinde başarısızlık evliliğin sonu olabilir, o evlilik mutluluk için gerekli bütün öteki katkı maddelerine sahip olsa bile.
Sayfa 182Kitabı okudu
Reklam
438 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.