youtu.be/DDwVVqsF1Mo?lis... Kudretli bir hükümdardı Huang Ti.
Çin’in ilk imparatoru, Hanibal’ın çağdaşı hani.
6 Krallığı yok edip beylikler düzenine son veren hükümdar.
Çin Seddi’ni inşa ettiren büyük Huang Ti.
Huang Ti bir gün en gözde kâhinini çağırdı ve ona şöyle dedi.
-İşte kâhin
San Pedro’daydım, San Pedro’dan geriye kalmış olan yerde. Burası, Karayipler’in en güzel kentiydi, 30 000 kişilik nüfusu bir yanardağ püskürmesiyle yanıp kömür olana kadar. Dünyanın tersyüz olduğunu haber veren acıklı kehanet: Özgürlük ölüme mahkûm olmuştu, tek kurtulan ise bir mahkûmdu. Felaketten üç gün sonra, serserilikten yatmakta olan Ludger Sylbaris hapishaneden canlı olarak çıktı; kötü yanmıştı, ama yaşıyordu. Yanardağın ateşten seline ancak hapishanenin o kalın duvarları karşı koyabilmişti.
1 Mayıs 1921 tarihli Hakimiyet-i Milliye gazetesinde yer alan
"Anadolu Rumları ve İstanbul Patrikliği" başlıklı bir haberde o
dönemde Papa Eftim dışındaki Türk Ortodoksların düşüncelerini
yansıtan ilginç bilgilere yer verilmektedir. Haberin alt başlığında:
"Rumların mühim bir telgrafnamesi; Anadolu Rumları şimdiye
kadar kendilerine felaketten başka bir şey getirmeyen İstanbul Patrikhanesiyle
alakalarını kesmek istiyorlar" denildikten sonra bir
süreden beri gazeteye gönderilen birkaç telgrafın pek önemli
olmadığının düşünüldüğü, ancak gün geçtikçe bu telgrafların
sayısının artmasıyla Anadolu'daki Rumların ciddi bir şekilde
İstanbul' daki Patrikhaneden ayrılmaya karar verdiklerine inanıldığı
belirtilmektedir. Ayrıca, Anadolu Ajansının yayınladığı
bir telgrafa dikkat çekilerek amaçlarının Anadolu' da bir Türk
Ortodoks Patrikliği tesis etmek olduğu ve konuştukları dilin
Türkçe olup, Rumca'dan kısa bir süre öncesine kadar, yani Patrikhane propagandaları ve faaliyetlerine kadar hiçbir şey bilmedikleri
Vurgulanmakta adet, gelenek görenekleriyle Türk oldukları
belirtilmektedir. Haberde ayrıca ilginç bir noktaya daha temas edilmektedir: "Anadolu Rumlarının İstanbul Patrikliğinden ayrılmak arzusu yeni bir şey değildir. Harb-i Umumi içinde de bunu
istemişlerdi. Bu mutalebat üzerine o zamanki hükümet Anadolu'da dinen Hıristiyan, fakat aslen Türk olan bu Rumlar için Karamanda yeni bir kilise, yeni bir patrikhane ihdası tasavvurunda idi. Mesele
şimdi tekrar canlanmış bulunuyor. Ümit ederiz ki bu defa bir neticeye
vasıl olur".
Bana öyle geliyor ki, bizim memleketimizde, hatta Türklerin en münevver geçinenleri arasında bile, Arap meselesinin mahiyeti ile onu idare edenlerin emellerinin ne olduğunu bilen pek az kimseler vardır. Ben bu meseleden, 4. Ordu kumandanlığına ait hatıralarımı yazarken uzun uzadıya bahsedeceğim için burada bu işin yalnız İstanbul muhafızlığım
Modern fiziğin bazı teorilerini kullanarak, hatta çoğu yerde zorlama tevillere başvurarak Hint mitleri ve Kabala öğretisini alayıp pullayıp, şekere batırıp reklam eden bir eser.
Güya Tanrı'nın varlığını bilimsel olarak kanıtlayan, Einstein'ın gizli bir el yazması üzerine kurulmuş romanın sonuna doğru Tanrı'dan kastedilenin panteizm inancı olduğu