1000kitap'ta 3 yılım geçti, dile kolay. Çeşit çeşit insan tanıdım, tanıyabileceğim bazı en garip insanları da bu sitede tanıdım ama her şeye rağmen burada bulunması o kadar keyifli ki.
Bu 3 yıl bana pek çok konuda fayda sağladı. Pek çok değerli insan edinip, çok değerli kitap buluşmalarına katıldım. Şimdi ise amaçladığım şey aslında
YouTube kitap kanalımda Yusuf Atılgan'ın kitaplarını filozof ve psikanalistlerle yorumladım: ytbe.one/N7qPdz3QdlE
Oedipus kompleksi : Erkek çocuğun annesine duyduğu aşırı sevgi sonucunda babasının yerine geçme isteğinin saplantı hali.
Nekrofili : Canlılar yerine ölülere yönelik bir cinsel istek duyma hali.
Zoofili : İnsan ve hayvan
Mart ayında dinlediklerim:
1. Jack London - Ateş yakmak
2. Peyami Safa - 9cu hariciye koğuşu
3. J.K.Rowling - Harry Potter ve Azkaban tutsağı (tekrar)
4. Mavisel Yener - Kayıp kitaplıktaki iskelet 1
5. John Steinbek - Al midilli
6. J.K.Rowling - Harry Potter ve - Ateş kadehi (tekrar)
7. Cengiz Aytmatov - Elveda Gülsarı
8.
TOTEMLERİMİZ
İncelemeye başlarken isterseniz Freud'un ''Totem ve Tabu'' hakkında fikirlerini ve bu kavramların kökeni hakkında bilimsel verileri esas alarak değerlendirdiklerini masaya yatırmak yerine,evvela kelimelerin halk nazarında değerleri,ritüelleri ve yaygın olarak yanlış tanımları hakkında bilgi sahibi olalım,ardından konuyu Freud ve bilim
✨natüralizm; 19.yy’da ortaya çıkmıştır. realizmin sağlamlaştırılmış hali de denebilir. realizmden farkı ise daha katı, gözlemlenebilir ve determinist olmasıdır. ayrıca realizm belgesel iken, natüralizm ise daha deneyseldir. insan doğasına önem verir. burada ferdiyet inkarına da değinmeliyiz ki realistler ferdiyete daha saygılı idi. ferdiyet
en iyi yayınevlerini sıralarken çeviri, fiyat, editörlük, dizgi, baskı, ulaşılabilirlik, kitap seçimi gibi faktörlerden sadece birini alıp "en iyi" sıfatını bunun üzerine kurgulamak haksızlık olur.
benim naçizane değerlendirmelerim şu şekilde: (sayılar sıralama amacıyla değil okurken kolaylık olsun diye. yanlış anlaşılmasın)
1-
Madem Eagleton yapmış ben de yapacağım diye atlıyorum hemen. Benim ondan neyim eksik değil mi Oxford’da profesörlük seviyesinde birkaç dalda uzmanlık ya da birkaç kürsü, ukala ukala konuştuğu bir çok kitap ya da .. neyse yani Kenan Evren modunda ben de çizerim diyorum ve giriyorum ben de kötülüğe. “Edebiyat nasıl okunur?”muş, sana mı soracağım
"KEDİLERİN, KADINLARIN VE BÜYÜK SUÇLULARIN ORTAK NOKTASI ŞUDUR: ONLAR ULAŞILAMAZ BİR IDEALİ VE KENDİNİ SEVME YETENEĞİNİ TEMSİL EDERLER VE BU DA ONLARI BİZİM GÖZÜMÜZDE ÇEKİCİ KILAR."
“Kedilerle geçirilen zaman asla ziyan edilmiş olmaz” demiş Sigmund Freud ve kesinlikle de çok doğru bir söz söylemiş, hele ki o kediniz sabah akşam sırtının, kafasının kaşınmasını seven sevgi arsızı, sevgiye doyumsuz bir kedi ise. Çok kedim var ama başımda bir tane baş belası Bob var ki tek istediği kaşınmak diyebilirim ve bunun zevki ise
Bir doğa tarihi programcısı ve Richard Dawkins'in öğrencilerinden biri olan zoolog Lucy Cooke'un oldukça eğlenceli popüler bilim kitabı. Belgesel ve yaptığı programlar da oldukça eğlenceli. Tavsiyedir.
İnsanlık, milyonlarca ışık yılı ötede olan olaylar hakkında net bilgiler edinse bile gezegenimizi paylaştığımız ve yanı başımızda bulunan bazı
1998 Nobel Edebiyat Ödülü'nü sonuna kadar hak etmiş José Saramago eseridir kendisi.
Yer yer sanki aynı şeyler etrafında dönüyor hissi uyandırmış olsa da genel olarak akıcı ve orijinal bir anlatıma sahip olduğunu düşünüyorum. Sadece bir sorun var. O da Kırmızı Kedi Yayınları' ndan aldığım kitabın düzeninde konuşmalar düz metinler halinde ve virgülle ayrılmış haldeydi. Bazen konuşmalar birbirine karışabiliyor.
İçeriğine girmeden birkaç şey söylemem gerekirse, kitabın sadece sistem, insan ilişkileri vb. eleştirilerinden öte insanın görme yetisine sahipken bile kör olmasını temel aldığını düşünüyorum. Keza yazarımız
"-bence biz kör olmadık, biz zaten kördük.
-gören körler mi?
-gördüğü halde görmeyen körler." diyerek bu düşünceyi destekler.
Sigmund Freud'a göre insanların bastırdığı iki şey vardır. Bunlar da cinsellik ve saldırganlıktır. Kitapta da bu düşünceyi destekler nitelikte çok çarpıcı bölümler vardır.
Körlüğün insanı ne kadar etkileyebileceğini de " Tam anlamıyla insan gibi yaşayamıyorsak, en azından tam anlamıyla hayvan gibi yaşamamak için elimizden geleni yapalım." bölümünden çıkarabilirsiniz.
Son olarak söylemem gereken bir şey kaldı. Kitap olayların başlangıcı ve sonu açısından kendi içinde bir belirsizliğe sahip. Okuyacaksınız bunu göz önünde bulundurarak okumanızı öneririm.
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104bin okunma