Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Modern köleleriz aslında
"Şöyle bir etrafına bak. Her gün sitem ettiğin şeylere, insanlara bak ve bana söyle, gerçekten köle, gerçekten mi put kalmamış bu zamanda? Her birimiz köleyiz yahu... Her birimiz! Bizler Allah'a kulluk yapmaya üşenirken, onlarca şeye gönüllü kölelik yapıyor ve her geçen gün esaretimizin nasıl arttığını fark edemiyoruz. Bir yarış halindeyiz insanlarla."
Sayfa 31 - Mona YayıncılıkKitabı okudu
Kölelik insana zorla arzularını, zevklerini ve artık bir anı haline gelmiş özgürlüğünü kaybettirerek ikincil bir doğallığa dönüşür. “Gönüllü kulluk geleneklerden kaynaklanır."* * Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev, sayfa 155.
Sayfa 43 - PdfKitabı okudu
Reklam
“ Bizler Allah’a kulluk yapmaya üşenirken,onlarca şeye gönüllü kölelik yapıyor ve her geçen gün esaretimizin nasıl arttığını fark edemiyoruz.”
Bizler Allah’a kulluk yapmaya üşenirken, onlarca şeye gönüllü kölelik yapıyor ve her geçen gün esaretimizin nasıl arttığını fark edemiyoruz.
Yeşil ekonomi nedir?
"Tabii rengi eskiden de griydi ama şimdilerde artık karaya dönmekte! Aslında "yeşil ekonomi" -ki OECD cephesi "yeşil büyüme" diyor- 2012' deki Rio zirvesinde Sürdürülebilir Kalkınmanın yerini aldı. Şimdilerde kapitalizm varlığını sürdürebilmek için, her zamankinden daha çok ideolojik mistifikasyon (yanılsama) aracına ihtiyaç duyuyor... Tarihsel iflasını durdurmak için nafile zorlamalara başvuruyor. Artık insanlığa teklif edeceği hiçbir şey yok! "Büyük İnsanlığa" ancak sefalet, kaos, çöküş ve savaş sunabilir... Malum, iktidar gizlemesini bilenindir denmiştir! Hakim sınıflar bu işi gerçeği gizleyerek, gönüllü kulluk, ideolojik kölelik sayesinde başarıyor. Böylece, başta işçi sınıfları olmak üzere, ezilen ve sömürülen sınıfların, tarihsel devrimci potansiyelini ve sorumluluğunu etkisizleştirmeyi amaçlıyorlar... Tabii bunu ilelebet sürdürmeleri mümkün değil. İşte "yeşil ekonomi" (green economy) denilen de bu amaçla peydahlandı..
Yordam Kitap
Demek ki, iktidarın hegemonik olmasıyla birlikte insanlar, iktidara yalnızca fiziksel olarak değil, duygusal olarak da bağlanırlar ve bunun sonucunda iktidar olgusunun içerdiği kulluk-kölelik ağının içine kendi istekleriyle saplanıp kalırlar.
Reklam
... halklar kendi kendilerini yüzüstü bırakırlar, daha doğrusu kendi ellerini kendi kollarını yine kendilerini bağlarlar, zira yalnızca kölelik etmeyi reddettiklerinde bile tüm zincirlerini kıracaklardır. Halklar kendi kendilerini köleleştirir ve kendi boğazlarını yine kendileri keserler.
Sayfa 20 - Opera YayınlarıKitabı okudu
Kölelik mi Dediniz?
Her birimiz! Bizler Allah'a kulluk yapmaya üşenirken, onlarca şeye gönüllü kölelik yapıyor ve her geçen gün esaretimizin nasıl arttığını fark edemiyoruz. Bir yarış halindeyiz insanlarla.
Dolayısıyla halklar kendi kendilerini yüzüstü bırakırlar, daha doğrusu kendi ellerini kollarını yine kendileri bağlarlar, zira yalnızca kölelik etmeyi reddettiklerinde bile tüm zincirlerini kıracaklardır. Halklar kendi kendilerini köleleştirir ve kendi boğazlarını yine kendileri keserler. Kul olmayı ya da özgür olmayı seçebilecekken özgürlüğü reddeden ve boyunduruğu tercih eden, kendi felaketine rıza gösteren ya da daha doğrusu, kendi felaketi peşinde koşan halktır.
Sayfa 20 - Opera Kitap 1. Baskı Ekim 2021Kitabı okudu
Eğer iki kuşak köleleştirilirse, bundan sonra gelen kuşak özgürlüğü hiç tanımadığı, görüp bilmediği için pişmanlık duymadan hizmet eder ve ondan öncekilerin zorla yaptıklarını seve seve yerine getirir.
Reklam
Doğuştan kölelik!
Böylece şunu söyleyelim ki, insan neyle ye­tişip neye alışırsa, bu onun için doğal görünür; fakat sade ve bozulmamış olan doğanın onu çağırdığı şey, yine sadece onda saftır: Bu ne­denle gönüllü kulluğun ilk nedeni, alışkanlık­tır;.. Hep kul olduklarını, babalarının böyle yaşadığını söylerler; bu kötülüğe sabret­meleri gerektiğini düşünürler,
Sayfa 107Kitabı okudu
... çünkü in­sana her yerde ve her mekânda kölelik iğrenç ve özgürlük de değerlidir; ama doğduklarında boyunduruk altında bulunanlara acımamız ge­rekir gibime geliyor; özgürlüğün gölgesini bile görmedikleri ve hiç ondan söz edildiğini işit­medikleri için köle olma bahtsızlığını hissetmediklerinden onları bağışlamamız veya affet­memiz gerekir.
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.