Küçük kaplumbağayı bahçedeki yabani gül çalılarının altında bulduk. Oraya nasıl girdiğini bilmiyoruz, umurumuzda da değil zaten; öyle heyecanlıyız ki. Kabuğunu parlak kırmızıya boyadık; bu harika fikir Hasan'dan çıktı: Böylece onu çalıların arasında yitirmeyeceğiz. Biz, uzak bir ormanda tarih öncesine ait dev bir yaratık bulmuş, gözü kara kâşifleriz; bütün dünyanın görmesi için alıp buraya getirdik. Kaplumbağayı Ali'nin geçen ki/ Hasan'a doğum günü armağanı olarak yaptığı tahta, oyuncak arabaya koyuyor, arabanın kocaman, demir bir kafes olduğunu hayal ediyoruz. Alev püskürten canavara bakın! Çimenlerin üzerinde yürüyor, el arabasını peşimiz sıra sürüklüyoruz; elma ve kiraz ağaçlarının altından geçiyoruz; ağaçlar bulutlara yükselen birer gökdelen, camlara üşüşmüş binlerce meraklı aşağıdaki görkemli geçit törenini izliyor. Baba'nın incir ağaçlarının yakınına yaptığı yarım ay biçimindeki, küçük köprüden geçiyoruz; o artık kentleri birleştiren, muhteşem bir asma köprü, alttaki küçük gölcükse köpüklü, azgın bir deniz. Köprünün devasa kolonlarının üstünde havai fişekler patlıyor, gökyüzüne yükselen, dev çelik halatların önüne dizilmiş olan askerler bize selam duruyor. Küçük kaplumbağanın içinde dört döndüğü tahta arabayı, demir işlemeli kapının dışındaki yuvarlak, tuğla döşeli araba yoluna çıkartıyor, bizi ayakta alkışlayan dünya liderlerini selamlıyoruz. Biz Hasan'la Emir'iz; ünlü maceracılar, dünyanın en büyük kâşifleri. Bu yürekli, kahramanca başarımıza karşılık şeref madalyası almak üzereyiz...
Sayfa 265Kitabı okudu
Chris bu geniş, görkemli evrende içinde yaşanılan ne kadar çok dünya, ne kadar çok mucize ve potansiyel olduğunu düşünerek gülümsedi.
Reklam
Dünya tarihinde, emekçi halk tarafından, başkalarının emeğini sö­mürmeyen işçi ve yoksul köylüler tarafından kendi çıkarları doğrultusunda gerçekleştirilmiş hiçbir devrim yaşanmamıştır. Bütün görkemli devrimlerin esas gücü, devrimin zaferi için yüzbinlerce kurban veren işçiler ve köylülerdi ama işçi ve köylüler hiçbir zaman devrimin amaç­larını ve biçimini belirleyen liderler, ideologlar ve örgütçüler olmadı­lar. Tam tersine, işçi ve köylülere yabancı unsurlar, yani genelde ölmekte olan çağın yönetici sınıfı ile kent ve kır proletaryası arasındaki arabulucular devrimin liderleri oldular.
Sayfa 27
Ne kadar güzelsin, Dünya, ne kadar görkemli! Işığa itaatin ne kadar kusursuz ve güneşe teslimiyetin ne kadar asil! Ne kadar sevgi dolusun, gölgenin altında ve yüzün ne kadar cazibeli, bilinmezlikle maskelenmiş! Şafağın şarkısı ne kadar huzur verici ve ne kadar haşin akşamının övgüleri! Ne kadar kusursuzsun, Dünya, ne kadar büyük!
1909 ve 1910 yıllarında iki kez Finlandiya’yı ziyaret etme fırsatı buldum. Diğer ülkelerden çok farklı bir görünüme sahip olan Finlandiya’nın konumu çok dikkat çekicidir. İnsanlarının düşünceleri, ruhsal yapıları, dünya görüşleri bizimkinden çok farklıdır. Bu insanları inceleyecek olan biri, onların sanki dünyamıza değil de başka bir
Bulgarca Çevirinin Önsözü - Dr. BojkofKitabı okudu
Jarvinen, Okunen ve Gulbe Nasıl Kral Oldular? Reçel Kralı Jarvinen anlatıyor... Ben önceleri yoksul bir sokak çocuğuydum. Şimdi ise yurdumuz için büyük ve iyi bir güç olduğumu söyleyebilirim. Ben bu konumumu kime borçluyum? Tesadüfen dinlediğim bir konferansa değil mi? Daha önce de söylemiştim. Küçük dükkânımda kurabiye ve
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.