Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aptallığın görkemli ülkesine vardınız sonunda. Gücünüzü zekâ sanıyorsunuz, şiddetinizi ahlak, cehaletinizi büyüklük.
Sayfa 25
Bacon edebiyat, bilim, politikadaki fırsatları değerlendirerek ve gerektiğinde alan değiştirerek saraydaki koşulu temsil eder. Ayırt edici etkisi, bu öğelerden yaptığı karışımlardan gelir. Edebi düzyazısı, şiirin zengin keskinliğini ve politik bir realistin vecize kabilinden acılığını barındırır. Bilginin birleşik imparatorluğu üzerine, kraliyet tahtına entelektüel fetihler sunan dört dörtlük bir saray mensubu gibi yazar; kendisinin sahip olacağı bir resmi tekelin patentini çıkarırmış gibi merkezi bir araştırma direktörlüğünü hayalinde canlandırır. Entelektüel hırsı sınır tanımaz; “Ayrım Tabloları”nın yalnızca doğanın değil, aynı zamanda politika ve etiğin, mantık ve zihnin aksiyomlarını üreteceğini umar. Özel bilimlerin üzerine yükselerek fizik ve ahlak kadar farklı alanlarda geçerli olan ilkelerden oluşan bir İlk Felsefe’yi (Philosophia Prima) gözünde canlandırır (Yeni Organon 127.371; Bilimlerin Saygınlığı ve Gelişimi 412-414). Birçok entrikanın ardından, politik kariyeri şansölyelikle zirveye ulaşmış ve daha sonra hızla ve kaçınılmaz olarak inişe geçmiştir. Bacon’ın bilgi imparatorluğu da geçekleştirilemeyecek kadar görkemli kalmıştır. Fakat Bacon’ın ideolojisi, tıpkı düzyazı stili gibi, entelektüel şöhret alanındaki en büyük fetihlerden birini oluşturur ve kendi döneminin yapısal dönüşümüne adını kazır.
Sayfa 673Kitabı okudu
Reklam
Aptallığın görkemli ülkesine vardınız sonunda. Gücünüzü zekâ sanıyorsunuz, şiddetinizi ahlak, cehaletinizi büyüklük.
Nietzsche haklıydı. Nietzsche'nin kim olduğunu size anlatmakla vakit kaybetmeyeceğim, ama haklıydı adam, Dünya güçlülere aittir; ticaretin ve simsarlığın çamurları içinde ağnayıp duranlara değil, aynı zamanda asil olan güçlülere. Bütün bu âlem gerçek soylulara, görkemli sarışın hayvanlara, 128 taviz vermeyenlere, hayatı evetleyenlere aittir. Sizin gibi sosyalizmden korkan sosyalistleri ve kendini bireyci sananları silip süpürecek olan, onlardır. Eziklerin, düşüklerin köle ahlakı129
Sayfa 375Kitabı okudu
"Biz tükendik," diyordu Koca Tanış içini çekerek. "Yörüklük bitti. Bu görkemli dünya öldü. Bu ormanlar, bu çiçekli pınarlar, bu dağlar bundan böyle bizim çocuklarımıza haram(...) bu dünya bambaşka, bilmediğimiz bir yere, dünyaya gidiyor. Biz yaşadık bu dünyanın görkemini, bizden sonrakiler çekecek belasını.
Veni, Vidi, Vixi
Değil mi ki o derin acılarımla şimdi Buna destek olacak tek bir kolda yoksunum Ve çocuklara bile zorlukla gülüyorum Ve açmıyor içimi çiçekler renkleriyle Anlamalıyım artık: yaşadın yeterince! Değil mi ki ilkbahar kuşatınca her yanı Doğayı şenlik yerine çevirdiğinde Tanrı Bu görkemli sevdaya aşksız bakıyorum Değil mi ki gün-gece ışıktan
Reklam
Ne Serçeler Ne Puhu Kuşları
Aptallığın görkemli ülkesine vardınız sonunda. Gücünüzü zeka sanıyorsunuz, şiddetinizi ahlak, cehaletinizi büyüklük.
"Mâlikaneler aşırı görkemli, tarlalar aşırı taşlı, dikenli, ambarlar aşırı boş. Giysiler şık, silahlar keskin. Yiyecek, içecek gani. Bu soygun, bu israf." Tao- Te Ching
Sayfa 185 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Günümüzde pek çok insan, sonradan kendisini suçlu hissedeceği ya da çevresi tarafından suçlanmayla sonuçlanabilecek bazı davranışların yüreklilik olduğu sanısındadır. Bu insanlar kendilerini değil, çevrelerini değiştirmekle işe başladıkları için gerekli etkinliği sağlayamazlar. Çünkü etkinlik kavramı, insanın sonunda zararlı çıkacağı kahramanca görünümlü eylemleri değil, kendisinin ve inançlarının çevresi tarafından da benimsenmesiyle sonuçlanan sistemli bir kararlılığı içerir. Bu, kısa vadede kazanılmak istenen görkemli zaferlerden farklı, sonu gelmeyecek bir satranç oyununu sabırla ve mat olmadan sürdürebilmeyi, bir başka deyişle, kendi varoluşunu ve dış dünya gerçeklerini karşılıklı etkileşim durumunda olan bir süreç olarak kabul edebilmiş olmayı gerektirir. Diğer insanların gerçeklerini anlamaya çalışacağımız yerde, onları dünyada yalnızca kendi gerçeklerimiz varmışçasına yargılamak etkin olabilmemizi engeller ve yalnızlığa yol açar. Kendi benliğine yabancılaşmış bir insanın değerleri ve inançları tehlikeye karşı savunma niteliğinde olduğundan, davranışları da katı, inatçı ve esneklikten yoksundur. Bu, kendi gerçeklerini algılayabilen bir insanın esnek bir biçimde sürdürdüğü kararlılıktan farklıdır.
Aptallığın görkemli ülkesine vardınız sonunda. Gücünüzü zeka sanıyorsunuz, şiddetinizi ahlak, cehaletinizi büyüklük.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.