72 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Bir çiftlikte kara bir kaz doğar. Çiftçi aile biraz bekleme kararı alır, neden kara bir kaz onların kümesinde dolmuştur diye. Bir yandan akademide iki grup vardır. Dr. Kal’ ın başkanlığında “Öyledir”, Dr. Boz’un başkanlığında “ Ya Değilse”. Dr. Kal’ ın grubunun sayısı fazla, icraattan çok laf yapan, güce, maddiyata değer veren grup. Dr. Boz’ un grubu ise felsefeye, bilime, sosyolojiye önem verir, sayıca azdır. Uzun süren tartışmalarda Dr. Kal “ tüm kazlar beyazdır” teorisiyle Dr. Boz’ u alt eder. Akademi girişine de beyaz kaz heykel diktirir. Dr. Boz’ un asistanları ilanlar verir ve kara kaza ulaşırlar. Akademide “ tüm kazlar beyazdır” varsayımı çürütülür. Ve Dr. Boz haklı çıkar. Bilim, felsefe, sosyoloji itibardan,güçten, paradan daha önemlidir.
Kara Kaz
Kara KazAnooshirvan Miandji · Bilgi Yayınevi · 202074 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
21 gram
Kaç hayat yaşıyoruz? Kaç kez ölüyoruz? Ölüm anında 21 gram kaybettiğimiz söyleniyor… 21 grama ne sığar? Ne kadarı kaybolur? 21 gram ne zaman kaybolur? Ne kadarı onunla gider? Geriye ne kadarı kalır? 21 gram… beş madeni paranın ağırlığı, bir kuşun, bir çikolata parçasının… 21 gram ne kadar çeker? Ne kadar? Bunlar Benicio del Toro, Sean Penn ve Naomi Watts’lı “21 Gram” filminin bize tokat gibi vurduğu sorgulamalar bir de ben size şunları sorayım: Öldüğümüzde 21 gram kaybettiğimizi söyleniyor ya, acaba kalbimiz kırılınca eksilenimiz oluyor mu? Çok sevdiğimiz biri bizi kırınca? Sevdiğimiz bizi terk edince? Kalbimiz kırılınca ruhumuzdan bir parçanın koptuğu kesin. O ruh kopuşunun ölçülebilir bir karşılığı var mı acaba? Ya 21 gram kaybediyorsak her kırıldığımızda? Gerçekten kaç defa ölüyoruz acaba? Bir kere mi yoksa çok mu? Kendimizi mi öldürüyoruz göz göre göre? Yeteri kadar kırıldığında bir insan ruhsuz, hissiz kalabilir mi bu mantıkla? Tamamen buruk bir insan haline gelebilir mi? Ben de gün geçtikçe böyle mi oluyorum? Siz çoktan böyle misiniz yoksa süreç sizde de işliyor mu?
Bir Son Duygusu
Bir Son DuygusuJulian Barnes · Ayrıntı Yayınları · 20212,297 okunma
Reklam
160 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Toplumun kanayan yaralarından biri kadınların yok sayılması ve ikinci sınıf muamele görmesi.Yazarımız da bu konuya dikkat çekmek adına az yazıp çok mesaj vermiş.Kalpten kutlarım.. Her ne kadar üç farklı konu olsada sonuç hep aynı olan bir kitap #adeninölükadınları.. Aden ‘cennet bahçesi’ demekmiş.. Kitabı ilk gördüğüm de bunun anlamına bakıp ve kitap adından etkilenerek satın almıştım iyi ki de bu kitabı alıp okumuşum diyorum. Ziynet’in hikayesinde suçlu arayamadım,hepsine kızdım ama daha fazla birine kızamadım.Kimseye hak veremedim herkes haksızdı.Yanlış bir aşk yanlışa ortak olan insanlar..Olan tabiki kadına oldu cocuğa oldu ama haklı haksız,suçlu suçsuz aranacak bir durum yoktu.Kazananı olmayan bir savaş.. Umut’un hikayesine üzüldüm serhata cok kızdım ama ona da üzüldüm.Bu hikaye beni belkilerle bıraktı yarım kaldı sanki farklı bir kurgu beklerdim aralarda. Gelelim asıl konuya Kumru’ya.. En üzen,düşündüren ve bu kadarı olmamalı dedirten kişiydi Kumru. Annesi,ailesi, evlendiği kişi,yaşadıkları 9-10 yaşlarında bir çocuk için kaldırılamaz ve olmaması gereken gerçeklerimiz maalesef. Ataerkil bir toplumda ezilen Kumru.. Babasıyla göz göze bile gelmeyen ve babasından büyük birine satılan küçük gelin Kumru.. Bu hikaye beni gercekten cok etkiledi.Kanayan yaramız maalesef. Yazarın da dediği gibi bu kitap ‘kadın sorunu’ değil tamamiyle ‘erkek sorunu’ . bu kitabı herkese yürekten tavsiye ediyorum..
Aden'in Ölü Kadınları
Aden'in Ölü KadınlarıArzu Yılmaz Dağdemir · Dorlion Yayınevi · 202056 okunma
480 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
İskender Pala dönem kitapları yazsın biz de okuyalım... Son zamanlarda dilinde sadeleşme kararı aldığı kitaplarla kıyaslarsam bi tık daha yoğun bir kitap ve bu yoğunluk aslında kalemin gücünü artırıyor. Kayıp lale soğanı üzerinden dönemin İstanbul'una göz atmanızı tavsiye ederim....
Katre-i Matem
Katre-i Matemİskender Pala · Kapı Yayınları · 202222,4bin okunma
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
1647 yılı tuhaf bir yıldı. Yerde ve gökte çeşitli işaretler, muazzam büyüklükte olayların ve felaketlerin habercisiydi. Taras Bulba; Polonya-Litvanya'nın yanlış politikalarının yol açtığı savaşları, isyanları ve huzursuzluğu kurgusal bir karakter olan Taras Bulba aracılığıyla anlatan bir roman. Aslen "Mirgorod Öyküleri" kategorisinde
Taras Bulba
Taras BulbaNikolay Gogol · Can Yayınları · 20201,868 okunma
267 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 saatte okudu
Nikolay Vasilyeviç Gogol, Rus edebiyatının en tuhaf yazarı ve babası. Rus edebiyatının temsilcisi sayılmasına karşın azılı bir Ukraynalı. 1809'da, Rusya'nın kaderini belirleyen savaşlardan biri olan Poltava Savaşı'nın olduğu yerde, Poltava'da, Mirgorod şehrinin Soroçinski köyünde dünyaya gelmiştir. Ondan önceki iki kardeşinin düşük olması,
Dikanka Yakınlarında Bir Çiftlikte Akşam Toplantıları
Dikanka Yakınlarında Bir Çiftlikte Akşam ToplantılarıNikolay Gogol · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2018717 okunma
Reklam
1.000 öğeden 611 ile 620 arasındakiler gösteriliyor.