Güçlü olmak ve güçlü görünmek, bir kadın için geleneksel kimliğinden çıkmaktır. Kimlik farklılaşması nedeniyle, güçlü olmak önemli ilişkilerinide yitirmek anlamını taşıyabilir. Erkekler güçlü ve başarılı kadınları her ne kadar çekici bulsalar da, çoğu erkek güçlü bir kadınla sürekli ilişkiye girebilecek kişisel gelişimi kendinde henüz gerçekleştirememiştir.
Hayatlarımız modern zamanlarda ev hayatı/iş hayatı/eğlence hayatı diye bölümleneli beri, yanımızdan maskelerimizi eksik etmiyoruz. Biz daima üstün ve güçlü olmak, öyle görünmek istiyoruz.
Hiçbir şeye şaşırmamak yeteneği en büyük erdemdi. Hepsi nasıl görünmek gerektiğine takmıştı aklını. Ama bazen en kibirli tavır bile ani bir şimşekle aşırı iradesiz bir tavıra bırakırdı yerini. Gerçekten güçlü birkaç kişi vardı; bunlar da sade kişilerdi eğilip bükülmezlerdi.
Kitap lise mezuniyetinde bir ceset bulunmasıyla başlıyor ve dört ay öncesine, olayların nasıl bu noktaya geldiğini öğrenmeye gidiyoruz. Peri, okulda zorbalığa uğrayan bir lise öğrencisi. Hislerini yazdığı defteri ise en yakın arkadaşı. Platonik aşkı, eziyet eden düşmanı ve ona yardım eli uzatan yeni arkadaşı ile okulun son dört ayına tanıklık
Hiç kimsenin başına doğası gereği katlanamayacağı bir şey gelmez. Senin başına gelen şeyler onun da başına gelir, ama o, ya başına gelen şeyin bilincine varmadığı için ya da yüce gönüllü görünmek için sağlam ve etkilenmemiş kalır. Bilgisizliğin ve kendini beğenmişliğin, bilgelikten daha güçlü olması ne tuhaf, değil mi?