NE ÇIKAR ATEŞ BÖCEĞİ SANSALAR BİZİ...
Düşünüyorum da,
Sanırım en büyük korkumuz olduğumuz gibi görünmek.
Yumuşacık kalbimizin fark edilmesi,
Naif yönlerimizin keşfedilmesi,
Cesaretsizliğimizin anlaşılması,
Korkularımızın paylaşılması,
Sanki zarar göreceğimizin en büyük işareti.
Kabuklarımızın altında kendimizi saklamakta ne kadar da ustayız.
Ve
Gölge ve Kemik kitabı ne kadar muhteşem ötesi bir kitap olmasa da yine de güzeldi. Şimdi size kitabın neden muhteşem ötesi olmadığından biraz bahsedeceğim.
Ama tabii ki ilk önce incelememi yine 2 bölüm şeklinde yazacağımı söylemem gerekiyor. Daha önceki incelemelerimden bilmeyenler için söylemek gerekirse ben incelememi spoilırsız ve spoilerlı
📌 Sosyal Medya Fenomenleri Yahut Kadraj Mutluluğu
💔 Sosyal medya fenomeni bir çift boşanmış. Takipçileri "yahu nasıl olur ne kadar da mutluydunuz, örnek aldığımız karı-koca modeliydiniz vs" diyor.
💔 Bu çift, mahremleri olan evlerinin her köşesini, evlatlarını, attıkları adımları dahi hep gülücüklerle servis ederek meşhur oldular.
### Martin Edeni Uçuruma Sürükleyen Yol
Martin başta cahil ve serseri bir kişidir. Martinin amacı iyi bir yazar olmak, yazdıklarını insanlara ulaştırmak, hayranlık duyduğu burjuva sınıfına girebilmek ve sevdiği kız Ruth’a kavuşmaktır. Martin bunun için çok çalışmıştır ve sonunda istediği her şeye ulaşmıştır. Sonunda çok iyi bir yazar olmuş,
Hayatım boyunca kimseye sempatik görünmek için belli başlı olguların arkasına sığınmadım. Düşüncelerim ve duygularım bana neyi söylüyorsa onu yaşamaya çalıştım. Tabii bunu yaparken de kimseye bir saygısızlıkta bulunmamaya gayret gösterdim. Çünkü her düşünceni her yerde söyleyemezsin. Söylediğin şey doğru olsa bile birileri duyduğunda kırılabilir.
Yozo babasının işinden dolayı küçük yaşta insan ilişkilerindeki sahteliğin çok yakın bir tanığı olmak zorunda kalmıştır. Bu durum tüm yaşamını etkilemiş, insanlığa güvenmeyi bırakın ondan korkunç derecede ürkmüştür. Hizmetkarlarla yaşadığı bir olay da bu durumu pekiştirmiştir. Bu olayı güvenmediği için ailesine bile anlatamamıştır.
Harika bir kitabın incelemesi ile karşınızdayım. Kitap, benim için belki de bu senenin en iyi kitabı olacak, çünkü okumadıklarımın önüne geçecek kadar iyi bir kitap okuduğumu düşünüyorum (üşenmemişim 172 alıntı paylaşmışım :D). Öncelikle biraz yazardan bahsedeyim. Yazarımız bir hukukçu ve araştırmacı-gazeteci. Bu kitabında Antik Uygarlıklardan
Kitaba Göre Kimdir Bu Güçlü Kadın?
İnsan Allah'ın yeryüzünde halifesi olarak gücün sahibi değil yaratanın müsaade ettiği kadar gücün taşıyıcısı ve temsilcisi olabilir.
Şu an kadınlar kendini güçlü olmaya odaklamış her şeyi başaracağız diyerek kendini avutmuştur. Oysa gücün ağırlığı ve her daim güçlü olma çabası kadının naif omuzlarına ağır
“…zira dünyadaki hangi iklim, adına insan fabrikası denen iklimden daha iç karartıcıdır?”
-
Jean-Jacques Rousseau
Savaş, insanlık tarihi boyunca varlığını sürdüren bir kavram. Dünyanın her yerinde bugüne dek sayısız savaş yaşandı ve sayısız insan hayatını kaybetti. İşkenceler, bombalı saldırılar, kılıçlı ve silahlı çatışmalar sonucu nice katliam ve soykırım
“Felsefe, bizi başkası için değil kendimiz için,
güçlü görünmek için değil, güçlü olmak için
yetiştirir” (
Montaigne).
Kendimi bildim bileli inişli çıkışlı da olsa sürekli okuyan biriyim. Bu okuma serüvenimde ister hikâye, ister roman, tiyatro, sanat eseri ve düşünce kitabı okuyayım, öğrendiğim en önemli konulardan biri de hemen hepsinin arka