Eski harflerle dokuz asırlık bir Türk edebiyatı vardır; fakat bunların hepsi maziye ait kıymetleri ihtiva ettiği için, harf inkılabı ile araya kalın bir perde çekilir. Boşalan millî kütüphane tercüme eserlerle doldurulur. Daha ileriye gidilir: Asırların mahsulü olan Türkçe beğenilmez, yepyeni bir dil vücuda getirilmek istenilir. Maziye karşı bu kadar şiddetli ve bu kadar cesaretli bir teşebbüse başka yerlerde rastlanmaz.
Harf inkılabı sırasında Amerikalı bir terbiye mütehassısının “Türklerin eski harflerini kaldırıp atması, kendi hesaplarına, Amerika’nın, bütün madenlerinden mahrum olmasından daha ağır bir kayıptır!” sözü gerçekten vaki midir? Amerikalı profesör, şüphesiz ki, kendi misyoner ve politikacılarının iştirak etmeyeceği bu sözüyle ne demek istemiştir? Nihayet ilmi insafı çatlamıştır da ondan mı?
Sayfa 362 - Büyük Doğu Yayınları 30. BasımKitabı okudu
Reklam
Hristiyan takvimine göre 19. asırda İngiliz başvekili Gladstone şöyle demişti: "Ellerinden Kur'an'ı almadıkça Türkleri mağlup edemeyiz." Gladstone'un dediği Hristiyanların 1928'inci yılında vukû buldu. Türkiye'de harf inkılabı dolayısıyla yazımız elimizden alınınca "Eski harflerle beraber Kur'an'ı da tarihe gömüyoruz." dediler. Harflerimizin elimizden alınması Kur'an-ı Kerim'in elimizden alınması demekti.
Bu şapka ile harf inkılabı çok can yaktı çok.
Sayfa 113Kitabı okudu
"Mustafa Kemal'e, Harf İnkılabı için beş-on yıl bir hazırlık dönemi gerektiği söylen­miş; Atatürk, "Hayır! Bu iş üç ayda olur, yahut hiç olmaz. Bir kriz çıkar, bizim teşebbüs de Enver'inkine döner" demiştir. ''Atatürk, bütün inkılaplarını, savaş meydanındaki bir kurmay gibi hızla getirmiş ve uygulamıştır. Gerçekten Atatürk, inkılaplarını bir kurmay subayının yaklaşımıyla planlar: Hedefi ve hedefe ulaştıran koşulları açıkça maddeleştirir, sonra harekete geçer, planı süratle uygulamaya koyar."
Sayfa 64 - Falih Rıfkı Atay bildiriyor.
Harf inkılâbı yüzlerce yıllık milli kültürle bağları kopardıktan sonra dilin değişmesi üniversite gençliğini orta okul çocuklarının hizasına indirdi. Bugün edebiyatımızı hakkı ile bilen birini bulmak veya böyle birinin yetişmesini beklemek hayal oluyor.
Sayfa 32
565 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.