Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Herkes Suça Bulaşmıştır...
"Mazluma yardıma kaklmayan bütün eller suça bulaşmıştır." Dostoyevski Suç ve Ceza
"Suç karşısında kimler sorumludur? Mazluma yardıma kalkmayan bütün eller bu suça bulaşmıştır; sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır. "
Reklam
Suç karşısında kimler sorumludur ? Mazluma yardıma kalkmayan bütün eller suça bulaşmıştır; sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır. Dostoyevski / Suç ve Ceza
Neşkaluga şöyle diyor: Tarihin hakikatler ve büyük insanlar hakkında yapmış olduğu zulümlerden bizler tek tek sorumluyuz. Tarih kutsal çehreleri unutup zalimce şiddetler sergilemiştir. Her birey, hem geçmiş hem şimdiki hem de gelecek nesle karşı tarihsel yargılamalar karşısında sorumluluk sahibidir. Çünkü önceki neslin ahlakının bizim üzerimizde etkisi olduğu gibi bizim özelliklerimiz de gelecek nesle yansır. Dostoyevsky’nin Suç ve Ceza’sında şunu okuyoruz: “Suç karşısında kimler sorumludur? Mazluma yardıma kalkmayan bütün eller bu suça bulaşmıştır; sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır.” Dostoyevsky’den önce Ebuzer Gıfarî böyle diyor: “Evinde ekmek bulamayıp da çıplak kılıçla insanlara başkaldırmayan kimseye şaşarım.” Zira sadece zalimleri ortadan kaldırmak yetmez.
Haksızlık karşısında tepkisizlik suça ortaklıktır!
Neşkaluga şöyle diyor: Tarihin hakikatler ve büyük insanlar hakkında yapmış olduğu zulümlerdan bizler tek tek sorumluyuz. Tarih kutsal cepheleri unutup zalimce şiddetle sergilemiştir. Her birey, hem geçmiş hem şimdiki hem de gelecek nesle karşı tarihsel yargılamalar karşısında sorumluk sahibidir. Çünkü önceki nesil ahlakının bizim üzerimizde etkisi olduğu gibi bizim özelliklerimiz de gelecek nesle yansıyor. Dolayısıyla sonsuz sorumluluk meydana geliyor. Bu sorumlulu hangi yola yerine getirebiliriz? Başkalarının derdine ortak olmakla ve ruh hastalıklarına şifayla. Dostoyevski’nin Suç ve Ceza aslında şunu okuyoruz: “Suç karşısında kimler sorumludur? Mazluma yardıma kalkmayan bütün eller bu suça bulaşmıştır; sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır.” hatta sözlü itiraz edip de bir iş yapmayanlar dahi sorumludur, suça iştirak etmişlerdir. Dostoyevski’den önce Ebuzer Gıfari böyle diyor: “Evinde ekmek bulamayıp da çıplak kılıçla insanlara baş kaldırmayan kimseye şaşarım.” Zira sadece zalimleri ortadan kaldırmak yetmez, ayrıca zülüm görüpte hiç konuşmayanların tamamı da ortadan kalkmalıdır.
Dostoyevsky'nin Suç ve Ceza'sında şunu okuyoruz: "Suç karşısında kimler sorumludur? Mazluma yardıma kalkmayan bütün eller bu suça bulaşmıştır; sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suçu bulaşmıştır." Hatta söz ile itiraz edip de bir iş yapmayanlar dahi sorumludur, suça iştirak etmiştir. Dostoyevskiden önce Ebuzer Gıfari böyle diyor:" Evinde ekmek bulamayıp da çıplak kılıçla insanlara başkaldırmayan kimseye şaşarım." Zira sadece zalimleri ortadan kaldırmak yetmez, ayrıca zulüm görüp de hiç konuşmayanların tamamı da ortadan kalkmalıdır.
Reklam
Ebu Zer: “evinde ekmek bulamayanın, toplumdan zorla almaya kalkışmayışına şaşarım” der (çeviriyi yapan Hüseyin Hatemi’nin notu: metinde Ebu Zer’den nakledilen söz şiddetli bir söz olduğundan, hafifçe yumuşatılmıştır. “Evinde azık bulamayan kişi nasıl olur da topluma kılıç çekerek karşı çıkmaz, şaşarım.” mealindedir). Ben bu sözü -kimin söylediğini bildirmeksizin- batı’da naklettiğimde, bazıları bunun Proudhon’un sözü olduğunu sanıyorlardı. “Bu ağırlık ve kesinlikte bir söz Proudhon’un ne haddine?” diyordum. Bazıları da “Dostoyevski söylemiştir.” diyordu. Dostoyevski, “bir yerde bir adam öldürülmüşse, suça katılmayanların da eline kan bulaşmıştır.” der. Bu da bir bakıma doğrudur. Fakat Ebu Zer’in ne dediğine dikkat edin! Ebu Zer’in bu sözü bir “din”in sözüdür, din adına konuştuğunu iddia eden bir din adamının değil! Fransız İhtilâli’nden sonra söylenmiş, çeşitli etkilerin ürünü bir söz de değildir. Fransız İhtilâli’nden çok önce, gıfar kabilesinin çevre şartları içinde söylenen bir sözdür. Yoksulluğu doğuran, yoksulluğun doğmasına sebep olan kişilere karşı ayaklanılması, aç olan kişinin kendisini sömüren kişiye karşı ayaklanması değil, toplumdan hakkını zorla istemesi belirtiliyor. Niçin topluma, herkese karşı? Çünkü herkes bu toplumda yaşamaktadır. Herkes sömürücü olmasa bile, bu toplumda yaşayan herkes, benim yoksul ve aç olmam dolayısı ile sorumludur… sömürücünün eylemine katılmış demektir.
Ebu Zer şöyle der: Evinde ekmek bulamayanın toplumdan zorla almaya kalkışmayışına şaşarım. Ben bu sözü -kimin söylediğini belirtmeksizin- Batı’da naklettiğimde, bazıları bunun Proudhon’un sözü olduğunu sandılar. “Bu ağırlıkta ve kesinlikte bir söz Proudhon’un ne haddine?” diyordum. Bazıları da “Dostoyevski söylemiştir” diyorlardı. Dostoyevski, “Bir yerde bir adam öldürülmüşse, suça katılmayanların da eline kan bulaşmıştır” der. Bu da bir bakıma doğrudur. Fakat Ebu Zer’in ne dediğine dikkat edin! Ebu Zer’in bu sözü, bir dinin sözüdür, din adına konuştuğunu iddia eden bir din adamının değil! Fransız İhtilâli’nden sonra söylenmiş, çeşitli etkilerin ürünü bir söz de değildir. Fransız İhtilâli’nden çok önce, Gıfar Kabilesi’nin çevre şartları içinde söylenen bir sözdür. Yoksulluğu doğuran, yoksulluğun doğmasına sebep olan kişilere karşı ayaklanılması, aç olan kişinin kendisini sömüren kişiye karşı ayaklanması değil, toplumdan hakkını zorla istemesi belirtiliyor. Niçin topluma, herkese karşı? Çünkü herkes bu toplumda yaşamaktadır. Herkes sömürücü olmasa bile, bu toplumda yaşayan herkes, benim yoksul ve aç olmam dolayısı ile sorumludur… Sömürücünün eylemine katılmış demektir… Bu sözün temsil ettiği dini, insanlığa ve halka karşı bu açıdan bakan bir dini, tarih boyunca yoksulluğu statüko haline getirmeye ve korumaya çalışan din ile aynı saymak ve aynı yargıyı vermek; insafsızlık, cehl-i mutlak, hem gülünecek, hem de ağlanacak bir durum değil midir?
Dostoyevsky'nin Suç ve Ceza'sında şunu okuyoruz: " Suç karşısında kimler sorumludur? Mazluma yardıma kalkmayan bütün eller bu suça bulaşmıştır; sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır."
Sayfa 77 - Fecr Yayınları 11. Baskı Şubat 2020Kitabı okudu
Dostoyevsky'nin Suç ve Cezasında şunu okuyoruz. "Suç karşısında kimler sorumludur? Mazluma yardıma kalkmayan bütün eller bu suça bulaşmıştır; sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır." Hatta sözle itiraz edip de bir iş yapmayanlar dahi sorumludur, suça iştirak etmiştir.
Reklam
"...suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır."
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
Ebuzer gıfari ve Dostoyevski
Dostoyevsky'nin Suç ve Ceza'sında şunu okuyoruz: "Suç karşısında kimler sorumludur? Mazluma yardıma kalkmayan bütün eller bu suça bulaşmıştır; sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır." Hatta sözle itiraz edip de bir iş yapmayanlar dahi sorumludur, suça iştirak etmiştir. Dostoyevsky'den önce Ebuzer Gifari böyle diyor: "Evinde ekmek bulamayıp da çıplak kılıçla insanlara başkaldırmayan kimseye şaşarım." Zira sadece zalimleri ortadan kaldırmak yetmez, ayrıca zulüm görüp de hiç konuşmayanların tamamı da ortadan kalkmalıdır.
Sayfa 77 - Fecr YayınlarıKitabı okudu
Dostoyevsky'nin Suç ve Ceza'sında şunu okuyoruz: "Suç karşısında kimler sorumludur? Mazluma yardıma kalkmayan bütün eller bu suça bulaşmıştır; sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır." Hatta sözle itiraz edip de bir iş yapmayanlar dahi sorumludur, suça iştirak etmiştir.
Sayfa 77 - Fecr YayınlarıKitabı okudu
Dostoyevski- Suç ve ceza
"(...) sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır."
dostoyevsky'nin suç ve ceza'sında şunu okuyoruz: ''suç karşısında kimler sorumludur? mazluma yardıma kalkmayan bütün eller bu suça bulaşmıştır; sadece cinayeti işleyen suçlu değil, ek olarak suç karşısında susan herkes suça bulaşmıştır.'' hatta sözle itiraz edip de bir iş yapmayanlar dahi sorumludur, suça iştirak etmiştir. dostoyevsky'den önce ebuzer gıfari böyle diyor: ''evinde ekmek bulamayıp da çıplak kılıçla insanlara başkaldırmayan kimseye şaşarım.'' zira sadece zalimleri ortadan kaldırmak yetmez, ayrıca zulüm görüp de hiç konuşmayanların tamamı da ortadan kalkmalıdır.
Sayfa 77 - fecr yayınevi
21 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.