Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sık sık başı ağrıyordu. Çok ders çalışmasına rağmen "anne çok çalışıyorum fakat unutuyorum" derdi. Bakkala birşeyler almaya gönderdiğimde ne alacağını unutuyordu. Not tutmaya başladı, not tutmasa unutuyorum diyordu. Keşke o zaman farkına varsaydım diye kendimi suçluyorum. Biz çok ders çalıştığı için belki zihni yoruluyor diye
Halk Okulu: Kışla Daha İsveç egemenliği dönemindeyken Finler’in kendi anayasa kurumları vardı. Bu yasa gereğince Finler’in Seym denilen bir parlamentoları vardı. Kendilerine mahsus posta pulu ve para birimleri vardı. Az sayıda da orduya sahiplerdi. Finler, Rus egemenliğine geçtikten sonra da bu kurum ve haklarını korudular. Ancak
Reklam
652 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Kitap gerçekten hiç çekinmeden tavsiye edebileceğim inanılmaz güzel bir şekilde yazılmış bir eser bazı paragrafları da neredeyse kendimi tutamayıp ağlayacaktım. Birinci serisi normal bir anlatımla anlatılıyorken ikinci kitaba geçtiğimde nasıl okudum bilmiyorum bir çırpıda bitti gerçekten... "Şunu söyleyebilirim anlatılmaz yaşanır."
Germinal
GerminalEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201910,8bin okunma
Anlatma arzusuyla yoruluyor ama telaşın hükmettiği herkes gibi anlaşılmaz şeyler söylüyor, zayıf ifadeler kullanıyordu.
Sayfa 123Kitabı okudu
Kaç ayrılık var geride Kaçıncı uykumun kaçışı Kafayı doldurduk dertle Bilmiyorum bu neyin savaşı Gençliğin toyluğuyla süren umudum Bitmek üzere bir sabrım Bulamdığım amacım
Ne de kötü oluyor insanlar Hırslarına yenik düşünce Bazen utanmıyor değilim İnsan olmak nedir sorgulamıyor değilim Biliyorum biraz ulu birşey var yüreğimde İnanmak istiyorum daha iyi bir yere Ama çamura batmış bu yerde O kadar sağlam durulmuyor zülme Sanki çoğu çığlık sessiz Herkes herşeyin farkında ama sessiz Yoruluyor insan istemsiz Siz bıçak gösteriyorsunuz Ben beyaz bayrak çektikçe Herkes bulur ettiğini Ebedi sürmez ne kötü ne de iyi Ve yine söylüyorum ki Herkes bulur ettiğini Ferat Turan
Reklam
336 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Yazar 1998 nobel edebiyat ödülünü almış Veee bunu kalemin gücüyle almış diyebilirim gönül rahatlığıyla Kitabın konusuna gelecek olursak:Bilinmeyen bir ülkede trafik olağan akışıyla akarken yolun ortasında bir araba duruverir herkes sinirle arabaya hücum ederken birisi kapıyı açar ve şoförün ağzından tek cümle çıkar" kör oldum, görmüyorum " Ve hikaye böyle başlar yavaş yavaş bütün ülke kör olur.Tabii ki beraberinde kaos, açlık, pislik ne ararsanız kötülüğe dair hepsi .... Ve arada da insanlığa dair minicik minicik güzel şeyler. Kitap çok güzel di ben beğendim ve okurken keyif aldım Ama şunu mutlaka eklemeliyim yazarın yazım şekli çok yoruyor uzuuuuun uzun cümleler çokça virgül ve konuşma cümlelerinin paragrafla ayrılmış olmaması gerçekten yoruyor insanı defalarca tekrar tekrar okumak zorunda kaldığım cümleler çok oldu göz yoruluyor ama beyin tatmin oluyor
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,5bin okunma
Sınava girecek arkadaşlar pes ETMİYORUZ!
Mücadele ederken çok yorulduğunu mu hissediyorsun? Sakın bırakma! Herkes yoruluyor. Kazananlar yorulduğunu kabullenip yoluna devam edenler.... #Beyhan Budak#
Saklı gözlerindeki o nefreti gördüm kadının ... O istemiyordu aslında. Ama yinede ayrılmak zordu o kendini koyduğu güvendiği limandan. Son damlayı da dökse bardağının içine adam yine de bir ışık bekliyordu işte ... O da herkes gibi aynıydı aslında. Ya pişman olursamları vardı kadının. Çünkü kadınının umudu bitmiyordu. Adam hiç sevmese de kadını, Kadının içinde ki aşk ikimize de yeter diyordu. Lakin aşk, duygu çarpışmasından doğan bir olay.. Ve kadın onu görmemezliğe veriyordu. Ama her geçen gün yoruluyor ; kendini gitmeye hazırlıyordu. Ve bir gün dedi: Tanıdığım o adam nasıl tanımadığım birine dönüştü anlamıyorum, diyordu .. Acaba değişen ben miydim? Artık dayanamıyor muydum sessizliğimi görmeyen o adama? Şiddetine nefretine sevmiyorum bakışlarına dayanmak zor mu geliyordu? Haklıydı kadın ne kadar daha sabredebilirdi ki buna? Eskisi gibi değildi ki her şey ' Söylenmiş sözler kırılan kalpler geriye dönülmeyecek laflar' edilmişti. Ve çoğu lafa sabretti. Haklıydı kadın bu yüzden, yüreğini incitmeye kıymaması gerekiyordu adamın. Sonra ayağa kalktı kadın , kolunu uzattı kapının kulpuna. Önünde bir valiz iki elinde çocukları. Kadın Düşündü : Peki çocuklar? Gidersem alır mıydım ellerinden mutluluğu? Böyle daha mı çok mutlulardı. Yoksa onlarda mı yorulmuşlardı Nasıl başa çıkardım ne derdim onlara diye düşündü.. Kalmayı çok deneyen kadın bu sefer kulpu aşağı indirip kendini dışarı attı. Ayrılık işte bu kadar kolay ve bu denli zordu herkes için .... Yaşanmış sözler...
360 syf.
·
Puan vermedi
·
35 günde okudu
Veronika ölmek istiyor Paulo COELHO Hayatımızda insanların yorumları eleştirileri düşünceleri ne kadar etkili oluyor? Onların istediği insan olmak için ne kadar çaba sarf ediyoruz? Peki en son kimden nasihat dinledik? Ya da kendimizi mükemmel olmak için hangi çıkmaza soktuk? Mükemmel bir anne olmak için mi, mükemmel bir çocuk olmak için mi,
Veronika Ölmek İstiyor (Mini Kitap)
Veronika Ölmek İstiyor (Mini Kitap)Paulo Coelho · Can Yayınları · 201877bin okunma
Reklam
Bir ahir zamandı...
Nasılda hiçbir şey yapmadan yoruluyor ruhlarımız Buna şaşmamak lazım dedi gelincik Kimse kimseyi dinlemiyor Herkes kendi sesini duyurma çabasında. Hep berabermiş gibi fakat herkes tek başına. Pınar
Herkes kendi yolunun yolcusu değil mi zaten
Yolcuyuz... bir tarafta barikatla kapalı,dikenle döşeli cennet yolu,diğer tarafta ise etrafı eğlence merkezleriyle sarılı, ağaçları ve çiçekleriyle göze safa veren cehennem güzergâhı... cennet yoluna girenler yoruluyor,kan ter içinde kalıyor,uykusundan fedakarlıkta bulunuyor,malını fukara ile paylaşıyor,kendisi için olduğu gibi başkaları için de çalışıyor;okuyor,yaşıyor ve muhataplarını uyarıyor. Takati kesilince ya da cennet yolunda olduğundan dolayı iblis'in çocukları tarafından evi bombalanıp şehri yıkılınca,Enbiya'nın yol kenarına diktiği, "Her yer enkaz olsa da ,yalnız bu yolun sonu Selamet!"tabelasını okuyor,"Evim yıkılsa da;Allah var;dert yok!" Diyerek teselli oluyor.
Stres, halkın bildiği ve kullandığı anlamıyla, sıkıntıları kafaya takmak demektir. Sıkıntılar insanı mutsuz ediyor. Mutsuzluk insanı hasta ediyor. Kimisi hastalıklarla mücadele etmekten yoruluyor. Mutsuz ve hasta oluyor. Kimisi ailesiyle problemler yaşamaktan bunalıyor. Kimisi maddi sıkıntılarla boğuşuyor. Kimisi çevresindekilerin kendisini
131 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.