LOJMAN
Lojmanda oturmak ayrı bir yaşam tarzı. Herkesin kocasının aynı işi yaptığı bir aileler topluluğu bu. Çalışmayan kadınlar için standart bir hayat: Sabah aynı saatte, hatta aynı dakikada evinden çıkan üniformalı kocalar, pencereden kocalarının servis araçlarına binişini seyreden kadınlar, öğleye kadar ev işleri, öğleden sonra kadın
Haydut Karokep
Jarvinen konuşmasında Haydut Karokep’in hayatını hatırlattı:
-Efendiler! Bundan yirmi beş yıl önce bütün Finlandiya’yı heyecan ve
dehşet içinde bırakan Johan Karokep ismini hatırlıyor musunuz?
Karokep, bir hırsız ve hayduttu. Büyük şehirlerdeki bankaları, işyerlerini ve kiliseleri
soyardı. Hırsızlık yaparken âdeta polise
Cinsel kutuplaşma, insanı özgün bir yola,
karşı cinsle birleşmeyi aramaya iter, Erkek ve dişi kutuplaşması her erkeğin ve her kadının içinde vardır.
Fizyolojik olarak kadın ve erkek, her ikisi de kargı
cinsin hormonlarına sahiptirler, Ruhbilimsel olarak
da kadın ve erkek iki cinsiyetlidir, İçlerinde alma ve
nüfuz etme, nesne ve ruh unsurları
Sen, sen olarak yok olmak zorundasın, o zaman gerçek ortaya çıkar. Gerçeğin ne olduğuna dair hiçbir fikre sahip değilsin, rüyalarında bile. Sen gerçek dışısın ve gerçek dışılıkta yaşıyorsun. Rüyalarda yaşıyorsun, uykuya dalmış vaziyettesin. Uyanışın nasıl bir şey olacağını kavrayamazsın.
Yalnızca bir tek şey söylenebilir: Bildiğin hiçbir şeyi
Sevgili Mektupkardeşim,
Çoğunlukla karşılaşmayız bile seninle.
Mektuplaşır dururuz. Yaklaşırız içten içe, konu komşu olur, eş dost olur, dertdaş sırdaş oluruz kendimize çaktırmadan. Muhtaç oluruz birbirimizin varlığına, birbirimizin ihtiyâcı oluruz. Harfler söze, sözler sohbete, sohbetler muhabbete dönüşür gel git. Muhabbetler sese, sesler vahye. Sen beni vâr edersin ben seni. Demden deme geçeriz mektup mektup, sen hiç olmadığın kadar sen olursun, ben bir de bakarım ta kendisiyim kendimin.
Hep senin sâyende.
Bağlanır giderim güzel varlığına. Olur mu derler, olur, insan hiç görmediğini de özler; ben seni çok özlerim.
«Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.»
Uvertür
Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük.
*
Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte biçok ileri ulusların
Ortada bir yanlışlık var .Bu yanlışlığa, bu zamanın iman edenleri olarak cok yogun bir şekilde batmış bulunuyoruz. O da şudur ; evleniyoruz , evlendigimiz eslerimizin bizim malimiz olduğunu zannediyoruz. Çocuğumuz oluyor , çocuğumuzu malimiz zannediyoruz. Biz faniyiz, öbür faniye dayanmak istiyoruz. Öte yandan Allah 'a iman da koca koca laflar etmeye de devam ediyoruz. Hani Allah bize yeter di ? Hani -Hasbunellah -Hani hani? Allah bize yeter deyip es ya da çocuk olmayınca tükenip gitmek olur mu hiç ?
Deylemîlerden Adudu’d-devle’den akh daha pek, kavrayışı tez, feraseti daha yeğin birisi yok idi. Bayındırlık ve imar işlerinden haz duyan âlicenap ve meselelere her yönüyle vâkıfİdi. Günlerden bir gün bir casus ona şöyle bir haber ulaştırdı: “Emir buyurduğunuz meselenin halli için yolladığmız şu bendeniz, şehir kapısından iki yüz adım kadar yol