Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
evlilik yüzüğü
860 yılında Papa I. Nikolas nişan yüzüğünün evlenme arzusunu bildirmek üzere takılmasının zorunlu olduğu kararını aldı. Evliliğin kutsallığının ve boşanma yasağının savunucusu olan Papa, evliliğin fedakarlık gerektirdiği savıyla altından başka yüzüğün de kabul edil­meyeceğini kararlaştırarak geleneğin kurucusu oldu. Yahudiler evlilik yüzüğünü işaret parmaklarına, Hintliler başpar­maklarına takıyorlardı. Yunanlar İÖ 3. yüzyılda "aşk damarı"nın üçüncü parmaktan geçip doğrudan kalbe ulaştığını keşfettiler. Baş­parmağın sayılmadığı bu hesabı Romalılar da benimsediler.
Medine Hz. Peygamber'in şehriydi, Medine dünyaya medeniyeti getirmişti, Medine çölün ortasında bir gül bahçesiydi, Medine uğruna feda olunacak Belde-i Tayyibe'ydi ama sabah olup da çevremize baktığımızda feda edilmiş bir şehir gördük.
Sayfa 255Kitabı okudu
Reklam
Ayrılık düşüncesi bir kez daha içimi sızlatıp kalbimi acıttı.
Mısır: ''İsrail'i son kez uyarıyoruz. Son sığınak olan Refah'a yapılacak olan bir saldırı kırmızı çizgimizdir." Refah, en kritik kırılma noktası!..
Sabah'ın bu saatin de neye kıkırdağımı soruyorlar... :)
Instead of shaking my hand like every man in the damn realm, Mika did something completely shocking. He leaned down and kissed my cheek. Like a mature, competent alpha female, I turned and ran out the door.
Batı sizi bir akrep gibi sokmuş. Müslüman dünyaya müslümanın verdiği bilgilerle bakmak sizde alerji yapıyor. İlle de Yahudi haber kaynaklarına bakacaksınız. Batı basınına bakacaksınız. Amerika’nın ağzıyla konuşacaksınız. Hiç bu ağız son nefeste kelime-i tevhidi hatırlayabilir mi? Hadi hadi insanı günaha sokmayın.
Bir Değirmendir Bu Dünya
Bir Değirmendir Bu Dünya
Cahit Zarifoğlu
Cahit Zarifoğlu
Reklam
"Maddemsin mânamsın varım yoğumsun Ufkumsun yakınım uzağım sensin Göklerim yerlerim dağım denizim Yanım yönüm solum ve sağım sensin..."💙 I Mehmet Akif İNAN I
When they got to my arms, Loria had the audacity to laugh at me. All the servants tittered as she measured my bicep, then held up the measurements for the room to see. “Warrior you are not.” My one eye twitched with annoyance. I was half-tempted to transform into a saber-toothed tiger and roar in Loria’s face. Like a smart warrior, I did what I could in the situation. I stood naked and did nothing. You didn’t mess with middle-aged women holding pins and measuring tapes. The danger was palpable.
...Dün, ABD'ye bu sözlerle yüklenen Tayyip, bugün, ABD'nin Irak'ı kolayca işgal etmesi için Meclis'ten tezkere çıkarmaya kalkmış, başaramayınca, limanlarımızı, kara ve denizyollarımızı, demiryollarımızı ABD'lilerin ulaşımına açmış ve "Kahraman askerlerinizin en az bir kayıpla anavatanlarına dönmeleri için dua ediyorum" diyebilmişti.
Masiyetin mahiyetinde, bilhassa devam ederse, küfür tohumu vardır.
Çünkü o masiyete devam eden ülfet peyda eder. Sonra ona aşık ve müptelâ olur, terkine imkân bulamayacak dereceye gelir. Sonra o masiyetinin ikàba mûcib olmadığını temenniye başlar. Bu hal böylece devam ettikçe, küfür tohumu yeşillenmeye başlar, en nihayet gerek ikabı ve gerek dârü'l-ikabı inkâra sebep olur.
Reklam
Joy swelled through my chest, and I cradled the kitty closer to me. “What makes you so sure Jax will let me keep him if it’s against the rules?” “Hm, maybe because he stares at you twenty-four seven and literally growls like a wild bear whenever I touch you.” Aran rolled his eyes like I was being dumb. “Especially after the attack. Sadie, the man stopped training the other day to give you a fucking bread roll because he said you looked hungry.”
"Geceye benzeyen gençliğim zamanında gözlerim uyumuş idi. Ancak ihtiyarlık sabahıyla uyandım."
She was so cute and little I had to physically stop myself from picking her up and bundling her close. The feel of her frozen body pressed against mine as we’d run through the snow had awoken something in me. She was mine to hold, to care for, to nurture. And I wanted to. There was a burning desire in my gut to take care of her, so she never looked up at me with sightless eyes again. Her scars broke a piece of my heart.
My stomach actually growled with hunger, and my cheeks heated slightly. I wasn’t hungry for food.
" Kıtaları ipek kumaş gibi keser biçerdik. Kelleler damlardı kılıcımızdan. Bir biz vardık cihanda, bir de küffar… Zafer Sabahları kovalayan bozgun akşamları. İhtiyar dev, mazideki ihtişamından utanır oldu. Sonra utanç, unutkanlığa bıraktı yerini, “Ben Avrupa’lıyım” demeğe başladı, “Asya bir cüzzamlılar diyarıdır.” Avrupalı dostları acıyarak baktılar ihtiyara ve kulağına “Hayır delikanlı” diye fısıldadılar, “sen bir az-gelişmişsin.” Ve Hristiyan batının göğsümüze iliştirdiği bu idam yaftasını, bir nişan-ı zişan” gibi gururla benimsedi aydınlarımız."
Bu Ülke
Bu Ülke
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.