İhsan Oktay Onar'ın bu muhteşem kitabında tek eksik olan bir sözlük. Bu kitap kelime dağarcığınızı geliştiriyor...
İhsan bey'in bu kadar kelimeyi nasıl öğrendiğini merak ediyorum doğrusu. Bir elimde kitap, Bir elimde tablet. Tableti sözlük olarak kullanıyorum. Şu an itibari ile 10 sayfalık bir sözlüğüm oldu. Bu sebeple bu kitabı bitirmek öyle
. . .
ŞİİR-MİİR
K/aralamalar
(Not: Mükerrer kayıtlar, sâir hata ve düzenlemeler bir ara yapılacaktır inşallah, diyelim... Bu hususta okurlardan özür dileriz...)
*****
Elbette bu hâlimden o yârin haberi var
Fi’l-kalb mine’l-kalb ile’l-kalb-i sebîl
(Elbet hâlimden sevgilinin haberi vardır,
Çünkü kalpten kalbe giden bir yol vardır.)
Sultan III. Murâd
*****
Sayfa 151 - Zeytinburnu Belediyesi Kültür YayınlarıKitabı okudu
İncelemeye başlamadan önce geçen günlerde bir zavallı çıkmış Türkiye'nin gurur kaynağı, hocaların hocası, Prof. Dr. Halil İnalcık'a dil uzatıyor. Amacı açık; Osmanlı Devleti'ni tarihî gerçeklerine aykırı yüceltmek, Türkiye Cumhuriyeti ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e saldırarak mevki kapmak. -Ne bereketli topraklarımız varmış,
1575'te Sultan III. Murad'ın Eyüp Sultan'da yapılan cülus merasimine katılan Stephan Gerlach padişahı şöyle tasvir ediyor:
"Orta boylu, vücutça pek iri olmayan biri. Kahverengi sakalı ve şahin gagasına benzer bir burnu var."
30 Mayıs’ta Sultan Abdülaziz bir darbeyle tahttan indirilerek, Topkapı Sarayı’na getirildi. Tahta Veliaht V. Murad çıkarıldı. Sultan Abdülaziz, Topkapı Sarayı’nda yaklaşık yarım asır önce katledilen III. Selim’i hatırlayınca naklini istedi. Nakledildiği Feriye Sarayı’nda, 1 Haziran günü bilek damarları kesilmiş olarak ölü bulundu. Onun ölümünün intihar mı yoksa bir tertip sonucu mu olduğu hâlâ tartışılır. Ancak eldeki delillere göre Sultan Abdülaziz öldürülmüştür.