Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sevgi gönülleri okşayan bir Çağlayan, sıcak bir kucak, ılık bir esinti... Tipiyi, soğuğu durduran bir sıcaklıktır sevgi.
Ilık bir esinti, manolya kokuları geliyor...
Reklam
Bir değişik oldu yine şehir Ansızın karardı her yer Denizden bir esinti ılık ılık Sonra çıldırtan bir suskunluk İlk defa olmuyor, biliyorum Yine sen geldin şehrime Yine dert çöktü üstüme.. ...
200 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Hayatın içinden, ılık bir esinti gibi yüreğimize dokunan birbirinden değerli hikayeleri okumanın huzuru içindeyim. Hikayeler bu mecrada okuyucuya sunulup kitaplaştırıldığı içinde ayrıca değerli ve anlamlı. Tanıdığım kişilerin yorumlarını da kitapta görmekten de mutlu oldum.
Hibrit Hikayeler
Hibrit HikayelerHasan Boynukara · Bilge Kültür Sanat · 201811 okunma
“29 Mayıs Salı gününün ilk saatleri... Konstantinopolis, ılık bahar gecesinin içinde kesin bir sessizliğe gömülmüştü. Surdaki Cenevizli nöbetçi, yarısı yıkılmış bir burca yaslanmış, cırcır böceklerinin şarkısını dinliyordu. Birden başka bir ses fark etti. İnilti gibi çıkan bir ses. Gitgide güçlenen bir ses. Kulak kesildi nöbetçi. Tatlı bir esinti, Osmanlı hatlarından gelen sesi yaslandığı burca getirip çarptı. Arapça kelimeleri açıkça duydu nöbetçi. ‘Allahu ekber... Allahu ekber...’ Ses Haliç kıyılarından başlayıp bütün sur boyunca dalga dalga yayılarak Marmara Denizi’ne kadar ulaşıyordu. Nöbetçi silah başına demeye kalmadan, surları, köprüleri, kapıları, sarayları, kiliseleri, evleri ve korku içinde kıvranan halkıyla bütün şehir, o tanıdık gürlemeyle sarsıldı. Mehmed’in dev topları surları dövmeye başlamıştı. Artık cırcır böcekleri susmuştu.”
Sayfa 483 - Everest YayıneviKitabı okudu
Duvar
Hafif bir esinti, bütün sevdiklerini, yitirdiklerini getirmez mi kimi zaman sana da ? Tenini okşayarak ılık ve başıboş sızarlar içine yavaşça. Sen ürperirsin, onlar çoğalırlar. Sonra tüm çoğalanlar seslenirken en derininden, yağmur olur şarkın ve gözlerinden süzülür.
Sayfa 37
Reklam
Kadın yanı başından geçerken adam ılık bir esinti duyuyor. Hemen burnunun ucundan geçiyor kadın. Adam istese kadını koklayabilir. Ve kokluyor. Adam yorgundur.
Her'an bir yerde yaşam ile yarıştayim Durmak mümkün değil,dönüyor dünya Vadiler geçiyorum dağ tepe çevrem Sırtım ,başım dert yüķlenmışim Yollar uzun, yüküm ağır da,ağır Salıveriyorum yokuş aşağı kedimi Uçurumdan yuvarlanan taşlar misali Kayalardan sekiyorum yol engebeli Şelale , şarlaklar 'dan savruluyorum Katrelerim, boynu bükük çiçeklerde Güneşle beraber can buluyor Buharlaşıp semaya YÜKSEL'iyorum Bulutları toplayıp tekrar arza can olmak için Bir emir,bir ılık rüzgar,bir esinti Bir bahar bekliyorum, yem yeşil Rengarenk çiçeklerin üstüne yağmak için Hayatın hiç durmayan akışında Sanat' ı İlahi'nin eşsiz nakışında Yaratan'ın en net gördüğü bakışındayım... Yüksel Ünlü
205 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.