Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Müctehid İmam Ebu Amr Abdu’r-Rahman bin Amr el-Evzai’nin İ’tikadi Görüşleri اعْتِقَادُ أَبِي عَمْرٍو عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَمْرٍو الْأَوْزَاعِيِّ 315 - أَخْبَرَنَا الْحَسَنُ بْنُ عُثْمَانَ , قَالَ: أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَمْدَانَ , قَالَ: حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ مُوسَى , قَالَ: حَدَّثَنَا مُعَاوِيَةُ بْنُ عَمْرٍو , قَالَ: حَدَّثَنَا أَبُو
Enes b. Mâlik (r.a) şöyle demiştir: “İnsan güzel ahlâkı sayesinde çok ibâdet eden biri olmasa da, cennetin ulvi mertebelerine ulaşır. Buna mukabil çok ibâdet eden biri de kötü ahlâkı sebebiyle cehennemin en altına yuvarlanabilir.”
Reklam
Ebu Abdurrahman Avf ibni Malik (Allah Ondan razı olsun)den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir. Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) bir cenaze namazı kıldı onun şöyle dua ettiğini duydum ve ezberledim: “Allah’ım onu bağışla, ona rahmet, et onu azap ve sıkıntılardan koru kusurlarını affet, cennetten nasibini ikram et, gireceği yeri (kabrini) genişlet, su, buz ve kar ile onun günahlarını yıka tertemiz yap, beyaz elbiseyi kirden temizler gibi onu hatalarından temizle, kendi evinden daha hayırlı bir ev, ailesinden daha hayırlı bir aile, eşinden daha hayırlı bir eş, ver onu cennete koy, kabir ve cehennem azabından koru.” İbni Avf diyor ki: Bu güzel duaları duyunca “”keşke ölen ben olaydım” diye içimden geçirdim. (Müslim Cenaiz 85)
Sayfa 400Kitabı okudu
●İmam Mâlik Ebû Mansur'a şöyle demiştir: ■ Sahabeler farklı şehir ve ülkelere dağıldılar. Böylece her toplulukta bir ilim oluştu. Şayet onları tek bir görüş etrafında toplamaya çalışırsan bu defa fitne çıkar.
Sayfa 198Kitabı okudu
Ebû Mâlik Hâris b. Asım Eş'arî'den (radıyallâhu teâlâ anh); demiştir ki: "Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Hazretleri şöyle buyurdu: '(Abdest veya sâir) temizlik imanın yarısıdır.58 «Elhamdülillah» (sözü) mîzânı doldurur. «Sübhanallah velhamdulillah» (sözleri) de göklerle yerin arasını doldurur. Namaz nûrdur. Sadaka59 (imana) burhandır. Sabır (zulümât-ı gam u gussayı gideren) ziyâdır. Kur'an da (hâline göre) ya lehine ya da aleyhine hüccettir. Herkes sabah olunca işine gücüne gider. Ve nefsini (ya Allah'a ya da mâsivallaha) satar da (neticede) ya âzâd ya helâk eder.'
Sayfa 91 - Yirmi üçüncü hadis*
Bedir gazasına katılan sahabilerden İtban ibni Malik (Allah Ondan razı olsun) şöyle demiştir: Ben kavmim Beni Salime namaz kıldırırdım. Benim evimle onlar arasında bir vadi bulunuyordu. Yağmur yağdığı zaman mescide gitmek benim için zorlaşıyordu. Bu yüzden Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem)’e geldim ve şöyle dedim: -Ey Allah’ın Rasulü
Reklam
İmam Malik şöyle demiştir: «العلم الحكمة وهو نور يهدي الله به من يشاء وليس بكثرة المسائل.» İlim hikmettir, o da Allah’ın dilediğine kendisiyle hidayet ettiği bir nurdur; kesreti mesâil (birçok ayrıntıyı bilmek) değildir. (Mirkâtu’l-Mefâtîh, Molla Alî)
İmam Malik (rh.a.) şöyle demiştir: " İlim hikmettir. O da Allah'ın dilediğine kendisiyle hidayet ettiği bir nûrdur; kesret-i mesâil (birçok ayrıntıyı bilmek) değildir." 📗Mirkâtu'l-Mefâtîh / Molla Alî
Edep; Müridin kendi nefsine, ihvanına, mürşidine ve Allah’a karşı uyması gereken kurallardır. Bu kurallara uymak vuslat vesilesidir. Edebe uymayanlar lütuftan mahrum olurlar. Ne güzel söylemiş büyüklerimiz “Edeple gelen lütufla gider” diye. Pirimiz Abdülkadir Geylani Hz.leri “Bir edep için, binlerce derviş feda olsun. Edep gittiğinde onu geri
Said Nursi'nin her suale cevabı varmış(mış).
HER SUALE CEVAP VERMEK, HİÇ KİMSEYE SORU SORMAMAK Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi. Bilmez ki sorsun, bilse sorardı. Atasözü "Herhangi ilme sorulan suale bila-tereddüd derhal cevap verirdi."(1) "Sorulacak suallere cevap vermeye hazır bulunduğu gibi kimseye sual sormayacağını da beyan ederek bu kararda yirmi sene sebat
Sayfa 56 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
Reklam
İbn Vehb "Malik'in şöyle dediğini işittim" demiştir: "İlim talep edenin en temel görevi, vakur, dingin ve huşu sahibi olmasıdır. İlim, kendisinin güzelliğinden nasiplenmiş in- sana bir ihsandır; Allah'ın verdiği paydır. Kişinin hayra muvaf- fak kılınması onun bahtiyarlığındandır."
İbn Vehb şöyle demiştir: "Malik'in (ders verirken) kullandığı 'la edri: bilmiyorum' kelimesiyle not levhalarımı doldurmak isteseydim doldurabilirdim. " Zehebi, Siyeru A'lâmi'n-Nübelâ,
...Mâlik ibni Dinar şöyle demiştir: "Siz, işlediğiniz günahlara rağmen, yağmur yağması için yaptığınız duânın kabul edilmesini bekliyorsunuz. Bense, bu hâlimize göre, başımıza taş ve tufan yağmasından korkuyorum." Çünkü vaktiyle bir kavim (Ad kavmi) de küfür ve günahlarına rağmen Kâbe'ye gidip yağmur istemişlerdir. Fakat, onların üzerine yağmur yerine taş ve tufan yağmıştır.
406 öğeden 391 ile 405 arasındakiler gösteriliyor.