Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
96 syf.
10/10 puan verdi
Platon tarafından Sokrates'in ölümünden sonra yazıya aktarılan; Sokrates'in tarihi savunması, evrensel ve her daim güncelliğini koruyan bir metin. Hiçbir zaman bitmeyen güç çekişmelerine güzel bir örnek. Sokrates, deneyimleri sonucunda, işlerini en iyi yapan zanaatkârların, sanatçıların ve en bilge görünen insanların bile, kibirlerine yenik düşerek, bilgeliklerini gölgede bıraktıkları sonucuna varır ve gidilmesi gereken tek doğru yolun, gerçek bilgi ve erdem olduğunu işaret eder. Sokrates, yeni yeni tanrılar icat etmekle, var olan tanrılara inanmamakla ve gençleri yozlaştırmakla itham edilir. Oysa onun derdi sadece öğrenmek ve öğretmekti. Ben, ben, ben demekten öteye geçemeyen; egosundan burnunun ucunu göremeyen, iftiralarla kendisine cephe alan, kendisini itibarsızlaştırmaya çalışan ve site halkını galeyana getirenlere inat, bildiğinden saşmaz Sokrates. Herkes kendine yakışanı yapar diyerek devam eder yoluna. Elbette çok düşman kazanır o kadar ki, hakkındaki asılsız ithamlar artarak devam eder. Çünkü "hiçbir başarı cezasız kalmaz." Peki tüm bunlar umrunda mıydı Sokrates'in, elbette değildi; O gerçek bilgeliğin peşindeydi ve bunu öğretmeye devam etti yaşadığı müddetçe. Orada olsaydım Sokrates'e şöyle söylerdim: Savunma yapmana gerek yok Sokrates çünkü seni zaten yargılamadan infaz edecekler, senin hakkındaki asılsız iftiralara sorgulamadan inanan insanlar onlar. O da muhtemelen beni dinlemez savunmasını yapar, bildiklerini öğretmeye devam ederdi. İşte bu yüzden birileri yalnızca birileriyken, o Sokrates! :) Kitap hakkındaki daha detaylı yorumumu dinlemek isterseniz: youtu.be/MgRgm4A4fl4
Sokrates'in Savunması
Sokrates'in SavunmasıPlaton (Eflatun) · Sentez Yayınları · 201653bin okunma
60 syf.
8/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
Bugün biten ikinci kitap. İkisi de birbirinden güzel, anlamlı, hafızama her yönüyle kazınan eserler... Bir adadan bahsedildiğini zannederek başladım okumaya, ancak anlatılan bir adamın öyküsüymüş meğer; yanılmışım. Kralın kapısına gelip bir tekne isteyen, nedeni sorulunca da 'bilinmeyen ada' aradığını söyleyen ve denizcilikle alakası olmayan bir adamın öyküsünü okuyoruz bu kez. Bir temizlikçinin de katılmasıyla iki kişi oluveriyorlar. Adayı ararken, kendisini de aramaya başlıyor adam. Belki de baştan beri aradığı budur adamın.. Herkesin 'bilinmeyen ada' kalmadı demesine inat, kraldan kaptığı karavelayı hiç düşünmeden karar kapısından çıkıp kendisi ile bilinmeze giden temizlikçi kadın ile yaşanabilir bir yere çeviriyor adam. Artık tek başına olmadığını bilerek açılıyor denize ve aramaya başlıyor bilinmeyen adayı. Yine bir ülke ismine, kişi ismine rastlamıyoruz ve yine virgüllerle bölünen diyaloglar okuyoruz ama yine bunu çok seviyoruz. Nasıl sevmeyelim böyle güzel yazılırsa bir kitap! Okuyoruz, kapatıyoruz kapağını kitabın ama yine de düşünmeden edemiyoruz; acaba adayı buldular mı? Kadın ve adama ne oldu? Karar kapısından çıkmakla ne kazandı kadın ya da neyi kaybetti bilmeden? Bilinmeyen ada var mıydı gerçekten? Yoksa sadece gerçeklerden kaçmak için bir neden miydi bilinmeyen adayı aramak? Beğenerek, bitmesin isteyerek okunmalı. Çünkü bunu hak ediyor bu güzel eser...
Bilinmeyen Adanın Öyküsü
Bilinmeyen Adanın ÖyküsüJosé Saramago · Kırmızıkedi Yayınevi · 200923,3bin okunma
Reklam
Hayat bitti dediğin yerden yeniden başlayabilmektir... (Sen yeniden başla hayata inat) G.Y.M.S Medine Serçe
106 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
"İlkbaharda uçuşan kavak pamuğu..."
Hoş geldin dünyama
Sevgi Soysal
Sevgi Soysal
, hoş geldin. Seni tanıdığıma çok memnun oldum. Bu 1k bana çok şeyler kazandırdı biliyor musun? İşte onlardan biri de sensin Sevgi Soysal...
Tante Rosa
Tante Rosa
'yı okurken seni merak etmemek haksızlık olurdu. Meğer ne çok çekmişsin. O kısacık ömrüne ne çileler sığdırmışsın. 40 yaşında meme kanserinden ölmek! Nasıl bir haksızlıktır!
Tante Rosa
Tante RosaSevgi Soysal · İletişim Yayınları · 20193,947 okunma
Günaydınnn :)
Her sabah bir çocuk uyanır içimde. Her şeye inat gülümseyerek…
SENİ SEVMEK BENİM FİKRİM DEĞİLDİ !
Seni sevmek benim fikrim değildi! Yarım kalan herşeyime inat mı bu güzelliğin... Yarım bırakamadığım gözlerin mi adın! Savrulmuş yapraklar gibi ... dallarından kurumuşum Yalnızlık beni adımla mı yoğuruyorsun? Korkakların arasında neden bu kadar ayrıyım! Gölgeler kadar değişmez... Ve gölgen kadar karayım! Sayfa 54 - CİNİUS
Reklam
''Kibir ve inat, bir kişinin kendini önce mükemmel görmesini sonra da sonunu oluşturur.."
Lev Tolstoy
Lev Tolstoy
408 syf.
8/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Madeline Miller - Ben Kirke İncelemesi
> Uzun bir aradan sonra, yine bir inceleme ile merhaba demek isterim siz sevgili okurlara. Tabi beni bilen ve tanıyanlarınızın, bu satırları okumaya başlamadan önce, incelemenin uzunluğuna bakacağına da adım gibi eminim. Artık kalemin ve hayalimin gücü ne verdiyse diyelim ve yavaş yavaş konuya girelim derim. Bugün
Ben, Kirke
Ben, KirkeMadeline Miller · İthaki Yayınları · 202134bin okunma
288 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Mor Yıllar...
Renklerin Moru Alice Walker’ın 1983 yılında yazdığı Pulitzer ödülü kazanmış önemini her daim koruyan, müthiş dokunaklı bir roman. Broadway müzikaline adapte edilmiş, 1985 yılında bizde Mor Yıllar adıyla asıl adı ise 𝐓𝐡𝐞 𝐂𝐨𝐥𝐨𝐫 𝐏𝐮𝐫𝐩𝐥𝐞 orijinal adıyla filme çevrilmiş, Steven Spielberg ise yönetmenliğini yapmıştır. Yıllar yıllar önce ilk
Renklerden Moru
Renklerden MoruAlice Walker · Doğan Yayınları · 2019700 okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Yapay Dünya Kolonisi - Umut ORHAN
Hep merak ediyoruz, "İnsansız dünya nasıldı," diye. Peki şunu hiç düşündünüz mü: Dünyasız insan nasıl olurdu? Kulağa garip geliyor değil mi? Gelmesin! Ona doğru sürükleniyoruz çünkü! Dünyada yaşam milyonlarca yıl önce başladı ve insan dünyaya geldi... Milyonlarca yıldır varlığına devam eden birçok canlı bir bir yok olmaya başladı.
Yapay Dünya Kolonisi
Yapay Dünya KolonisiUmut Orhan · İskenderiye Kitap · 202193 okunma
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.