Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eski Ahit ve daha sonraki gelenekte Tanrı insanın özgürleşmesine izin verir, ona insan yaşamının amacını, hangi yolla bu amaca ulaşabileceğini vahiy eder. Ancak onu hangi yolu takip edeceği konusunda zorlamaz. Bir sonraki bölümde göstermeye çalışacağım gibi, insanoğlunun gelişiminin en üstün normunun özgürlük olduğu bir dini sistemde bunun aksinin olması neredeyse mümkün olmazdı. Kendi doğası gereğince putperestlik itaatkarlığı, Tanrı’ya ibadet etmek ise bağımsızlığı gerektirmektedir.
"İnsan doğası" diye bir şey yoktur. İnsan kendini nasıl yapıyorsa öyledir"
Reklam
"Sevgili dostum, hayat, insan aklının düşünebileceğinden çok daha gariptir. İnsan, gerçekte sıradan denen şeyleri çoğu zaman hayal bile edemez. Eğer şu pencereden el ele uçup, bu büyük şehrin üzerinde dolaşarak çatıları hafifçe kaldırıp aşağıda olan garipliklere, sıra dışı tesadüflere, planlara, niyetlere ve nesilden nesile süren olaylar zincirine bakabilseydik, aslında doğası gereği sıradan ve önceden tahmin edilebilir olan insan ürünü eserlerinin hepsi, yarasız ve donuk bir hal alırdı."
"Zaman ve mekâna göre insanlar bu derece farklı olabiliyorlarsa, toplumdan topluma değişebiliyorlarsa, insan doğası, tarihin ve kültürün tek başlarına biçim verebildiği esnek bir ilk özdekti sadece. Üstelik insan doğası fikri, toplumsal değişime karşı çıkarılmak üzere muhafazakârlık tarafından donduruldukça, ilerleme idelojisi, ancak insan doğası diye bir şey yoksa insanın değişebileceği sonucuna vardı.."
“insanın doğası zayıf olduğu için size göre her insan yanlışlar yapmıştır.”
İthaki yayınevi
Reklam
Bir toplum durmaksızın kendini üretir, çünkü durmaksızın kendini yok eder.
Eski Ahit ve sonrası gelenekte Tanrı insanın özgürleşmesine izin verir, ona insan yaşamının amacını, hangi hangi yolla bu amaca ulaşabileceğini vahiy eder. Ancak onun hangi yolu takip edeceği konusunda zorlamaz. .... , insanoğlunun gelişiminin en üstün normunun özgürlük olduğu bir dini sistemde bunun aksinin olması neredeyse mümkün olmazdı. Kendi doğası gereğince putperestlik itaatkarlığı, Tanrı'ya ibadet etmek ise bağımsızlığı gerektirmektedir.
313 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Özgür değiliz. Her yerde, her şeyde bir sistem var ve biz bu sistemin tutsağı olacağız. Daima. Sistemsizlikte de bir sistem, özgürlükte de bir kısıtlama var. Bizim yapabileceğimiz şey, hapishanin duvarlarını biraz daha genişletmek. Şanslıysak ve yapma gücümüz varsa. Mülksüzler, özgürlük ve sistemi bu yönde çok güzel açıklayan bir kitap. Zıt
Mülksüzler
MülksüzlerUrsula K. Le Guin · Metis Yayınları · 202112,4bin okunma
İnsanların ne yaptıklarını,nasıl çalıştıklarını,her gün aralarında gezip gördükten sonra kendimle daha barışık hale geldim. Çünkü her şeyi kendimizle ,kendimizi de herkesle karşılaştıracak şekilde yaratılmışız bir kere,bundan dolayı mutluluk ve hüznümüz bağlı olduğumuz şeylerden etkileniyor kuşkusuz, bu durumda en tehlikeli şey de yalnızlık. Doğası gereği kendini aşmaya zorlanan,edebiyatın fantastik imgeleriyle beslenen hayal gücümüz,kendimizin en aşağıda bulunduğu bir dizi varlığı sıraya sokuyor,dışımızdaki her şey daha güzel,bizden başka herkes daha mükemmelmiş gibi görünüyor. Ve bu çok doğal bir akış içinde gerçekleşiyor. Bazı şeylerin bizde eksik olduğunu çok sık duyumsuyoruz,eksikliğini duyduğumuz şey de çoğunlukla bir başkasında varmış gibi geliyor bize,sahip olduklarımızın yanı sıra yüceltilen bir parça gönül huzurunu bile ona layık görüyoruz. Böylece şanslı kişinin, yani bizim hayal ürünümüz olan kişinin hiçbir eksiği kalmıyor. Oysa bütün zafiyetlerimiz ve derterimizle yolumuzdan sapmadan çalışmaya devam etsek,başkalarının yelkenleri ve kürekleriyle ilerlediği yolda biz dolaşıp zikzaklar çizdiğimiz halde öne geçtiğimizi sıklıkla göreceğiz ve elbette insan bunu ancak başkalarıyla aynı konuma gelince veya onların önüne geçince anlayabiliyor.
Reklam
Yetişkin sapiens gözyaşlarını tutabilir, kahkasına engel olabilir , fakat gülüşün ve ağlamanın yoğunluğunu içinde yaşamaktan geri kalmaz.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.