Baba-oğul ilişkisinin öyküsü. Sadece baba oğulu değil: Doğuyu Batıyla, bireyi toplumla, özneyi nesneyle, kadını erkekle, efsaneyi gerçekle, geleneği modernle karşı karşıya getirir. Felsefi acıyla cinsel arzunun iç içe geçtiği bir sentez Kırmızı Saçlı Kadın. Babanın oğula oğulun babaya hissettiği, hissetmeyi içsel bir gereklilik olarak duyumsadığı itaat, kıskançlık, korku, öfke, suçluluk gibi birçok duygunun yüzyıllar içinde değişmeden geldiğini, yaşamda yerini bulduğunu anlatıyor yazar. Efsaneler ile hayat arasındaki garip yakınlık. Kitabın adını Oidipus ve Rüstem ile Sührab masallarında adı az geçen, önemsenmeyen İokaste ve Tahmine’ye bir gönderme olarak “anne(kadın)” figürüne ilgi çekerek Kırmızı Saçlı Kadın koymuş Orhan Pamuk.