başım bir istilâ mezarlığıdır
Yalnızlığımın yalnız bana zararı dokundu..
...ilgi göstereceğim, ilgi! Bana eski durumum bağışlanırsa, evi saksılarla dolduracağım ve böceklerin evi istila etmesi pahasına, yerlerin ıslanması pahasına onlara bakacağım. Tabiatı seveceğim, insanları seveceğim, yurduma yararlı olmaya çalışacağım, hiçbir düzene karşı çıkmayacağım. Herkese güleryüz göstereceğim, eleneceğim, çocuk yetiştireceğim, onların altını değiştireceğim, gece uyutmak için sabırla masal anlatacağım, dedikoduları dinleyeceğim, ilgi göstereceğim, ilgi! Ben! diye bağırdım bütün gücümle. Sonra adımı tekrarladım birkaç kere....Düşüncelerimin doğruluğunu ölçmekten yoksun kaldım artık. Kimsenin gözünde, anlattıklarımın yansımasını göremiyorum, artık? Her şeyi unutuyorum, noktalamayı bile? Ünlem işaretinin nerede kullanılacağını bilmiyorum? Üstelik ne ıstırap çekmeyi ne de gerçekten korkuyu öğrenebildim (ya da öğrenemedim). Hangi sözü kullanacağımı bilmiyorum. Yalnızlığımın yalnız bana zararı dokundu.(İşte, bir cümlede iki kere yalnız' kelimesi kullandım.) Yenildiğimi kabul ediyorum? Gizli mezhep kuvvetlerinin geri çekilmesini istiyorum. Burada konserve yemekten ve kitap okuyamamaktan bıktım. Söz veriyorum: Bana eski durumum bağışlanırsa, ...
Reklam
Bebekler
Çehreleri bir istila yeridir Efsununu yitirirler baharın Zaman, ateş gibi yakar, eritir Esiri olurlar bir sonbaharın Yüzüne gülen yok ihtiyarların Kıvrılan ayaklar, titreyen eller Bir ömrü bitişe sürüklemekte Gün batışı gibi sönen hayaller Her lahza ölümü körüklemekte Bazen rüzgâr gibi hızlı Bazen sular gibi nazlı Hayaller: peşinden koşturan peri Hayaller: hayatın umut evleri ...
Sayfa 127 - TimaşKitabı okudu
"Büyük kararlardan sonra , ruhları istila eden o gitme duygusu, o heyecan, o korku, o vazgeçme acısı ,tutunmaya çalıştığımız aşkın birdenbire baş aşağı gelişi, o hiçbir şeye inanamamak azabı, iyilikle kötülük, muhabbetle nefret, isyanla tevekkül, kalmak ile gitmek arasında çırpınan kalbim evet bütün tereddütleri bitirdim."
Bilmem gecenin durumuna hiç dikkat buyurulmuş mudur? Bir kere yeryüzüne o karanlık çöker, bir kere odanın kapısı, penceresi kapanır da yalnızlığın vahşeti düşünceyi ve kalbi istila etti mi dünya ile yokluğun hiç farkı kalmaz.
Mustafa Kemal
"Bizim istediğimiz şey, bugüne kadar hakkından mahrum yaşatılan, varlığına önem verilmeyen milletin hayata, refaha hak kazanmış bir kuvvet olduğunu anlatmaktır...Milleti hâlâ kendi kafalarının keyfine göre idare etmeye kalkışan kuvvetler artık birer beladır. Bela çekmeye de bu milletin artık tahammülü kalmamıştır. Dünya, milletimizin hayatına ya saygı gösterip tastik edecektir ya da toprağımızı son insanımızın kanıyla suladıktan sonra bütün bir milletin cenazesi üstünde çirkin istila hırsını tatmin etmek mecburiyetinde kalacaktır."
Sayfa 308
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.