Bakın kardeşim: Ben ilk kitabım olan "Bir Sancının Panoraması" kitabını çıkarırken,kimseye yalakalık yapmadım,çiçek böcek edebiyatı yapmadım,"şair ve yazarların arasına katıl,Beyoğlu'nda Taksim'de takıldıkları mekanlar var,üç beş şirinlik yap,çevre edin biraz,gurur gurur diye diye öleceksin,kitabın da basılmayacak" diyenlere pabuç bırakmadım,kimseye soytarılık yapmadım,onun için kimseye de eyvallahım yok,tanımadığım kaç kişi,merhabam bile olmayan kaç kişi,"kitabını hediye edersin artık,adresim şu bu" diye mesaj atıyor,ulan siz salak mısınız,karikatür karakteri misiniz,bu bir kamera şakası mı?!
Benim öz kardeşim,"bu senin emeğin,geceni gündüzüne kattın,yıllarca inat ettin,uğraştın,başardın diyip zorla parayla alıyorken,siz kimsiniz de bu rahatlığı kendinizde buluyorsunuz?!
Ben hediye edilmesini uygun gördüğüm kişilere zaten hediye ettim,nitelikli okuyucunun parası yoktur,hediye teklifimi yineler hediye ederim,üç beş kurusun peşine düşecek adam değiliz,yoksulluk da gördük!Ama kime ne kadar hangi şartlarda hediye edeceğime ben karar veririm.
Kitabımı ücretsiz basan yayınevi,taş mı yesin ulan aç gözlü yamyamlar!
Kimseyi kırmıyoruz diye bokunu çıkartmayın!
Okumazsaniz da okumayın! Size tutunup kitap çıkarmadık,bir okuyucu eksilse de ölmeyiz!
Size şirinlik yapacağıma,kitabım okunmasın daha iyi!
Herkes ayağını denk alsın!