Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Açelya 1.
( Derin daktilonun başında yazmaktadır. Açelya’nın sesi fonda duyulur, Derin kahvesini içer. ) AÇELYA – Ne yazıyorsun aşkım?. DERİN – Seni… AÇELYA – Ama ben buradayım, arkanda… DERİN – Evet biliyorum, hissediyorum. AÇELYA – Yazma, dön bana… ( Derin arkasına döner, göremeyince daktilonun başına döner… ) DERİN – Bak yoksun işte, susuyorsun,
Kader
( Adam koltukta yatmaktadır. Elinde ısırılmış elma vardır, elinden kaymış düşmüştür. Etraf dağınık, kağıtlar etrafa saçılmıştır. Kapı çalar, adam dayanamaz kapıyı açmaya gider. ) ADAM – Ben sana kaç sefer diyeceğim Azray?. ( Şaşkın ) Siz kimsiniz?. KADIN – Özür dilerim, apartman ışığına basacaktım ama sizin zile basmış oldum. ADAM – Önemli
Reklam
1210 syf.
·
Puan vermedi
(Bu oldukça uzun bir hikayedir.. Pardon, incelemedir. Hazır mısınız? :) Durun!! Durun!! Kalkmış olamaz tren… Anlatacağım neden geç kaldığımı.. Yıldızlı gözlerimde neden bunca isin, yorgunluğun düştüğünü.. Bu pespaye halimi, bu yaralarımı, bırakın şu trenin kolunu tutacak mecali, tüm o yolları aşıp nasıl geldiğimi.. ... Trene bindim, Ülkeme
Bir Yazarın Günlüğü
Bir Yazarın GünlüğüFyodor Dostoyevski · Yapı Kredi Yayınları · 2005476 okunma
İyi de siz kimsiniz kardeşim??
"Bu beyler ve ben sizin davanızda tamamen önemsiz kişileriz, hatta sizinle ilgili hiçbir şey bilmiyoruz, üzerimizde en doğru üniformalar olsaydı da sizin durumunuz bundan daha kötü olamazdı. Size dava edildiğinizi söyleyemem, ya da fazlasını, sizin o kişi olup olmadığınızı bilmiyorum."
64 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Oh be diyorum Ziya Gökalp, Nihal Atsız gibi büyük ustaların eserlerini okurken. O kadar rahatlatıyor, o kadar sinirimi alıyor ki bu gibi insanların yazıları. Gene öyle bir kitapla karşı karşıyayız. Eserimiz 1976 yılına ait aslında basım olarak ve 1918’de yazılmış Yeni Mecmua neşri esas alınarak hazırlanıyor. Yani orijinal dilinde değiştirilmeden
Yeni Hayat Doğru Yol
Yeni Hayat Doğru YolZiya Gökalp · Elips Kitap · 200657 okunma
MAVİ SİNEKÇİL KUŞU Bir Yılbaşı sabahı dostum Sherlock Holmes’u ziyarete gitmiştim. Yanı başında piposu ile kanepeye uzanmıştı. Üzerinde ropdöşambr vardı. Yanında duran bir yığın buruşmuş gazetenin hepsinin okunduğu belli oluyordu. Gözüme bir şapka çarptı. Kanepenin yanında bir sandalye bulunuyordu. Sandalyenin arkasına bir şapka konmuştu. Bu,
Reklam
Lütfen herkes sonuna kadar okusun!
Bakın kardeşim: Ben ilk kitabım olan "Bir Sancının Panoraması" kitabını çıkarırken,kimseye yalakalık yapmadım,çiçek böcek edebiyatı yapmadım,"şair ve yazarların arasına katıl,Beyoğlu'nda Taksim'de takıldıkları mekanlar var,üç beş şirinlik yap,çevre edin biraz,gurur gurur diye diye öleceksin,kitabın da basılmayacak" diyenlere pabuç bırakmadım,kimseye soytarılık yapmadım,onun için kimseye de eyvallahım yok,tanımadığım kaç kişi,merhabam bile olmayan kaç kişi,"kitabını hediye edersin artık,adresim şu bu" diye mesaj atıyor,ulan siz salak mısınız,karikatür karakteri misiniz,bu bir kamera şakası mı?! Benim öz kardeşim,"bu senin emeğin,geceni gündüzüne kattın,yıllarca inat ettin,uğraştın,başardın diyip zorla parayla alıyorken,siz kimsiniz de bu rahatlığı kendinizde buluyorsunuz?! Ben hediye edilmesini uygun gördüğüm kişilere zaten hediye ettim,nitelikli okuyucunun parası yoktur,hediye teklifimi yineler hediye ederim,üç beş kurusun peşine düşecek adam değiliz,yoksulluk da gördük!Ama kime ne kadar hangi şartlarda hediye edeceğime ben karar veririm. Kitabımı ücretsiz basan yayınevi,taş mı yesin ulan aç gözlü yamyamlar! Kimseyi kırmıyoruz diye bokunu çıkartmayın! Okumazsaniz da okumayın! Size tutunup kitap çıkarmadık,bir okuyucu eksilse de ölmeyiz! Size şirinlik yapacağıma,kitabım okunmasın daha iyi! Herkes ayağını denk alsın!
ne leyla ne şirin ne aslı gerçek efsane zehra'nin öyküsüdür
Dinimizin koruyucusu Şeyhimizin (Yüce Tanrı ondan razı olsun) yazdığına göre, çok önceleri, serveti ve orduları dillere destan bir kral varmış. Bu kralın hem güzellikleri hem hünerleri birbirinden üstün yedi de km varmış. Bu kızlar, aralarına hiç erkek çocuk karışmadan birbiri ardından doğmuşlar. O zamanların güçlü kralları, hükümdarları bu kızlar
Gürültüde aşağıya çekilmek
Bir kasaba kahvesi gevşekliğiyle ve tıpkı oradaki gururlu erkek cahilliyle karşına geçerler. Her şeyi bilirmiş, her şeyi görmüş geçirmiş gibidirler. Bir ağızdan konuşurlar ve sana, "Olmamış," derler. Sen ağzınla tuttuğun kuş hâlâ dişlerinin arasında, gözlerin fincan gibi olmuş öylece durursun. "Siz ne yaptınız ki bugüne kadar?"
Bir şehidin, lâl olmuş ümmete mektubu!
Ben gidiyorum; doğduğumda nikâhlandığım ve son nefes diye zaman tayin ettiğim buluşmaya gidiyorum. Korkmuyorum. Ardımda pişmanlıklarım var ama üzgün değilim. Kırgınım. Sözünü unutanlara, kardeşinin elini tutmayanlara, düşeni kaldırmayanlara, Allah için gözyaşlarını sakınanlara, resimlerimizi "layk" için kullanıp gördüklerini yaşanmamış
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.