Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
gerçekten aşk üze- rine yazılan kitapların sayısı pek o kadar fazla değildir. Günü- müzdekiler öğretici amaç gütmekte, eski Sanskrit edebiyatı ve Ovidus'un aşk kitapları ise aşkı daha çok “cinsiyet" yönünden ele alarak cinsel birleşmenin tekniğini ve sapıklıklarını anlatmak- tadır. Öbür eski eserler, bugünkü aşk kavramının dışında katan aşkı, var olan, gerçek bir olay diye ele almazlar. Bütün eski yazarlar arasında aşk üzerine görüşleri günümü ze en yakın olan Eflatun da kadınları aşk kavramının dışında bı- rakır. Eski çağlarda kadınla ilgili aşk görüşleri fuhuş, zina ve ho- moseksüellikle yanyana konulduğunda, tarih öncesi aşk kavramı daha iyi anlaşılır. "Kadına bu kadar çok değer verilmesi- nin nedeni onu ele geçirmekte çekilen güçlüğün psikolojik bir et- kisidir. " der Bertrand Russell; “Bir kadını elde etmekte güçlük çekmeyen bir erkeğin duyguları, romantik aşk biçimine girmez. Orta çağda, görülen romantik aşk, âşığın cinsel birleşmeyi bu ya da şu şekiide gerçekleştireceği kadınlara değil, âşığın aşamaya- cağı, ahlâk ve gelenek gibi engellerle ayrı düştüğü soylu kadın- lara yönelmişti."
Sayfa 12
Yaşamak bir sanattır. Düşünce ve duyguların körlenmesini; ne beklediğini kesin olarak bilmek merakına kapılmadan, beklemeye alışmayı gerektirir.
Sayfa 58
Reklam
“Kadınların esrarengiz olmasından yakınıp durur, ne istediklerini hiç anlamayız. İlişkilerimizi mahvederiz çünkü kendimizi, kadınları çözmenin çok zor olduğuna ikna ederiz. Ama asıl sorun bizde. Bir şey hissetmememiz, ağlamamamız, kendimizi ifade etmememiz gerektiğini düşünüyoruz. İlişkilerde duygusal yükün tamamını kadınlara yüklüyor, onlar bize sırtlarını dönünce de ne olup bittiğini anlamıyoruz.”
Kadınlara kıyasla erkekler klişelerin aksine aşk itirafinda bulunmakta istatiksel olarak daha aceleciydiler...
"Bizim hikayemizde diğer kadınlara yer yok. Bana o kadını anlat.” “O kadını anlatmam için biradan fazlası gerekir morukcum.”
İkilem
Güzel kadınlara kederli şarkılar söyletmeyin Birbirini çoğaltıyor üç acı Kadın, güzellik ve şarkı... Kederli şarkıları güzel kadınlara söyletin Birbirini bütünlüyor üç acı Kadın, güzellik ve şarkı...
Reklam
Hz. Muhammed’in(sav) ordusuna emirleri
Allah yolunda, Allah adıyla savaşın! Verdiğiniz sözden caymayın! Çocukları öldürmeyin! Kiliselerde ibadet edenlere dokunmayın! Güçten düşmüş yaşlılara ve kadınlara ilişmeyin! Ağaç yakmayın, ev yıkmayın!
Sayfa 707
İşte erkekler! derdi, asla memnun değildirler, artık sevmemek isterlerse bütün düşüşün, bıkkınlığın suçlarını kadınlara yüklemek için çare bulduktan sonra sevmemek suçunu da onlara bırakmak için zavallıları aşağılayacak şeyler ararlar.
Kocam böyle sürtükler tarafından arzulanıp kapışılmazsa çekiciliğini tamamen kaybetmiş demektir. Onu kıskanmıyorum. Tam tersi, tahrik oluyorum. Arada bir üstümü çıkarıp çırılçıplak kocama yanaşıyor, bacaklarımı açıp bana o kadınlara yaptıklarının aynısını yapmasını söylüyorum. Hatta bazen onlarla yaptıklarını benimle sevişirken anlatmasını istiyor, ardından da defalarca geliyorum.” Jacob, “Bunlar Marianne’ın fantezileri,” dese de pek inandırıcı değil. “Hep böyle şeyler uydurur. Geçenlerde de Lozan’daki bir swing kulübüne gitmek isteyip istemediğimi sormuştu.”
Bir yerde okumuştum.
Erkekler tarlada güçlüdür, kadınlar ise yatakta. Sen hiç, 'Bu gece başım ağrıyor. Sevişmek iste­miyorum' diyen bir erkek gördün mü? Göremezsin, çünkü bu söz kadınlara aittir. Bu sözler kadının erkek üzerindeki hakimiyetidir. Yatakta erkek üzerinde bu şekilde hakimiyet kuran bir kadın, o erkeğin önceki kadından olan çocukları­na karşı da aslında hakimiyet kurmuş oluyor. Diri ve güzel göğüslere sahip bir kadınla, bir erkek evlat olarak ben ke­sinlikle aşık atamam. Bilirim ki, o kadın her zaman galip gelecektir.
Sayfa 27 - Alfa Yayınları, 13.Basım: Nisan 2012Kitabı okuyor
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.