Nefret Oyunu
Nefret Oyunu; aynı şirkette çalışan iki baş asistanın oynadığı oyunlardan herhangi biri zira o kadar çok oyun oynuyorlar ki her birini kitaba başlık yapamazlardı. Doğal olarak içeriğimiz onların kavgaları, hayatları, aralarında çekim ile ilerliyor. Çok kitap okuyan, çok romantik komedi okuyan kişilerin daha arka kapak yazasından neyin ne olduğunu anlayacağı kitaplardan biri. Bahsettiğim de tam olarak buydu. Yormuyor sizi, eğlendiriyor, güldürüyor. Elinize ne zaman alsanız hatırlayabiliyorsunuz. Aşırı karakter karmaşası yok. Kaba tabirler çerezlik bile denebilir. Kendi kulvarında harika diyemem ama benim için zamanlaması doğruydu.
Eleştiri noktasında ise aynı tarz yazımlar arasında ayrılacağı bir nokta, kendine has bir özelliği yok. Çok tahmin edilebilirdi bana kalırsa. Ayrıca ben sonunda iki karakter arasındaki ilişkinin gidişatından çok iş mülakatını merak etmiştim. Benim gibi baygın romantizim sevmeyenler oraya takılırdı bence
Şans verilebilir bir kitap mı, evet.
Okumalı mıyız, neden olmasın.
Görürsek alalım mı, ucuz ise tabii ki
Herkese keyifli okumalar dilerim. 
Sally Thorne
"Değerlerimizle şekillenmesi gereken amel boyutumuz fakirleştikçe, zaaflarımız azgınlaşmakta, kontrol dışı, hikmetsiz, samimiyetten uzak, mekanik ve ruhsuz bir diyalog karmaşası yaşanmaktadır."
Sayfa 46Kitabı okudu
Etkileyici bir romandı
Osman
Nişantaşı’ndaki zengin, saygın ailelerinden babası üniversite de profesör olan biri Osman Koryürek. Roman Osman’ın yaşadığı inişli çıkışı; histerik, korku, çaresizlik, bazen gösteriş takıntısıyla dolu olan hayat hikayesini anlatıyor.
Tam bir dibe vuruş hikayesi gibi yorumlar okudum burada aslında öyle. Fakat bir yandan da asla öyle değil; Osman’ın günlüklerinde heyecan, coşku, arkadaşlık ve hatta aşk da var. Kapak kızı olmasına rağmen deli dolu bir aşk.
Güzel duyguların nasıl zaman içinde yitip gidebileceklerini okuyoruz. Yeşil peri gecesini okurken Osman’a çok kızmıştım, çok sinirlenmiştim şimdi bakıyorum da o da yalnız ve çaresizmiş.
Osman hakkında söyleyecek çok cümlem var fakat hiçbiri romanın bana verdiği romanın hissini aktarmama yetmez. O kadar etkili ve duygu yüklü anlatılmaz kısacık bir şekilde.
Kitabın son sayfasında çok sevdiğim ara ara görüştüğüm biri ölmüş gibi hissettim. O yüzden okuyun bence; yitirip gidilse de bıraktıkları benimle.
Osman’ın korkuları, kendini kandırması, kendi dünyasından bir adım uzaklaşmaya cesaret edememesi, o kırılganlığı, naifliği ile etkileyici bir karakter. Kitabın adını alması gerektirecek kadar.
Hayatında yolunda giden durumları bozarken çok cesur geldi bana. Orada bir duygu karmaşası yaşadım. Hep geçmişe bakması kendini hiç iyileştirmek istememesi onu hızla dibe çekti bence.
*spoiler*
Şebneme ne oldu bilmiyoruz? Bu çok üzücü işte #osman #ayfertunç #yeşilperigecesi 
Ayfer Tunç 
Osman
