Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir noksanlık vardı. Hiçbir insanın algılamadığı, bakmadığı, duymadığı bir boşluk vardı.
İsa’yı “Günahkarlarla oturuyor.” diye ferisiler kınayınca; İsa onlara “Bir çobanın 100 koyunu olsa ve içinden biri kaybolsa; çoban 99 koyunu bırakıp, o 1 koyunu aramaz mı?” diye sordu. “Arar.” diye cevap verdiler. “İşte yüce Tanrı’da O çoban gibi, 99 kaybolmamış koyunu değilde o 1 kaybolmuş koyunu bulunca sevinir.” dedi. Matta 18:12-14 / Luka 15:2-7 (Manen aktarıldı.) Teslimiyetin olmuşluğundan ziyade kayboluşun ölmüşlüğünden bahseder kutsal söz. Arayışın, kayboluşun, sorgulayışın cehennemidir bu. Ve Baba Tanrı, renkler içindeki renksizi bulunca sevinir. Çünkü kaybolmuştur ve kayboluş bulunuş rabbı ile taçlanmıştır. Nihayetinde bulanda O’dur bulunan da... Cenin NEBULASI
Reklam
"Bir son noktanın konması için tümümüzün yaşam öykümüzün özü olan yasaya uyması, yazgısını kavrayıp anlatması lazım."
Bu kayboluş üzerine hayal kurulabilir. Ya, erkek kadını tutmayı bilemedi, cemaat başladığı gibi rastlantısal şekilde sona erdi; ya da kadın görevini tamamladı, daha aşk ortaya çıkmadan, erkeğe, kayıp bir aşkın hatırasını bırakarak, onu sandığından daha köklü bir şekilde değiştirdi.
“Kayboluş, yalnızlık ve yorgunluktu. Kayboluş, ağrı ve acıydı. kayboluş tatsız ve kapalıydı.”
Onun da dediği gibi bu kendi hayatıydı ve David ancak onun izin verdiği ölçüde ona yardımcı olabilirdi.
Sayfa 207 - Koridor yayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Sosyal konumumuzu elde etmenin ve korumanın endişeli talepleri, banka hesaplarımızla birlikte kalplerimizi ve zihinlerimizi de eziyor, böylece gerçekten önemli olan şeyler gereksiz görünüyor. Zenginlik, kültürün diğer biçimleriyle olduğu gibi entelektüel yaşamla da iki yüzlü bir ilişki içindedir. Bir yandan, bunun için bir koşuldur: Zenginlik serbest zamanı mümkün kılar. Öte yandan, diğer iyi şeylerin koşulu ya da aracı olmaktan ziyade bir amaç olarak takip edilirse diğer insani ürünleri çiğner ve yok eder. Buradaki zorluk bir kez daha vasıtaları nihai hedeflerden, araçları amaçlardan ayırmaktır. Zenginlik bir araçtır, bir vasıtadır; önem verdiğimiz diger şeyleri yok etmeden, insan hayatının nihai amacı olarak tek başına ayakta duramaz.
Sayfa 141Kitabı okudu
İnsanın fani bağlarında afili mutluluğa dair ne varsa tanrıların isimleriyle adlandırır onu: tereddüt etmeyen inancın ve, şüphe bilmeyen dostluğun ahengi; Bilgelere sadece yalnız düşüncelerde gelen ve şairler için yalnızca tatlı imgelerde yanan ışık. Bütün bunları eşref saatlerimde yaptım. O kadında keşfettim ve orada kendim için buldum. - Goethe, “Für Ewig” (Sonsuzluk için)
130 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
"Seni senden uzaklaştıran ne varsa ondan uzaklaş"
"Seni senden uzaklaştıran ne varsa ondan uzaklaş", çünkü önemli olan insanın kendi benliğini muhafaza etmesi ve fıtratına uygun şekilde yaşamasıdır. Peki neyden uzaklasacağız? Dinimizin yasak ettiği her şeyden.. Bunun için de yoğun bir mücadeleye ve nefs terbiyesine ihtiyaç vardır. Çünkü nefs kendine kolay ve eğlenceli gelen şeyleri arzu eder. Peki arada küçük yenilgiler yaşayamaz mıyız? Elbette yaşarız. Çünkü hata yapmak tıpkı doğru yolda olmak gibi insanın içinde var. Kitapta yazar okuruna şöyle sesleniyor: "Mahzun olma, biraz da yenilmek için buradayız." Ama bu yeniliş bir kayboluş değil, yeni bir tecrübe ile yeniden ayağa kalkmaktır.
Motto
MottoDücane Cündioğlu · Kapı Yayınları · 2016900 okunma
Durumunu kim biliyordu? Bugün ya da yarın yardımına kim koşabilirdi? Ağza alındığında ıstırabını yatıştıracak bir sözcük yok muydu?
Sayfa 32 - 2024, Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir noksanlık vardı. Hiçbir insanın algılayamadığı bakmadığı, duymadığı bir boşluk vardı. Biri unutulmuştu. Kaybolmuştu. Kayıptı.
Ellerinin boşalması, aklın bedeni terki, hissedişle kayboluş. Bilgiler, yargılar, var olamayan algılar. Yönetilebilirliğine son vermek, kendin tarafından, yönetilmeye dur demek. Herkes irade zincirlerini kavramaya ya da bunları kaderin ellerine teslim edip peşinden sürüklenmeye can atarken iradeden sıyrılma arzusunun sonu ne? Herkes varlığı için kavgalar ederken yokluğuna bile önem vermemek, artık tartışmaya değer görmemek. Biyolojik açmazlardan kurtulamamak komik ziyadesiyle, insanı bir kahkaha sarıyor ama öyle böyle, akmayan gözyaşlarına karışan bir kahkaha. Titreyen parmaklarına bağlı zincirlerin sınırları buğulandırmasını seyrediyorsun. Her iki tarafa da mensupsun, her ikisine de daima mahkum. Yok oluşla var oluyor, var oluşla kayboluyorsun. Her şey hiçliğin ellerinde, senin zincirlerinde; zincirlerine takılıp duran sarsaklamış adımların gölgesinde. İşin özü şu ki, pozitronlar da komikler.
582 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Ah sen nasıl bir kitapsın! İsterim ki herkes okusun seni. Tam on dokuz günlük kendimde kayboluş, bir iç hesaplaşma, nefis muharebesi... Normalde 3 günde okuyabileceğim bir kitabı bu kadar uzun sürede bitirebildim. Çünkü her okuduğum cümleden sonra kendimi hesaba çekmek mecburiyetinde kaldım. Öyle “Ben büyük günahları işlemiyorum” deyip gerisini düşünmemek ne büyük bir inhida! Resmen şeytanın hilesi. Dinimiz o kadar güzel ki her ince ayrıntısı bizi hem doğruya, hem güzele ulaştırıyor, aile, akraba, dost ilişkilerimizi düzeltiyor, kalbimizi arındırıyor. Kalbimiz dedim, görmediğimiz bir şeyi arındırmak nasıl mümkün? İşte İmam-ı Gazali 111 madde ile bunu yüreklerimize işliyor, ayetler, sahih hadisler ve kıssalarla zenginleştirerek aktarıyor. Bu şekilde maddeler o kadar dolu dolu işleniyor ki tam olarak tatmin olmuş bir şekilde diğer bir maddeye geçiyorsunuz. Evet okurken nefsime ağır gelen yerlerde oldu. Mesela Sıla-ı rahimi ne kadar hafife aldığımı farkettim. Kendimce sebeplerim varken hepsinin önemsiz ve geçersiz olduğunu kabullenmem, “Ne olursa olsun yine de bağını koparma düsturunu” aklıma, kalbime yedirmem çok zor oldu. Bunun gibi hafife aldığımız daha nicesi. Herkesin bu kitaptan alacağı elbette kendi kabı kadardır ama eminim her okuyanın kendini sorgulanacağı bir çok yer olacaktır. Önsözde de yazdığı gibi bu bir durum tespit, kalbi aralama ve ıslaha çalışma kitabıdır. Kalp nasıl olursa azalarımız ve yaşayışımızda öyle olur. Bütün âbidlerin yaptığı gibi kalbimizi günde bir kaç defa kontrol etmek düsturumuz olmalıdır. Kısacası; okuyunuz efendim...
Kalplerin Keşfi
Kalplerin Keşfiİmam Gazali · Çelik Yayınevi · 20156,4bin okunma
"Her şey, herkes tehditkar hale geliyor, geçtiğim yerlerin hepsi bana yabancı."
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.