Hidayetten, iyilikten ve doğruluktan yana nasipsiz kimseler dahi sâlih kalplerden gelen sözün güzelliğini kabule fıtrattan meyyallidir. Bu meyil, eninde sonunda kalpleri etkiler ve günü geldiğinde tohumu yarılan fide misali yırtar inkârın kabuklarını. Hele ki; hidayetten yana nasipliyse bu gönül, güzelin sözü ve sözün güzelliği iki kanat olup kişiyi bilinç semasında gezdirmeye başlar. İşte çıkılan bu yolculuğun amel meyveleri vermesinin bizatihi kendisidir ihya.
Sayfa 65 - Kapı Yayınları