- Bu çocuğun nesi var?
- Zor günler geçiriyor.
- Kim geçirmiyor ki?
- Sevdiği kızın oğlun tarafından gözlerinin önünde karnının desildigini gördü. Kız kollarında öldü.
- Tıpkı nefes ve aşk gibi ıstırap da hayatın bir parçasıdır. Önemli olan bundan ne çıkardığımız.
Sayfa 182 - Baghra, alinaKitabı okudu
Bir gül ağacının altında bulduğum bu dileklerin eksikliğini annem ne kadar hissetti? Şimdi otursam ve bir liste yapmaya kalksam ne kadar vaktimi alır? gerçekleştirilmekten bahsetmiyorum, sadece yazmak ne kadar vaktimi alır? Tutun ki yazdım; dileklerimi birgül ağacının dibine gömmezsem, bir kız çocuğu doğurmazsam, beni bir ömür boyu sevip ölümden sonra hayatımın peşini bırakmayacak bir adamla evlenmezsem, nesillerce okunan bir kitabın yazarı olmazsam, bu dünyada bir ışık gibi takip edilecek hiçbir şey yapamazsam, yarım kalan hayallerimi kim fark eder? Belki korkudan, belki beceriksizlikten, belki şansızlıktan bilmiyorum, bu dileklerin hiçbirini gerçekleştiremezsem, bir hayat yaşamış olur muyum? Bu sorularımı haftada bir gün görüşmem gereken bir psikolog “Takılma ya…” diyen bir arkadaş dışında sorabileceğim bir gün benim de karşıma çıkar mı? Samanlıkta iğneyi bulmanın samanlığı yakmaktan başka, mümkünse daha az prodüksiyon gerektiren bir yolu var mı? Diyelim ben bu samanlığımı yaktım, alevler boyumu aşsa, annem görse, benimle gurur duyar mı? Bu dileklerin hepsini annemin yerine ben yaşasam, annemin mezarında bir gül ağacı sebepsiz büyür mü?
Sayfa 26Kitabı okudu
HANS CHRİSTİAN ANDERSEN - SEÇME MASALLAR
Herkese Merhabalar :) Hasan Ali Yücel Klasiklerinin dördüncü kitabı 
Hans Christian Andersen 'in eseri olan 
Seçme Masallar kitabının yorumu ile karşınızdayım. İçerisinde 50 tane masallar bulunan çok güzel bir kitap. Severek okudum tavsiye ederim.
İçindekiler
• Çirkin Ördek Palazı
• Prenses ile Bezelye Tanesi
• İmparatorun Yeni Giysileri
• Papatya
• Dayanıklı
“Nalan’a, daha ilk gördüğüm gün vurulmuştum. Onu tavlayabileceğim kırk yıl düşünsem aklımdan geçmezdi. Demek ki hacet kapılarının açık olduğu bir gün, Allah duydu sesimi. Ve kadın tıpış tıpış düştü önüme. Sevincimden içim içime sığmıyor, onu bir an bile görebilmek için deli divane oluyordum. Yıllarca koştum peşinden ama sonunda kadın gık demeden ayrıldı o heriften. Ben bile şaştım kaldım bu işe. Bu devirde öyle zengin bir adamdan ayrılmak ne demek? Üstelik Sedat Bey kim, ben kimim? Doğrusunu söylemek gerekirse, ben çulsuzun tekiyim. Hem de kadın bunu benim uğruma yapıyor. Allah, dedim, kadın da vuruldu bana. O sıralar sanırım yürüyüşüm bile değişti. Ben artık kendi gözümde çok önemli bir adamdım."
Kimse bizim çektiğimiz acıları gerçekten bilmiyor. Kim bilir büyüdüğümüzde, şimdiki acılarımızı ve üzüntülerimizi saçma bir şeymiş diye hatırlayacağız belki. Ama yetişkin olana kadarki bu uzun ve can sıkıcı dönemi nasıl yaşamamız gerekiyor?
Acı Şiiri | Ferman Karaçam (Şiir)
t.me/turkceMasallar/...
Seni de vururlar bir gün ey Acı
Uçuşup durduğun kanatlarından
Sazın, sözün, türkülerin tükenir
Ellerin koynunda kalakalırsın