Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Senin gözlerin yok artık kaldığım hiçbir odada kimin için yazdığımı bilmiyorum hangi ürperti büyütüyor balkondaki susuz gülü kim kırıyor dolaptaki buzu hiçbir şey hissetmeyerek kurtulabilirsin bunu çok kez yaptım, sokakta; herhangi bir köşeden duyulan öksürük sesi gibi öylece kalakaldı keder, dibimde ve çooook ötede. çok ötede ve kime ait olduğu bilinmeyen bir yüzde belki kafka, yı öldüren keder de bu keder
Ey sis, kız kardeşim, benim ölümsüz kardeşim Sis, Eski şarkılar okudum küçük çocuklarıma, Onlar da dinledi, hayranlık vardı yüzlerinde; Ama yarın, unuturlar belki de şarkıyı, Bilmiyorum, rüzgar kime taşır bu şarkıyı. Bana ait olmasa da, erişmişti yüreğime yine de Ve bir an kaldı dudaklarımda Ey sis, kız kardeşim, bütün bu olanlara rağmen, Huzur içindeyim ben. Bana yeter henüz doğanlara şarkı söylemiş olmak. Şarkı gerçekten benim olmasa da, Yine de en derin arzusundan çıkar yüreğimin.
Reklam
...Bu yaşadığım hayat kime ait bilmiyorum ama benim hayatım olmadığından eminim.
Sayfa 112Kitabı okudu
“Hayat yaşandığı kadar vardır. Gerisi hafızadaki hatıra ya da hayaldeki ümittir. Hüsranı ise bir tek yerde kabul ediyorum. Yaşamak mümkünken, yaşamamış olmakta..” Bu diziler kime ait bilmiyorum, eskiden bir yerde okumuştum ve hiç unutmadım.. “Hayat” gerçekten “yaşandığı kadar var!”
Sayfa 71 - İlk aşkı/Elif Alphan
“ Bu yaşadığım hayat kime ait bilmiyorum ama benim hayatım olmadığından eminim.”
Sayfa 166 - (e-kitap)Kitabı okudu
Koza. Onun burada olduğunu hissedebiliyordum, hissetmekten öte biliyordum. Nereden bildiğimi sayfalarca anlatabilirdim ama elimi kalbime koyduğumda bile onun sesini işitebiliyordum. Buradaydı, kendini ait hissettiği ve en çok korktuğu yerde. Işıklar demişti, bana. Işıklar bizim ortak noktamız. Şimdi o ortak noktamız olan yere gidiyordum, ben
Sayfa 292 - Koza - Helin (Poyraz - Saye)Kitabı okudu
Reklam
İşte böyle kaç hafta, kaç yıl, ya da kaç koca yüzyıl dolaştım bilmiyorum.   Ama şimdi size, şehrin ve zamanın o noktasında avare avare gezip dolaşırken, sonunda herkesin yüzünde Alaaddin'in yüzünden bir parça görmeye başladığımı söyleyebilirim.   Müthiş bir şeydi tabii bu; artık gözlerimi kime çevirsem mutlaka ona ait bir renge, bir kıpırtıya, bir şekle ya da kokuya rastlayabiliyordum. Alaaddin ne yapıp edip un ufak parçalanmıştı da, kimse kendisini bulamasın ve bilemesin diye, tıpkı güzellik ya da çirkinlik gibi bütün insanların varlığına biraz biraz dağılmıştı sanki. Belki de ben sokaklarda yana yakıla dolaşıp onu tastamam bir gövde halinde bulmaya çalışırken, o olanca parçalanmışlığıyla her köşeden bana bakıyordu.
İletişim yayınları-epubKitabı okudu
Eski ittihatçılardan kurmay binbaşılığından ayrılma Abdülkadir Bey (Cumhuriyet’in ilanından sonra İzmir suikasti ne­deniyle Ankara valisiyken idam edilmişti), Havran’da muta­sarrıftı. Bir gün Cebel-i Duruz’un Amirî beylerinden (...) Bey’i her nasılsa Dera’ya getirtmiş, Jandarma Merkez Karakolu’na hapis ettirmiş. Karakol Komutam, çok iyi ve doğru
Eski ittihatçılardan kurmay binbaşılığından ayrılma Abdülkadir Bey (Cumhuriyet’in ilanından sonra İzmir suikasti ne­deniyle Ankara valisiyken idam edilmişti), H avran’da muta­sarrıftı. Bir gün Cebel-i Duruz’un Amirî beylerinden (...) Bey’i her nasılsa Dera’ya getirtmiş, Jandarma Merkez Karakolu’na hapis ettirmiş. Karakol Komutanı, çok iyi ve doğru
Kendimi pek bu dünyaya ait hissetmiyorum. Dünyanın kime ait olması gerektiğini de bilmiyorum.
Reklam
Lâedrî ne demek önce onunla başlayalım. Lâedrî; kime ait olduğu bilinmeyen yazıların ve sözlerin altına "yazanı belli değil" ya da bilmiyorum anlamında kullanılan bir ibaredir.
Sayfa 143Kitabı okudu
88 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.