Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Onun arabasını çaldığım için değil, ona evine kadar eşlik ettiğim için, bunu yapmam hataydı.”
Yaydığımız en güçlü enerji aşktır İsteklerinize “aşık olun!” En büyük enerjiyi yaratacak olan şey budur. Kitabı okuyor
Sayfa 43
Reklam
Asıl olan çok okumak değil, iyi kitabı çok okumaktır. Çok bilgi sahibi olmak, kitap oburu olmak değildir mesele; çünkü böyle bir arıza var, bazıları ne bulursa okuyor ama bununla başa çıkmak mümkün değil. Önce maksada matuf okumak, bir karar vermek lazım.
Sayfa 108
Eğer içimizde bir gönül kaldıysa; masal dinleyen, şarkı söyleyen, şiir okuyan, sulara bakan, kuşlara gülen, ağaçları kucaklayan, yalnızlıkla ürperen bir gönül, dünyamız insani gövdesinde yeniden filizlenmeye başlayacaktır. Yoksa yaşadığımız gezegen hepimizi bir taş masalına çevirecektir.
Tanrım, gözlerimin görmemesi ne büyük bir eksiklik, görmek, görmek, belli belirsiz birer gölge halinde bile olsa görebilmek, bir aynanın önünde durmak ve koyu, zor görülen bir lekeye bakıp, Bu benim yüzüm diyebilmek, öteki ışıklı şeyler bana ait değil demek.
O kış, odasından çıkmadan haftalar geçirdiğimiz oldu. Harikulade bir çini sobanın ısıttığı odada, Elyazması'nı ve birkaç başka kitabı okuyor, nargile içiyor, Şiraz şarabı, hatta zaman zaman şampanya yudumluyor, Kirman fıstığı ile İsfahan helvası atıştırıyorduk. Prensesim hem bir ağırbaşlı hanımefendi hem de afacan bir kız çocuğu olmasını biliyordu.
Reklam
Hamurumuz böyle bizim, biraz ilgisiz, biraz da kötü niyetliyiz. Ya şimdi, diye kuşkuyla soracaktı ki, zaman yitirmekte olduğunu anladı.
Hiç kimse bir şey bilemez, hatta bu bile kesin değildir. Doğru olduğuna inandığınız şeylere güvenemezsiniz çünkü yanılıyor olabilirsiniz. Her şey sorgulanabilir, her şeyden şüphe edilebilir. Bu nedenle yapabileceğiniz en iyi şey, açık fikirli olmayı sürdürmektir. Şu anda gerçekten de elinizdeki kitabı okuduğunuza ve yalnızca okuduğunuzu hayal etmediğinize neden inandığınızı düşünün. Bundan gerçekten emin olabilir misiniz? Okuyor gibi görünüyorsunuz —size öyle görünür. Ama belki de halüsinasyon ya da rüya görüyorsunuz.
Şimdiye, aksine öylesine aydınlık, öylesine kesintisiz bir beyazlığın içine gömülmüştü ki, bu beyazlık sadece renkleri değil, nesneleri ve varlıkları da emmekle yetinmiyor, yutuyor, onları iki misli görünmez hale getiriyordu.
DÖRT GEMİ, DÖRT TÜRK DESTANI TÜRK'ÜN, ANADOLU'NUN VE İNSANLIĞIN KADERİ GEMİLERLE DEĞİŞİYOR. Bir büyük insan düşünün Anadolu'yu su basacak diyor İnananı gemiye doluyor, inanmayanı sularda boğuluyor Nuh tufanı böyle efsane oluyor Bir büyük sultan düşünün Gemileri karadan yürütüyor Tarihin, insanlığın ve İstanbul'un
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.