Emile Durkheim, 1858-1917 yıllarında yaşamış önemli bir sosyolog’tur. Kapitalizmin toplumsal hayatta oluşturmuş olduğu anlaşmazlıkların çözümü için çalışmalarda bulunmuştur. Bu çalışmalarından birisi de 1903 yılında ders notlarından oluşan, toplumda ahlaklı bireylerin yetişmesini amaçlayan Ahlak Eğitimi kitabıdır. Bu çalışmasında, toplumu oluşturan bireylerin içinde yaşamış oldukları toplumun beklentilerine uygun bir şekilde davranmaları gerektiğini ifade etmektedir. Bu durumu da “toplumun bireylerden değil, bireylerin toplumdan oluştuğunu” ifade ederek açıklamaktadır.
Durkheim, “Ahlak rasyonel bir şeyse, yalnızca akla dayalı düşünce ve duyguların ürünüyse, bu şeyi akıldışı yollarla açıklamaya çalışmanın bir anlamı olabilir mi?” şeklindeki sorusu ile ahlaki ilkelerin bilimsel veriler ışığında değerlendirilmesi gerektiği üzerinde durmaktadır.
.
Ahlak eğitimi denildiğinde
sıklıkla dini eğitim akla gelmektedir. Ancak ahlak eğitimi sadece dini bir mesele değildir ve dini eğitim kapsamında ele alınmamaktadır. İyi insan yetiştirmek ve toplumsal düzeni sağlamak için ahlaki değer ve erdemlerin öğretilmesini hedefleyen ahlak eğitiminde karakter eğitimi, değerler eğitimi, vatandaşlık eğitimi gibi bir çok eğitim programı/modeli vardır. Durkheim’in ahlak eğitimi anlayışında dile getirdiği önemli bir başka konu ise, ahlak için bir zorunluluk olan “bireyin kendine hakim
olması”nın eğitim yoluyla bireye kazandırılabileceğidir. @cemyayınevi çevirisiyle rahatlıkla okudum.